Mehmet Acet
Güneş hususen bizim için nöbet tutmaya gelmiş sanki, cılız bulutlara öne geçme şansı vermeden tepemizde öylece duruyor.
Murat Yılmaz Hoca’yla yayın aralarında sığındığımız küçük gölgeliklerde ‘geyik yaparken’, ‘şom ağzımı’ açtım, “Hocam, iki saat oldu geleli, daha ne bir mermi sesi duyduk, ne bir top sesi” deyiverdim.
Murat Hoca “Dur şimdi öyle dersin patlar bir tane” dedikten sonra birkaç dakika geçti-geçmedi yakınımızdaki obüs bataryalarının olduğu bölgeden “Bumm” diye bir top sesi geldi.
Sonra aynı top mermileri akşama kadar bazen az, bazen çok gürültülü sesler çıkararak patlamaya devam etti.
İki katlı bir binanın terasından bakınca, o atışların kuş uçuşu 15 kilometre kadar uzaktaki PKK/YPG mevzilerine düştüğünü çıplak gözle görebildik.
Akçakale’de, Tel Abyad’ın hemen karşısında, Barış Pınarı Harekâtı’nın yürütüldüğü sınır hattındayız.
21 yıl önce, yine bir Ekim ayında Baba Esed’le, yine içinde PKK/Abdullah Öcalan geçen bir hikâye nedeniyle savaşa tutuşmak üzereyken, genç bir muhabir olarak sınır hattından bildirdiğim günlerde gelmiştim buralara.
O vakit, havada savaş kokusu vardı ama karada bunun alametlerini görmek pek mümkün olmamıştı.
Günün sonunda Şam rejimi Öcalan’ı topraklarından çıkarmaya mecbur kalmış, kriz o şekilde atlatılmıştı.
MASA BAŞINDA CETVELLE ÇİZİLEN HARİTALAR…
Suriye sınırının büyük bölümü gibi burası da, 100 yıl kadar önce, masa başında alınan gizli kararların dayatmasıyla çizilmiş suni sınırlardan oluşuyor.
Akçakale ve Tel Abyad, aslında tek bir şehirden ibaret.
Tıpkı Rasulayn ve Ceylanpınar gibi.
Ya da daha doğuda Nusaybin/Kamışlı, daha batıda Suruç ile Kobani/Ayn el Arap gibi.
Dayatmayla belirlenen haritalar devreye girince şehirler ikiye bölünmüş, birbirleriyle akraba olan insanlar, birbirleriyle kapı komşusu olan insanlar, pasaportsuz geçilemeyen, telefonla konuşmak istediklerinde başka bir ülkenin uluslararası kodunu tuşlamak zorunda kaldıkları, iki ayrı devletin yurttaşları olup çıkmışlardı.
Televizyon yayınlarına ara verdiğimiz saatlerde yanıma Kanal 7 ekibinden muhabir Ümit Gürbüz ile kameraman Özkan Özkerim’i aldım, Akçakale’nin öbür ucuna, yani sınırın sıfır noktasına doğru hareket ettik.
Sağlı sollu yollara bakınarak ilerlerken, dükkânların aşağı yukarı yarısının kapalı, diğer yarısının açık olduğunu gördük.
Bir gün önce karşı taraftan rastgele, hedef ayrımı yapmadan atılan havan mermileri şehrin göbeğine düşmüş, 9 aylık bir bebekle birlikte 7 kişi hayatını kaybetmişti.
SABIRLI BEKLEYİŞ…
Sınırın hemen hemen sıfır noktasında, yol kenarında bir evin önünde çayların demlendiğini fark edince durduk, arabadan inip selam vererek kendimizi tanıttık.
21 sene önce sıcakta terlediğimizi fark ettikten sonra, bir tas soğuk ayran getirip ikram eden köylülere benziyorlardı bu insanlar da.
“Otelde yer bulamadıysanız burada bizim evde kalabilirsiniz” teklifinde bulundular.
Teşekkür ettik.
Tel Abyad’ın köylerinde akrabaları varmış ama şebeke ‘uluslararası çevrim’ gerektirdiği için konuşamıyorlarmış.
Ben de onlara, kendi telefonumdan akrabalarını arayabileceklerini söyledim, bunu da onlar kabul etmedi.
İmkânı ya da akrabaları olanlar, çocuklarını ve yaşlılarını daha sakin bölgelere göndermişler.
Ama bu kısa gezintide, ilçede kalanlar açısından böyle zamanlarda görülebilecek türden bir ‘vâveyla’ havası gördüm dersem, bu da yalan olur.
Karşı tarafın TSK ve Suriye Milli Ordusu tarafından kurtarılmasının, her iki tarafta da sükûnetin sağlanması anlamına geleceği hissedildiği için olsa gerek, harekâtın başarıyla sonuçlanmasını sabırla bekliyorlar.
Cuma günü biz Akçakale’de iken, telefonla kulak verdiğimiz Ankara’daki askeri kaynaklar, hem Rasulayn’ın, hem de Tel Abyad’ın düşmesinin yakın olduğunu söylüyordu.
Nitekim cumartesi sabahı Rasulayn’dan beklenen haber geldi, kent, harekatın üçüncü gününde kontrol altına alındı.
PKK/YPG terör örgütünün kapasite ve kabiliyet bakımından sahip olduğu gücün, TSK’nın gücüyle kıyaslanabilecek bir karşılığı yok.
Moral ve motivasyon üstünlüğü bakımından da durum farklı değil.
Örgüt bir yandan da ‘sırtına saplanan’ Amerikan bıçağını çıkarma derdinde.
Ayrıca, bir de bölgenin ‘demografik durumu’ var.
2015’te bu kentler YPG’nin eline geçtikten sonra buralarda yaşayanların çoğu Türkiye’ye kaçıp geldi. Ancak kalanların da, örgütün defolup gitmesi için böyle bir fırsat anını kolladıklarını tahmin edersiniz.
Afrin’e Zeytin Dalı Harekâtı 7-8 ay sürer derken 2 ayda sonuç getirmişti.
Böyle giderse Barış Pınarı operasyonu da, beklenenden çok daha erken bir vakitte sonuç getirebilir.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.07.2021
28.06.2021
15.05.2021
17.04.2021
20.07.2020
15.07.2020
24.06.2020
20.06.2020
13.06.2020
8.06.2020