A.Turan ALKAN
#Tarih dergisi kapandı.
Türkiye'de dergiler, “Her nefis ölümü tadacaktır” âyetinin hikmetine en yakından örnek gösterilecek varlıklardandır. Edebiyat ve fikir dünyamızda ‘hâlâ yaşayan' dergi, 100 küsür yaşında bisiklete binen nineler gibi mûcizevî bir dikkat ve hayreti hak ediyor. Dergi dediğin birkaç kafadar ve üç-beş kuruş sermaye ile kolayca kurulur ve aynı kolaylıkla “tiz” zamanda kayıplara karışır gider. Geriye birkaç dergi kurucusu ve samimi müdavimin özene-bezene biriktirip ciltlettiği ciltler kalırsa, -ki çoğunlukla o dahi zor ele geçer- ne âlâ... O da kârdır.
#Tarih dergisi, NTV Tarih dergisini yayımlayan ekibin eseriydi. Gezi olayları esnasında NTV üst yöneticileri, “Aman çocuklar ne yaptınız” paniğiyle dergiyi iç siyaset sunağına yatırıp kurban ettikten sonra aynı ekip tarafından şövalyece bir jest eşliğinde sarf edilen proleter bir gayretle yayınına başlamıştı. Daha iki yaşını bile dolduramadan 19. sayısında (evet dişleri çıkmıştı, evet yürüyebiliyordu ama henüz çok gençti!) kepenk indirdi. Hayır, bu hüzün verici kapanışta artık umursamaya bile lâyık bulmadığımız kayyım atama, havuza aktarma, ekran karartma, olmadı alenen mülkiyete çökme türünden siyasi baskılarının izi yoktu. “Her şey yeni bir başlangıç için” başlıklı yazısında dergi editörü, dürüstçe itiraf ediyor zaten: “Yayına son verme mecburiyetimizi siyasi otoritenin zihniyet ve baskısına bağlayacak değiliz. Biz hem Gezi sürecinde hem de sonrasında ona buna laf ederek değil sadece yaptığımız iş ve ürünle var olmayı seçtik. Ucuz kahramanlık ve reaksiyon edebiyatı, malum, kaliteyle yan yana duramaz. Dolayısıyla yayına son verişimizin bütün sorumluluğu tamamen bize aittir.”
Derginin popüler tarih yayıncılığındaki üslûbunu beğeniyordum. Akademik üslûpla arasına nezih bir mesafe koyarak okuyucuyu ‘tarihî mesele'yle kolayca buluşturabilen bir yaklaşımı vardı ve bu tarzı beğenmiştim, çünkü değerliydi ve Milli Eğitim süreçlerinin hunharca dokusunu bozduğu böbürlenmeci ama ezik tarih kavrayışı, işte böyle soğukkanlı, biraz dikbaşlı ve haşarı ama sağlıklı bir takdimle tedavi edilebilirdi.
Kayyımlar tarafından ümüğüne çökülmediğine göre dergiyi soluksuz bırakan şey, kendini çevirip masrafları çıkaracak derecede satış yapamaması oluyor ama bu noktada editörün son centilmenlik jestine fazlaca kapılmamalıyız. Yayın dünyasının âşinâları bilir: Bu gibi yayın organları sadece satış ve aboneyle değil reklâmla ayakta durabilir. Devlet, takdir ettiği dergileri kamu banka ve kuruluşlarından aktardığı cömert reklâmlarla destekler veya en azından özel sektörden alabileceği reklâmları, “Vermeseniz iyi olur, biz karışmayız sonradan başınıza vergi denetimi filan gibi talihsiz şeyler gelirse sorumlu olmayız' gibi ince komplimanlarla kösteklemek mübtezelliğine düşmez. Tarih dergisinin satış rakamları, yayın kalitesine göre fena değildi ama reklâm kapılarının bu derece baskılandığı bir medya atmosferinde derginin yaşaması, ancak sermayeden fedakârlıkla mümkündü. Ne var ki sermayeden desteğin de bir sonu var ve galiba o noktaya gelindi.
Bu dramatik finalde kendimi kısmen sorumlu tutuyorum. “Bu iyi bir yayın, desteklemeliyiz” diye hafif tertip omuz verdiğim şey göçünce, sanki okuyucular ‘bak bizi yine yanılttın' diye sitem edeceklermiş gibi yeriniyorum, zira bu dergiyle birlikte, “bak arkadaş, Osmanlı tarihi böyle anlaşılmalı; böyle ayrıntılara dikkat edilmeli, gazete okuyucusunun anlayabileceği seviyede mukayeseli tarih kritiği işte böyle yapılır” diyebileceğim bir süreli yayın kalmadı.
Dergi kapandı, ben yenildim ve işin kötüsü okuyucuyu yanlış yönlendiriyormuşum, zarar veriyormuşum gibi nedâmet içindeyim.
“Şimdilik” kaydıyla bu hüzün yaprağını şöyle kapatalım: Ne demişti S. Beckett: “Hep denedin, hep yenildin. Olsun. Yine dene, yine yenil. Daha iyi yenil.”
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2016
13.07.2016
11.07.2016
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
6.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
2.02.2016