Lale KEMAL
TSK’ya ait Amerikan yapımı, Kara Şahin kod adlı Sikorsky helikopterinin, geçen cuma günü Afganistan’ın başkenti Kabil yakınlarında düşmesinin nedenleri konusunda henüz elimizde aydınlatıcı bir bilgi yok. Helikopterin düşmesi sonucu içinde bulunan 12 Türk askerini de kaybettik.Ölen Türk askerlerinin görev yaptığı ve Türkiye’nin de dört kez komuta ettiği ABD önderliğindeki NATO’nun Uluslararası Güvenlik Yardım Kuvveti (ISAF), kazanın olduğu 16 mart günü yaptığı açıklamada, bölgede helikopterin düşürülmesine neden olabilecek bir düşman faaliyetinin bulunmadığını bildirmişti.
Ancak aldığım duyumları, Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun, kaza sonrası yaptıkları ilk açıklamalar ile birleştirdiğimde, kazanın nedenleri konusunda bazı kuşkuların bulunduğunu seziyorum.
Erdoğan açıklamasında, “Bu sabah bildiğiniz gibi TSİ yedi civarında Kabil’in beş km. kadar güneyinde iki helikopterimiz (envanterdeki Sikorsky helikopterleri) kalkıyor. Bunlardan bir tanesi, önde olan helikopterimiz, maalesef şu anda nedeni tam net bize ulaşmış değil, bilinmeyen bir nedenle düşüyor.”
Akabinde Davutoğlu, “Helikopterin acil iniş yapmak isterken düştüğü tahmin ediliyor,” diyordu.
Dolayısıyla bu açıklamalardan, iki helikopterin aynı anda kalktığı ve önde olanın, acil iniş yapmak zorunda kaldığı ve bu esnada düştüğü anlaşılıyor. Ama nedeni henüz bilinmiyor.
Savaş bölgelerinde, düşmanın olası bir saldırısına karşı açık hedef olmamak ve hızlı hareket etmek için helikopterlerden biri piste inerken diğeri havada bekler. İlk helikopterin güvenli bir şekilde inmesinin akabinde diğer helikopter de piste iniş yapar. Kalkışta da benzer yöntem uygulandığı askerî uzmanlarca belirtiliyor.
Soru şu; helikopter, teknik bir arıza nedeniyle mi yoksa diğer helikopter ile aynı anda havalanmasının yol açtığı bir nedenle mi, acil iniş yapmak zorunda kalırken düşüyor? Yoksa bir düşman saldırısı sonucu mu düşüyor? Bütün bu soruların yanıtlarının, Türkiye’den gönderilen teknik ekip ve ilgili NATO uzmanlarınca açıklığa kavuşturulup, kamuoyunun aydınlatılması gerekiyor.
Afgan kazası bağlamında bir olayı hatırlatmakta yarar var. 1994 yılında, Kuzey Irak’ta, PKK’nın, Rus yapımı roketlerle, Sikorsky helikopterine gerçekleştirdiği saldırı sonucu helikopter düşmüş, içinde bulunan 20 kadar özel kuvvetler mensubu askerimiz ölmüştü. Bu kazayla birlikte, helikopterin, füze ve roket saldırılarını püskürtecek sistemlerle donatılmadığıortaya çıkmıştı. Askerlerimizin ölümünün ardından apar topar, roketlere karşı koruyucu sistemlerin alımı için ihaleye çıkılmıştı.
Afganistan’daki kazanın da, tekrarını önlemek adına mutlaka aydınlatılması gerekiyor.
Diğer yandan, Afganistan’daki kazayla ilgili iki muhalefet partisi CHP ve MHP’nin, asker ölümleri üzerinden siyasi rant elde etme gibi kısır söylemler içine girmiş olmaları gerçekten hayret verici ama daha da önemlisi üzüntü verici.
Gerek CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gerekse MHP Lideri Devlet Bahçeli, kazayla ilgili yaptıkları açıklamalarda, “Türkiye’nin Afganistan’da ne işi var, Afganistan’daki askerî varlığımız ülke çıkarlarına hizmet ediyor mu,” gibisinden sorular eşliğinde buradaki askerlerimizin geri çekilmesini talep ettiler.
Bu sözleri duyan da, sanki muhalefet liderlerinin, uzaylı misali, Türkiye’de yaşamadıkları gibi Türkiye’nin ittifak üyesi olarak sorumlulukları bulunduğu, bu nedenle Afganistan dâhil dünyanın pek çok yerinde barışı koruma amaçlı asker bulundurduğunu bilmediklerini sanır. Muhalefet tepkilerine sanırım en iyi yanıtı Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç verdi ve Türkiye’nin NATO’dan doğan sorumluluklarını hatırlattıktan sonra, “Tek başımıza Robinson gibi adada yalnız yaşayan bir devlet değiliz,” hatırlatmasını yaptı.
Bahçeli’nin, dönemin üçlü koalisyon hükümetinin ortağı olarak bir kere yurtdışına gittiğini, onun da bir Orta Asya Cumhuriyeti olduğunu hatırlarsak, MHP liderinin, yalnızlığa hapsolmuş bir devlet özlemi içinde olduğunu varsayabiliriz. Kılıçdaroğlu’nun, hükümet ile atışmaları ise daha fazla siyasi rant kokuyor gibi.
Kılıçdaroğlu, askerlerimizin ölümüyle ilgili tepkisini koyarken yaptığı bir başka konuşmada ise, Suriye’deki gelişmelere de değinerek, Türkiye’nin bu ülkeye bir askerî müdahalesine karşı da uyarıda bulunuyor ve “Suriye bizim komşumuz, kardeşimizdir,” dedikten sonra, “Müslüman Müslüman’a kurşun sıkar mı,” diye de soruyor. Her ne kadar CHP lideri, Suriye’ye bir askerî müdahaleye karşı hükümete yaptığı uyarısında haklı iken –zira Başbakan Erdoğan’ı bir askerî müdahale için içeride ve dışarıda kışkırtanlar var– “Müslüman Müslüman’a kurşun sıkar mı?” söylemi sorunlu.
Neden derseniz, terörle mücadele altında neredeyse 30 yılı bulan PKK ile düşük yoğunluklu savaşta 50 bine yakın insan öldü. Bu çatışmalarda da neticede Müslüman Müslüman’a kurşun sıkmıyor mu? Terörü sonlandırmak için muhalefet olarak hiç çaba göstermezken, Afganistan’daki varlığımızı sorgulama biçimi, siyasi rant değil de nedir.
Güçlü devletler risk alan devletlerdir. Afganistan’daki varlığımızı sorgularken, doğru açılardan bakmaya ihtiyaç var, örneğin, helikopterin düşme nedeninin ortaya çıkması için gösterilecek çabalar gibi. Nedense bizim muhalefet, işin içine özellikle TSK girince, tırsıp, hükümete, yanlış söylemlerle yükleniyor ve inandırıcılığını da kaybediyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2016
25.06.2016
18.06.2016
11.06.2016
4.02.2016
28.05.2016
14.05.2016
7.02.2016
30.04.2016
24.04.2016