Mehmet ALTAN
Bilmem dikkatinizi çekti mi?
23 Mart’da pek de dikkati çekmeyen bir haber yayınlandı:
“Umut Kitabevi Davası AYM’ye taşındı”
Başlık tek bir cümleydi ama arkasında 18 yıla varan patolojik bir yapı gizlenmişti.
xxxxxx
Haber şöyleydi:
“Hakkâri'nin Şemdinli ilçesinde Umut Kitabevi'ni bombaladıktan sonra kaçarken suçüstü yakalanan astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile itirafçı Veysel Ateş hakkında verilen beraat kararı Yargıtay tarafından onanmıştı.
Avukatlar, beraat kararını Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) taşıdı.
AYM başvurusunda, ‘Ulusal mahkemelerin bir olayda devlet görevlilerinin bireyi kasten öldürdüklerini, yaraladıklarını veya bu eylemlere teşebbüs edildiğini tespit ettikten sonra bu suçu yaptırımsız ve cezasız bırakmaları Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Anayasa bakımından kabul edilemez’ denildi.”
xxxxxx
“Başvuruda, ‘Sanıkların mahkûm olduğu suçlara ilişkin kesin ve inandırıcı kanıtlarla mahkûm edildikleri halde yeniden yapılan yargılama sefahatinde söz konusu açık ve tartışmasız bu deliller yokmuş gibi sanıklar beraat ettirilerek esasında kamuya karşı işlenen suçlar cezasız bırakılmıştır. Dosyadaki rapor, tanık ve katılan beyanları görmezden gelinerek, somut kanıtlara neden itibar edilmediğine ilişkin somut hiçbir gerekçe yazılmamıştır’ diye kaydedildi.”
xxxxxx
“AYM başvurusunda, yeniden yargılamanın sonucunda verilen beraat kararlarının kamu görevlileri hakkında tespit edilen eylemlerin niteliği ve yargılama dosyasındaki somut kanıtlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, sorumluların fiilleriyle orantılı ceza almaları koşulunun yerine getirilmediği ve cezasızlık sonucunun doğduğu vurgulandı.
Başvuruda, ‘başvurucuların yaşam hakkı ağır suretle maddi ve usul boyutuyla ihlal edilmiştir’ ifadelerine yer verildi.”
xxxxxx
Aslında gelinen noktada konunun hukuksuzluk yanı çok net bir biçimde sergilenmiş…
Ama bir de yaşanan olay var.
Nitekim yukardaki haberde bir de “Ne olmuştu?” diye kutu açılmıştı:
“9 Kasım 2005'te Hakkâri Şemdinli'deki Umut Kitabevi'ne bombalı saldırı düzenlendi.
Saldırıda Ali Yılmaz ve Mehmet Zahir Korkmaz yaşamını yitirdi. Saldırıyı gerçekleştiren astsubaylar Ali Kaya, Özcan İldeniz ve ile itirafçı Veysel Ateş kaçarken halk tarafından suçüstü yakalandı.
Patlamanın faillerine ait otomobilde belgeler arasında 105 kişinin adının yazılı olduğu üç liste ile içinde krokiler, haritalar, kimlik kartları ve izin kâğıtları olan 300 sayfalık dört klasör bulundu. Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) 18 delege aday adayının fotoğraflarının bulunduğu bir başka belge ortaya çıktı.”
Gerçekten de olay sırasında suçüstü yakalanmayı hepimiz televizyonlardan izledik.
xxxxxx
“Saldırıyla ilgili 22 Kasım 2005'te Van'da soruşturma başlatıldı.
Ali Kaya, Özcan İldeniz ve itirafçı Veysel Ateş 28 Kasım'da tutuklandı.
Astsubaylar Kaya ile İldeniz, Askeri Cezaevi'ne konuldu.
Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt, bombayı atan astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz için ‘Tanıyorum, iyi çocuklar’ demişti.
19 Haziran 2006'da, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi Kaya ve İldeniz'e ‘İnsan öldürmek, çete kurmak ve insan öldürmeye teşebbüs etmek’ suçundan 39 yıl 10 ay 27'şer gün hapis cezası verdi.”
xxxxxx
Normal bir ülkede bu olay bu noktada biterdi.
