Merve Şebnem Oruç
Türkiye bugün sandığa gidiyor. Bugün Türkiye’de sistem değişiyor; artık 16 Nisan 2017 Referandumu ile kabul edilen “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” ile yönetileceğiz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu hafta yeni sistemin ayrıntılarını açıkladı. Daha etkin koordinasyon ve yeniliklere hızlı adaptasyon için bakanlık sayısının azaltıldığı yeni sistemin, insan kaynağının gelişmesine ve dijital dönüşüme imkan sağlaması, karar alma süreçlerini hızlandırması, küresel rekabet gücünü yükseltmesi, yetki ve sorumlulukları net bir yapı ortaya koyması hedefleniyor.
Yeni sistemin şeması “Dev ekonomi, dijital dönüşüm, bilimsel atılım, sosyal devlet ve lider ülke” anlayışıyla oluşturulmuş. Güçlü bir Türkiye için hükümeti güçlendirmeyi, karar alma ve uygulama mekanizmasını hızlandırmayı amaçlayarak referanduma götürülen yeni sistemin hedefinde Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında küresel güç olma yolunda yeniden şahlanma var.
Hatırlarsanız 2019’da yapılacak olan seçimlerin öne çekilmesinin nedeni, bölgede ve dünyada yaşanan gelişmelerdi. Halihazırda belirsizliklerle dolu küresel gelişmeler ve bölgedeki çatışmalar, önümüzdeki aylarda türbülansın daha da artacağını işaret ettiği için seçimler ‘aradan çıkarılmak’ istenmiş; Avrupa, Asya ve (seçim yapılan) Orta Doğu ülkeleri seçim süreçlerini geride bırakırken, işlerin kızıştığı bir noktada seçime gitmek yerine, şimdiden bu işi tamamlayıp sonrasında yapılması gerekenlere odaklanmak tercih edilmişti. Bu hem Devlet Bahçeli’nin erken seçim çağrısında hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın erken seçim kararında belirtilmişti. Bahçeli’nin erken seçim çağrısından üç gün önce ABD, İngiltere ve Fransa, Şam rejiminin kimyasal silah depolarının yer aldığı askeri noktaları vurmuştu.
Partilerin kısa ve yoğun bir takvime sıkıştırdığı seçim kampanyalarının gündemine ekonomi damga vurdu. Ak Parti ve MHP’nin adayı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmiş projeleri göstererek gelecekteki yeni projeleri anlatırken CHP’nin adayı Muharrem İnce de 2200 lira asgari ücret ve Suriyeli sığınmacıları geri göndermeyi vaat etti. İyi Parti’nin adayı Meral Akşener de Suriyelileri geri göndereceğini söyleyerek ekonomik gelişmeler üzerinden gitmeleri gerektiğini iddia etti. Muhalefetin, popülizm ve yabancı düşmanlığının tüm dünyada arttığı bir dönemde, küresel ekonomik gelişmeler nedeniyle dolarda yaşanan artışı da Suriyeli mültecilerin sırtına yüklemek kolaycılığı dikkatlerden kaçmadı. İnce’nin son vaadi ise, seçilmesi durumunda yapacağı ilk işlerden birinin “Şam’a büyükelçi atamak olacağı” oldu. Yani Trump’ın ABD Başkanı seçilmesinden İngiltere’nin AB’den ayrılma kararına ve bugün İtalya’da popülist, faşist ve aşırı bir koalisyonun iktidara gelmiş olmasına pek çok küresel gelişmeyi tetikleyen göç dalgasının nedeni olan Suriye İç Savaşı’nın baş sorumlusu ve yüz binlerce insanın katili Beşar Esad’la iyi ilişkiler geliştirmek, muhalefet cephesinde Türkiye’nin ‘refahı ve geleceği için’ belirleyici bir vaat oldu.
