Cemil ERTEM
Trump’ın ABD Kong-resi’ndeki konuşması pek yeterli bulunmadı. Zaten yeterli olması da beklenemezdi. Trump’ın seçim öncesi ve sonrası ekonomi konusunda söyledikleri ABD’nin güncel sorunlarının gözleme dayanan pragmatist-palyatif “çözümü” şeklindeydi. Örneğin, Cumhuriyetçilerin geleneksel vergi indirimi söylemi dışında, otomotiv gibi “eski” sanayilerinin yatırımlarının ABD’ye dönmesi gerektiğini söylemesi üzerinde çalışılmış bütünlüklü bir ekonomi-politikası metninden çekip alınmış çıkışlar değildi. Trump’ın ısrarcı korumacı söylemleri de, orta ve uzun dönemde, pek uygulanabilir olmayan, anlık popülist çıkışlar olarak okunmalıdır.
“Trumpnomics”
Nitekim Trump’ın Kongre konuşması da gösterdi ki bir Trumpnomics’ten oldukça uzağız. Çünkü Trump’ın ekonomi konusunda bütün söyledikleri kendi içinde çelişen ya da küreselleşmenin -krizin- şu aşamasında uygulama imkânı olmayan “iddialar.”
Örneğin, Trump işsizliği hızla düşüreceğini iddia ediyor, bunun için de otomotiv gibi geleneksel sanayi yatırımlarının, emek maliyetleri daha düşük ve vergi avantajı olan ülkelerden, ABD’ye dönmesini talep ediyor. Ama öte yandan Trump, ABD’nin açık veren bir ekonomi olduğunu biliyor ve bunun için de doların gereksiz değerli olmasından ya da Çin gibi ülkelerin kura dayalı haksız rekabet yapmasından şikâyet ediyor. Yani ABD’nin ihracatını artırmasını, Asya ile rekabet etmesini istiyor. Ama siz düşük işçilik ve vergi avantajı olan ülkelerde olması gereken yatırımları ABD’ye dönmesini isteyerek bunu yapamazsınız. Ford Meksika’ya, ABD’ye göre, düşük emek maliyeti olduğu için gidiyor.
Trump, orta sınıfa yönelik iyileştirme için trilyon dolarlık altyapı harcamaları vaat ediyor ama dünyanın en çok kamu açığı veren ekonomisi için alternatif bir kaynak önerisi yok. Korumacılık konusunda söyledikleri de üzerinde çalışılmış, bütünlüklü söylemler değil, günlük gözlemlere dayanan sığ ve tabii uygulanamaz çıkışlar. Bu durumda Trump’ın ekonomi konusunda söyledikleri içinde tek tutarlı olan Reaganomics’ten kalma vergi indirimleri ve askeri harcamaların artırılması söylemi... Ama bunun siyasi sonuçlarına Trump, daha doğrusu şimdiki ABD katlanabilir mi, işte bu çok şüpheli... Çünkü Trump’ın Amerika’sı seksenlerin Amerika’sı değil. Öncelikle Silikon Vadisi ekonomisi var ve bu ekonomi, askeri harcamalara ağırlık veren, yüksek faiz ve değerli dolarla sürekli açık vererek, militarizmi ve savaşı pompalayan bir ekonomi istemiyor.
Tam aksine, rekabetçi, rasyonel yeni ekonomi istiyor. Zaten Trump’ın söylemlerindeki çelişki de tam buradan kaynaklanıyor. Trump, hem doların gereksiz değerli olduğundan şikâyet edip hem de askeri harcamaları ve altyapı yatırımlarını, kaynak göstermeden, yukarı çekecek bir ekonomi öneremez. Böyle bir ekonomi, Reagan ile başlayan ve Bush’larla devam eden savaş ekonomisidir. Esasında bu ekonomi, eski Fed Başkanı Greenspan’ın dediği gibi, 2008’de duvara çarparak militarizmin ördüğü bütün duvarları yıkmış ve eski ABD’yi de o duvarın arkasında bırakmıştır.
Obama enkazı...
Şimdi Trump, Obama döneminin bir enkaz bıraktığını da biliyor. Zaten konuşmasında kendisine yönelik gösterilerin Obama yanlıları tarafından kotarıldığını da söyledi. Obama enkazı da, Obama’nın yeni ekonominin gereklerini yerine getirmemesi ve Pentagon’un Bush’tan kalma, günü karşılamayan politik hattına teslim olmasından kaynaklanmıştır. Obama’nın enkazı, ABD tarihinin en büyük iktisadi ve siyasi enkazıdır. Ve bu enkazın, Trump döneminde de etkili olmak için ısrar ettiğini görüyoruz. Yalnız ABD askeri gücüne, askeri harcamalara ve işgale dayalı politika, Obama döneminde iç savaşları, terör örgütlerini destekleyen yeni savaş politikasına dönüştürülmüştür.
Bu politika, 2008 yılında ortaya çıkan geleneksel sektörlere dönük krizi derinleştirdiği gibi, Silikon Vadisi ekonomisini de yeni bir krize sokmuştur. Trump’ın tam bu dönemde bu politikadan uzaklaşması ve Obama döneminin tuzaklarına batmaması için hem Bush hem de Obama döneminden çok farklı bir yol izlemesi gerekir. Yani bir Trumpnomics’in ortaya çıkması gerekir.
Büyük tuzak!
Oysa ABD, Suriye’de hâlâ Obama döneminden kalma Pentagon politikasında ısrar ediyor. Ve YPG gibi terör örgütlerini destekliyor. Bu durum Trump için, Obama taraftarlarının yaptığı gösterilerden daha da tehlikeli bir tuzaktır.
Trump’ın, söylediği gibi, krizi aşabilmesi ve istihdam yaratıp orta sınıfı desteklemesi için, ABD’nin, birbirine bağlı üçüz açığının (dış ticaret, kamu ve tasarruf-yatırım) hızla düşmesi gerekir. Bunun için Trump’ın Doğu Avrupa, Akdeniz ve Ortadoğu, Kafkasya coğrafyasında istikrar üzerine kurulu bir stratejiyi devreye sokması önemli bir başlangıçtır. Oysa tam şimdi ABD, Obama döneminden kalma, iç savaş odaklı politikalarda ısrar ediyor ve Almanya’nın doksanlı yıllarda Doğu Avrupa’da başlattığı “Balkanlaştırma” politikasını Türkiye üzerinden Ortadoğu ve Kafkasya’ya sıçratıyor. Bu neo-Nazi bir Alman tuzağıdır.
Türkiye, tam şimdilerde, bu politikanın devamı olarak, Almanya’nın Yunanistan’ı ve bölge terör örgütlerini Türkiye aleyhine kışkırttığını biliyor. Trump yönetimi, Obama döneminin ve Almanya’nın bu tuzağına düşmemelidir.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
24.10.2018
18.10.2018
17.10.2018
25.09.2018
21.09.2018
18.09.2018
11.09.2018