Ama tabii ki öyle olmadı. Sanık avukatlarının itirazı üzerine Yargıtay davayı bozdu. Van 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar görülen davada dosya askeri mahkemeye gönderildi, sanıklar tahliye edildi… Sonra yeniden sivil mahkemeye gidildi yeniden tutuklanıp mahkûm oldular.
Sonra ne oldu?
“Soruşturma savcısının itirafını gerekçe yapan sanık avukatlarının 11 Ekim 2017'de yaptığı yeniden yargılama talebini kabul eden mahkeme, sanıkların tahliyesine karar verdi.
Van 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen son duruşmada ise, mahkeme önce tutuklu bulunan 3 sanığa ‘örgüt kurmak’ suçundan beraat, ardından ise 3 sanığın ‘insan öldürmek ve yaralamak’ suçundan dosyanın tekrar görülmesine karar verdi ve üç sanığı da tahliye etti.”
xxxxxx
Sonrasını yazının girişinde anlattım… Dava şimdi AYM’de.
Bugün Türkiye’de hukuktan söz edilemez… Anayasaya aldırmayan mahkemeler var.
Ne refah kaldı ne huzur…
Ama parlak bir geçmişten de söz edilemez…
O zaman da askeri rejim söz konusuydu… Suçüstü yakalanan astsubayların tutuklanması bile bir meseleydi.
Zaten 9 Kasım 2005 gazetelerine bakınca bunu çok net görüyorsunuz.
xxxxxx
Türkiye askeri vesayeti yaşadı…
Bugün korkunç bir başka dönemi yaşıyor.
O zaman da hukuk yoktu, şimdi de yok.
Bu lanetli bir zincir… Her hukuksuzluk döneminin içinde bir başka hukuksuzluk döneminin tohumları büyüyor.
Niye böyle oluyor?
100 yıldır Cumhuriyet’i demokratikleştirmediğiz için.
xxxxxx
Şimdi “demokratik Türkiye’yi” çare olarak önerenlere, hem askeri, hem de sivil vesayete sonuna kadar karşı olanlara, her şeyi bir yana bırakıp düşmanlık edenler var.
Vesayet karşıtlarını “yetmez ama evet”çiler olarak isimlendiriyorlar… Askeri vesayete karşı çıkmayı “büyük bir günah” gibi göstermek istiyorlar.
Umut Kitabevi’nin bombalandığı dönemi aklamak peşindeler.
Utanma perdesini biraz daha yırtarlarsa “niye cinayetlere karşı çıktınız” diye soracaklar.
Askeri vesayeti savunanlara 9 Kasım 2005 yılının gazetelerini armağan etmek lazım… Neyi savunduklarını daha iyi görsünler diye.
xxxxxx
Onlar, bugün yaşananların panzehirini “geçmişte”, kitabevi bombalayan astsubayların “iyi çocuklar” olarak değerlendirildiği, binlerce faili meçhul cinayetin yaşandığı günlerde arıyorlar.
Bugünün panzehiri orada değil.
Geçmişe gittiklerinde de aynı zehiri bulacaklar… İnsafsızca bunu istemelerinin nedeni o günkü “zehirin” kendilerine değil başkalarına acı çektirmiş olması.
Acıyı başkaları çektiğinde o “acı” onların umurunda bile değil… Acıyı kendileri çektiklerinde ise “hukuk kalmadı” diye bağırıyorlar… “Geçmiş güzeldi” diye haykırıyorlar.
xxxxxxx
Bugün acılar çekiliyor… Dün de acılar çekiliyordu.
Böyle giderse yarın da acılar çekilecek.
Bu yaşananların panzehiri geçmişte değil, hukukta, demokraside, eşitlikte.
Bu toplum bunları talep etmediği sürece bu acıyı çekecek.
Belki bir gün bu gerçeği hep birlikte göreceğiz.
Acı ancak o zaman bitecek…
Yazarlar
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.08.2025
23.07.2025
17.07.2025
11.07.2025
4.07.2025
26.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
29.05.2025
23.05.2025