Bu sırada vatandaşın da gündeminde ekonomi ön plandaydı. Dolardaki yükselişi konuşarak başladığımız kampanya sürecini, kuru soğan, patates ve yaz meyve-sebzeleri gibi işlenmemiş gıdadaki fiyat yükselişlerini tartışarak bitirdik. Merkez Bankası uzun süredir, enflasyondaki yükselişin ana nedeni olarak işlenmemiş gıda fiyatlarındaki artışı gösteriyor. Mayıs ayı enflasyon artışı açıklamasında da, işlenmemiş gıda fiyatlarında belirgin bir artış gözlendiğine vurgu yaparak özellikle sebze, patates, beyaz ve kırmızı et ile yumurta gibi bazı kalemlerdeki fiyat artışlarına dikkat çekmişti. Merkez, döviz kurlarında gerçekleşen artışların temel mal ve enerji kalemleri başta olmak üzere, enflasyon üzerinde baskı oluşturmaya devam ettiğini belirterek gıdada fiyat artışında kurdaki yükselişin etkisine değişmişti.
Başta gelişmekte olan ülkeler olmak üzere tüm dünyayı etkileyen doların yükselişi, seçim sonrası yeni dönemde de konuşmayı sürdüreceğimiz konuların başında geliyor. Trump yönetiminin “Önce Amerika” politikasının bir sonucu olarak yılın başında açıklanan Ulusal Güvenlik Stratejisinde bile Amerikan ekonomisi vurgusu yapmasından, 2018 yılının böyle geçeceğini tahmin etmiş ve bu köşede birkaç kez buna değinmiştik. Çelik ve alüminyuma getirdiği gümrük vergileriyle başlattığı ve devamı gelen ticaret savaşları, Çin gibi sanayi devlerinin “anlaşmaya gitmek ya da misillemeye gitmek” arasında gidip gelmesi, İngiltere’nin Brexit’i ve AB içinde başlayan yeni rekabetlerin göbeğinde de ekonominin yatması, küresel ekonomik gelişmeleri seçim sonrası çok yakından takip etmemiz, bu gelişmelerin pazardaki meyve-sebze fiyatına dahi etki edecek kadar kritik bir önemde olduğunu anlamamız gerektiğini gösteriyor.
Trump yönetiminin Kuzey Kore’yle medya üstünden yürüttüğü sert pazarlıktan sonuç alarak anlaşmaya gitmesi, hem de bunu İran nükleer anlaşmasından çekilerek yapması, Afganistan’da Taliban’la hükümet arasında ateşkese ciddi anlamda yaklaşıldığı sinyalleriyle beraber okunduğunda, küresel çatışmaların odağının Suriye ve çevresine döneceğini de çok net tahmin edebiliriz.
Türkiye Trump’ın başkan olmasından da önce ABD liderliğindeki mevcut çok taraflı (multilateral) ilişkilere dayalı küreselci sistemin çözülmeye başladığını görmüş, Rusya ile stratejik ilişkiler kurmak gibi yeni ikili ilişkilerin adımlarını atarak otonom bir aktör olarak oynamaya başlamıştı. Dünyanın bugün içinde bulunduğu türbülansı en erken fark eden ve değişime yönelik cesur adımları atan belki de tek ülkeyiz. Örneğin Suriye gibi, küresel güçlerin kapıştığı bir alanda İdlib’de Rusya ve İran’la çatışmasızlık için çalışırken, ABD’yle Menbiç’te anlaşmaya varıyor, ama öte yandan Cerablus’tan El Bab’a ve Afrin’e gereken yerlerde tek başımıza operasyon yapıyoruz. Dünyada yeni bir düzen kuruluyor ve sancıları en çok tarihin göbeğinde, bu coğrafyada hissediliyor. Herkes bu yeni düzendeki rolünün telaşına düşerken, biz tüm geciktirme ve geride bırakma çabalarına rağmen değişime çoktan dahil olmuş durumdayız. Elbette bunca sarsıntı kolay değil ama dönüm noktaları hep böyle sıkıntılı olmuştur. Yarın sabah yolumuza durmadan devam edebilmek dileğiyle...
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları



























































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.02.2020
4.02.2020
5.01.2020
29.12.2019
8.02.2019
29.07.2018
22.07.2018
15.07.2018
12.07.2018
5.02.2018