Ahmet TAŞGETİREN
"Rejim değişikliği mi – Sistem değişikliği mi?” tarzında bir tartışma sürüyor.CHPtartışmayı klasik rejim değişikliği zemini üzerinden yürüterek bu konuda duyarlı çevrelerde bir alerji oluşturmaya çalışıyor. Ak Parti de “Rejim değişikliği değil sistem değişikliği” diyerek, o alerjiyi bertaraf etme çabasına giriyor.
Ben burada şayet söz konusu olan “sistem değişikliği” ise onun da çok önemli olduğunu, onu tanzim ederken de ülkenin bütün zamanlarını düşünmek gerektiğini ifade etmek istiyorum.
Şöyle bir soru sorayım:
- Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde diyelim CHP’nin gösterdiği adayın seçilme ihtimali yüksek olsaydı, Ak Parti böyle bir sistem değişikliğine gider miydi?
Bunun ortak cevabının “Hayır” olduğunu, Türkiye’de, Ak Parti çevresi de dahil herkes biliyor.
Böyle bir tesbitin anlamı, Ak Parti’nin “Cumhurbaşkanlığı sistemi”ne geçişinin, Cumhurbaşkanlığına Tayyip Erdoğan’ın seçileceğini garanti görmesinden kaynaklanıyor olmasıdır. Ak Parti olarak bu işi bir “sisteme bağlamak” ise, sadece önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimini değil, bundan sonraki bütün zamanlarda seçimi Tayyip Erdoğan gibi birisinin kazanacağını öngörmek anlamına geliyor.
Şayet şöyle olsaydı, “İster önümüzdeki seçimi, ister sonraki seçimleri, mesela Ahmet Necdet Sezer gibi birisinin kazanmasında herhangi bir mahzur yok, onun partili olmasında ve Anayasa değişikliği ile Cumhurbaşkanına verilen yetkileri kullanmasında bir sakınca yok” diye düşünülebilseydi, ben katılmasam bile, Ak Parti açısından tutarlılıktan söz edilebilirdi. Ama Ak Parti, onu kendi tabanında savunamazdı. Yani bu yetkileri CHP’nin seçtirdiği bir cumhurbaşkanı da kullanacak dendiğinde Ak Parti tabanı, bunun nelere mal olacağını düşünür ve o yapıyı asla desteklemezdi.
Benzeri bir şey, sadece seçimle gelen için değil, Türkiye’nin ne halleri var, 66 yılda 6 askeri müdahale yaşamışız, son müdahaleyi daha 15 Temmuz 2016’da defetmişiz, muhtemel ki Ak Parti, “CHP’li birisi seçilemez” düşüncesinde olduğu gibi “Bundan sonra millet iradesi dışında bir müdahale de olmaz” gibi garantili bir yaklaşım içindedir. Onun için “Evren gibi birisi iktidara el koyup, bugün Ak Parti’nin getirdiği Cumhurbaşkanlığı yetkilerini kullansa ne olur?” diye sormayı yadırgıyor olabilir.
Ama Allah korusun dünyanın ne halleri oluyor!
Daha önce yazdım. Kahramanmaraş’ta bir panelde sevgili Mahir Ünal’ın “FETÖ ile mücadele için MGK’da ‘legal görünümlü illegal yapı’ tanımlaması yaptık” sözüne de itiraz etmiştim. Orada dedim ki: Dileyelim Ak Parti iktidardan düşmesin, bir başka yapı geldiğinde MGK’nın bu kararını alıp “Legal görünümlü illegal yapı” damgasını Ak Parti’nin alnına yapıştırıp onu mahkum edebilir.“Laiklik karşıtı eylemlerin odağı olma” yaftası nasıl yapıştırılmışsa...
Şimdi diyelim, “mallara el koyma” kararları patır patır veriliyor.
Bilmiyorum MÜSİAD’çı dostlarım ne düşünüyordur, dileyelim bir daha 28 Şubat’lar gelmesin, o zaman “Yeşil sermaye” falan gibi ürkek – çekingen tanımlamalar yapmakla yetinmeyip, “Tehlike” ilan ettikleri alanlarla iltisaklı tüm dünyanın üzerine karabasan gibi çökebilirler ve“Ak Parti de böyle yapmıştı”yı gerekçe olarak kullanabilirler. Ak Parti bu kaygıyı taşımıyor olabilir ama ben söyleyeyim, bakın, muhafazakar camiada birçok kamu görevlisi, adı herhangi bir listede yer almasın diye, mesela dini bir mecmuaya abone olmaktan çekinme refleksleri gösteriyor. Demek onlar, Ak Parti icraatından yola çıkıp refleks olarak bir başka ihtimali satın alıyorlar.
Ömer Dinçerpazartesi günü Habertürk’te bir yazı yazdı. Biraz Reina karambolüne gitti. “Başkan mı güçlü yasama mı?” sorusunu soruyordu ve Ak Parti’ye “Meclis’in gücünü artırmanın yollarını araştırmalı” çağrısında bulunuyordu. O Ak Partili bir bakandı.
Abdullah Gül, “Mallara el koyma”yı sakıncalı buluyor. O Ak Parti’nin içinden çıkmış Cumhurbaşkanı idi.
Bence yadırganmamalı bu düşünceler.
Allah korusun dünyanın ne halleri var! Burası Türkiye. Bu coğrafya Ortadoğu.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025