Şeyhmus DİKEN
Suriçinde sokağa çıkma yasağının, aslında o çok bilinen ve resmi ağızların ihtiyaç duydukça sıkça kullandığı “sözde” kavramına tam da denk düşen haliyle aslında kaldırılmadığı görüldü.
Malum! Diyarbakır Suriçi yüz küsur günlük felaketin ardından Mart başında yapılan açıklamayla “yasaklı hâl”in bittiği ilan edilerek insanlar yıkımın tahribatın yaşandığı mekânlara davet edilmişti.
Hem de devlet eliyle davet edilerek.
Sonuçta daveti yapan devletin başbakanıydı.
Önce Ulucami meydanında davete icabet edenlere konuştu eski başbakan Ahmet Davutoğlu. Sonra da Ulucaminin karşısındaki tarihi Hasan Paşa hanının avlusunda “akredite” olmuş sınırlı seçili sivil toplum örgütleri ve kimi şahsiyetlere konuştu.
Sokağa çıkma yasaklı hâlinin bitirildiğinin resmi açıklaması ile birlikte kent kamuoyunun gündemine Suriçinin tümüyle Acil Kamulaştırma kararına tabi tutulduğu bombası hayli ses çıkararak düşmüştü.
Evi, işyeri Suriçinde olan olmayan bir anda bu tek gündemlik zorunlu ve acil kamulaştırma kararının neleri içerdiği ve nasıl uygulanacağı meselesini kent ölçeğinde tartışır olmuştu.
Tabi bu mesele tartışılırken bir yandan da sokağa çıkma yasağının kaldırıldığının aslında o çok bilinen ve resmi ağızların ihtiyaç duydukça sıkça kullandığı “sözde” kavramına tam da denk düşen haliyle aslında kaldırılmadığını kendi gözleriyle görmüş oluyordu bilcümle tebaa…
Hendekli, barikatlı hâl resmi açıklamaya göre “bitirilmiş”ti. Ama “yıkım bir süre daha devam” edecekti. Bu sebeple aslında sokağa çıkma yasağı yıkımın devam ettiği o yasaklı mahallelerde devam edecekti. Ediyordu da nitekim. Kararın üzerinden üç ay geçmesine rağmen hâla devam ettiği gibi…
İşte o günlerde konuştu Başbakan Ahmet Davutoğlu; dedi ki; “Siz bakmayın zorunlu ve acil kamulaştırma kararına ve o kararın resmi gazetede yayınlanmasına! Bu karar usul gereği alınmış bir karardır. Siz benim söylediklerime bakın. Muhatabınız benim. Ben size söz veriyorum. Esas olan benim sözümdür. Hiç kimse mağdur edilmeyecek.”
Kaderin garip ve tuhaf tecellisi mi, cilvesi mi ne denir aynen ona bakın ki! Başbakan’ın bu sözlerinin üzerinden bir ay geçmeden bizzat kendisi hizaya çektirilerek adeta azledildi. Ve tarihin unutulanları listesine gömüldü.
Şimdi üç ay önceki Başbakan’ın sözlerinin akıbetini soruyor / sorguluyor şehir sakinleri!
Aslında o günde kıymeti harbiyesinin olmadığı biliniyordu o sözlerin. Amiyane tabiriyle “gaz almaya” yönelikti o sözler. Acil kamulaştırma yasasına karşı vatandaşın ilk tepkilerinin zamana yayılarak telafisine yönelikti.
Şimdi ortada farklı bir ruh hâli var. Belki kendisi de muhtemeldir ki, gelecekte 2015 yazı ile 2016 ilkbaharı arasındaki on aylık “büyük felaket” döneminin faturasının kendisine kesilme ihtimali hayli yüksek bir devrik başbakan ile karşı karşıya olunduğunun farkında.
Yani; biz demedik, o dedi! Biz yapmadık o yaptı, kabilinden…
Dolayısıyla eski başbakandan sözlerinin karşılığını hiç kimsenin sorma şansı yok. Ama devlette devamlılık ilkesi esastır noktasından hareketle yeni başbakandan elbette sorma durumu var.
Kim soracak! Vatandaş mı? Değil elbette.
Belki yeni başbakan, gel demeli sen bu sözü verdin de, şimdi vatandaş haklı olarak bana soruyor, bak mağdur oluyoruz. Sokağa çıkma yasağı kaldırıldı dendiğinde sapasağlam olan evlerimiz yıkıldı yıkılıyor ne olacak bu hâl! Sen bu sözü neye dayanarak ve ne amaçla verdin diye…
Bekleyip göreceğiz.
Malum kefilin eli cebinde olur, bu başbakan da olsa…
http://bianet.org/biamag/kent/175716-sabik-basbakanin-kefaleti
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.04.2024
1.01.2024
21.04.2020
27.10.2019
10.06.2018
16.09.2017
21.05.2017
15.02.2017
5.02.2017
14.01.2017