Mehmet ALTAN
Diyelim ki anneniz taşradan gelen eski bir hostes…
Babanız da keza taşradan gelen ve servetini sıfırdan, postayla oyuncak ve eğlence malzemeleri satışıyla yaratmış bir işadamı…
Aile iki yıl da işi dolayısıyla Ortadoğu’da yaşamış…
Kız kardeşiniz parti organizasyonları düzenleyen bir kuruşta, erkek kardeşiniz de unlu mamuller üreten bir şirkette yöneticilik yapıyor…
Düşünün ki böyle bir ailenin büyük kızısınız…
Anneniz küçüklüğünüzden beri kulağınıza peri masalları, saraylar, krallar, kraliçeler, prensler, prensesler anlata gelmiş…
Kendinizi o anlatılanların bir parçası, hayal âleminizin kraliçesi, prensesi hissetmez misiniz?
***
İngiliz Kraliyet ailesinin az sayıdaki “avam” gelininden biri olan Kate Middleton da muhtemelen o hayal dalgasında epeyce havalanmıştır…
Ne ki onun hayalleri tuttu ve prenses, hatta dünden itibaren Galler Prensesi oldu…
Bunun ne kadar büyük bir “canlı masal” olduğunu daha iyi anlamak için, kraliyet yorumcularının Kate Middleton’un avcılık ve doğa sporlarına düşkünlüğünü de William’ın bakıcısı Tiggy Legge-Bourke’e benzettiğini anımsamak yeterli…
Herkesin içinde masallardaki “prens” ve “prenses” olma hayali olmasa, dünkü İngiliz kraliyet düğünü, otuz yıl önce de gene aynı ilgiyle ve merakla izlenen Charles ile Diana’nın töreni kadar, hatta ondan daha fazla ilgi çeker mi?
***
Dün televizyonlarda bu genç çiftin düğün törenini izlerken, herkes küresel bir hanedanın parçası gibiydi…
Bin yıllık bir gelenekten süzülerek gelen adetlerin izinde Westminster Kilisesi’nde yer alanlar…
Catherine’in üst kısmı dantelle kaplı sade ve klasik gelinliği…
Prensin ise İrlanda Muhafız Alayı’na özgü kırmızı albay üniforması…
İlahiler eşliğinde kiliseye girmeleri, daha sonra Canterbury Başpiskoposu önünde birbirlerine sadakat yemini ederek evlenmeleri…
Ardından devam eden ilahiler…
Yolculuk güzergâhı boyunca toplanmış olan binlerce kişinin arasından geçerek üzeri açık 1902 yapımı bir atlı arabayla Buckingham Sarayı’na yolculuk…
Yerküredeki herkesin kendini soylular dünyasının bir parçası hissettiği, erkeklerin William, kızların Catherine olduğu bir “canlı masal” yaşandı…
***
Üstelik Obama’nın ABD Başkanı, Catherine’in Galler Prensesi olabilmesi yığınların hayallerini daha “gerçekleşebilir” kıldı…
Zencilerin başkanlığa, soylu olmayanların kraliyete kabul edildiği günümüzde hayal kurmak daha da cazip hale gelmekte…
Üstelik Birleşik Krallık tahtının ikinci sıradaki varisi de adeta akraba gibi…
Annesini, annesinin babasıyla evlenmesini, o otuz yıl önceki evlilik seremonisini, o evliliğe hâkim olan mutsuzluğu, Diana’nın trajik ölümünü, dün prensin evlendiği kilisede yapılan cenaze törenini, cenaze arkasında belleklere kazınan bir kederle yürüyen 15 yaşındaki William’ı…
Küresel dünya bizi sanki küresel bir aileymişiz gibi kraliyet masallarının parçası haline getirdi…
***
Milyar milyar insanın yoksullukla iç içe yaşadığı…
Bir milyarının sağlıklı içme suyuna ulaşamadığı…
Bir milyar insanın da elektrikten yoksun yaşadığı bir küresel dünyada herkesin prens, herkesin prenses olma hayali her zamanki kuvvetiyle sürüyor…
Bu hayal dün biraz daha güçlendi…
Çünkü gelin soylu değildi, prensi de adeta doğmadan öncesinden tanımaktaydık…
Tören boyunca herkes sanal bir âlemin prensi ve prensesi oldu…
Doğuştan aristokrat duygusunu giyinmiş canlı masalın kahramanları gibiydik…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.06.2025
29.05.2025
23.05.2025
10.05.2025
25.04.2025
4.04.2025
20.03.2025
15.03.2025
6.03.2025
27.02.2025