Ahmet TAŞGETİREN
Bugünden bakıldığında Mustafa Kemal Paşa’nın halkı milli mücadeleye, neden Hilafet merkezinin, hatta padişahın kurtarılması için çağırdığı anlaşılmaz.
Bugünden bakıldığında, hilafetin kaldırılması üzerine, diyelim bir kısım Kürtler’in, bu arada Şeyh Said’in neden isyan ettiği anlaşılmaz.
Bugünden bakıldığında, diyelim Hindistan Müslümanlarının, Osmanlı’nın üzerine çullanmak isteyen emperyalistlere karşı neden Türkiye’ye yardım etmek için “Hilafet komiteleri” kurup, para topladıkları, gelinlik kızların kulaklarındaki küpeyi çıkarıp bizim kuvva-yı milliyeye gönderdikleri anlaşılmaz.
Bugünden bakıldığında, İsmet İnönü başkanlığındaki Türk heyetinin, Lozan’da Kürtler, İtilaf Devletleri temsilcileri tarafından gayrı müslimler gibi “azınlık” statüsüne sokulmak istendiğinde “Türkler ve Kürtler bin yıldan beri birlikte yaşamaktadır, dolayısıyla tek millet gibi olmuşlardır” şeklinde” “Ümmet temelli” bir tezi savunduğu anlaşılmaz.
Bugünden bakıldığında, 2013 Nevruzu’nda Diyarbakır meydanında “Terörist başı” ve tabii “Marksist” Abdullah Öcalan’ın devletin izni ile okunan bildirisine “Kürtler ve Türkler 1000 yıldır İslam bayrağı altında birlikte yaşıyorlar, onun için silahlar bırakılmalı” ifadesinin nasıl girdiği anlaşılmaz.
Bugünden bakıldığında Yavuz Sultan Selim’in Mısır’ı fethedip hilafeti neden Osmanlı uhdesine aldığı da anlaşılmaz.
Bugünden bakıldığında Yavuz Sultan Selim ile Kürt’lerin büyük saygı duyduğu alim İdrisi Bitlisi’nin Türkler ve Kürtler arasında yıllara uzanacak bir barış metnine imza atması da anlaşılmaz.
Bir şey daha söyleyeyim:
Bugünden bakıldığında İngilizlerin “Hilafeti yeniden size vereceğiz” diyerek bir kısım Arap şeyhini Osmanlı’ya (Yani Türkiye’ye) karşı isyana teşvik ettiği de anlaşılmaz.
Yine bugünden bakıldığında, Lozan’da, İngiliz heyetinin başkanı Lord Curzon’un “Mukaddes emanetler”in Osmanlı’dan, (Yani Türklerden) alınıp “asli sahipler” diye tanımladığı Araplar’a verilmesi için çetin bir mücadele verdiği de anlaşılmaz.
Bugünden bakıldığında hilafet kaldırıldıktan sonra İngilizlerin Kürt, Arap, Hintli Müslüman topluluklar nezdinde “Türkler İslam’dan çıktı” propagandasına yöneldiği ve bunun bu topluluklarda ciddi moral yıpranmaya sebebiyet verdiği de anlaşılmaz.
Bütün bunlar anlaşılmazsa, Öcalan’ın “İslam bayrağı altında….” diye başlayan ifadelerine rağmen “Çözüm süreci”nin nasıl ve neden akamete uğradığı, bir kısım Kürt’ün Suriye’nin kuzey doğusunda Amerika’nın lojistik desteği ile “Türkiye’yi beka kaygısına iten” bir yapılanmaya girmesi de anlaşılmaz.
Mahalli seçim öncesine gelen “Şeyh Said “ kavgası…
Sizce, Diyarbakır’daki Kayyım yönetimi, Ankara’nın, İçişleri Bakanlığının, belki Beştepe’nin haberi olmadan, bir caddeye “Şeyh Said Bulvarı” ismini verir mi, verebilir mi?
Tamam, muhafazakâr bir iktidar var Ankara’da, bu iktidarın Hüdapar diye, böyle bir karardan büyük memnuniyet duyacak ve “İslamcı Kürt” diye tanımlanabilecek bir paydaşı da var, ayrıca Ak Parti’ye oy veren kitlelerin önemli bir kısmının da Şeyh Said’in isminin bir caddeye verilmesini yadırgamaması mümkün….. ama Cumhur İttifakı’nın Hüdapar’dan çok daha etkili bir ortağı daha var ki….
İşte MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli kalktı ve bağırdı:
“Tarih ve milletin huzurunda söylüyorum; Hınıslı Said bir vatan hainidir, yaşadığı dönemin terörist başıdır, katildir, canidir, emperyalizmin uşağıdır. Piran’da askerlerimize saldıran, halkı isyana teşvik eden, Genç, Palu, Elazığ, Silvan, Lice, Varto işgaline kalkışıp Diyarbakır’ı ele geçirmek için saldırı düzenleyen, eğer bu işgal başarılı olsaydı İngiltere’den sözde Kürdistan için destek isteyeceğini itiraf eden bir soysuza kim övgü yağdırıyorsa onunla aynı çukurdadır.” Başka gelişmeler de var. MHP kaynaklı yapılardan İyi Parti karıştı, İYİP’in Diyarbakır teşkilatı çöktü, Ümit Özdağ ses yükseltti, medyadan vaveylalar koptu vs…
Henüz iktidarın Ak Parti cenahından ses yok. İçişleri Bakanlığı da sessiz, Külliye de sessiz. Bahçeli’nin bu tondaki gürlemesinden sonra buralardan nasıl bir ses çıkar, bilinmez.
Daha önce “Barış hafızası” başlıklı bir yazı yazmıştım. Şeyh Said’e sahip çıktığı için İYİP’ten ayrılmak zorunda kalan Salim Ensarioğlu’nun ifadesi idi “Barış hafızası oluşturmak.”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de “Acılara saygı duymak” gibi bir “Açılım”a cesaret etmişti.
Ama Bahçeli’nin çıkışı, resmi söylemi getirip Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının ortasına koymuş bulunuyor.
Tabii Bahçeli bunları Diyarbakır’da söylemiyor. Bizde siyaset Diyarbakır’da ayrı, Ankara’da ayrı yapılır.
Ama Bahçeli konuştuğunda iktidarın kimyasını etkiler.
Bundan sonra Diyarbakır’ı yöneten Kayyım Valinin geleceğine bakmak lazım. “Şeyh Said bulvarı” isminin orada kalıp kalamayacağına bakmak lazım. Hüdapar’ın tavrına bakmak lazım. Cumhur İttifakı’na bütün bu olan bitenlerin nasıl yansıyacağına bakmak lazım. Bu tartışmanın tüm Türkiye’de Kürt seçmenin oylarını nasıl etkileyeceğine bakmak lazım.
Kayyım vali o kararı, Kürt oyları kazanmak için verdi ise, dolayısıyla karar Ankara ile haberli ise, bu tartışmadan sonra ne nasıl gelişir ona da bakmak lazım.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025