Ahmet TAŞGETİREN
2017’de bir bayram günü Star’daki yazımın başlığı şöyle: “Bayram: Bir evrensel barış projemiz olmalı.” (1 Eylül)
Yazının içinde şu cümleler var:
“Kalb ve kin ve Müslüman.
Ve bayram.
Kin de var, öfke de var, nasıl bir kalb bu?
Kedi, yavrusunu yiyeceği zaman önce onu fareye benzetirmiş. Bizler de, önce “iman edenler”i “iman etmeyenler” haline getiriyoruz, sonra da vur boynunu.
Bunun adı da mü’min kalbi olacak! Hadi canım sen de!
Allah’ın huzuruna varsak, bunlar nasıl bir kalb diye sorulsa ne cevap vereceğiz?”
Alev Alatlı’nın şöyle bir sözünü paylaşmış Ayşe Böhürler dünkü Yeni Şafak’taki yazısında:
“Biz Türklerin kendimizi Yaratan’dan ötürü bile sevmediğimizi, kendimize ait hemen hiçbir kuruma hürmet etmediğimizi, esirgemediğimizi teslim edersiniz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cuma namazını Çamlıca Camiinde kılmış. Cami İmamı İshak Daniş hoca namazda Fetih Suresi’nin son ayetlerini okumuş. O ayette Rasûlullah’ın yanındaki insanların (Sahabenin) özellikleri anlatılıyor. “Ezilletin alel mü’minîn-eizzetin alel kâfirîn – Mü’minlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı onurlu” ifadesi var. Cumhurbaşkanı namazdan sonra kendisine mikrofon uzatılınca bu ayetin mealinden yola çıkarak kısa bir konuşma yapıyor. Dünkü iktidara yakın gazetelerde bu konuşma “Mü’minlere şefkatli kafirlere şiddetli” tarzında büyük başlıklarla çıktı. Muhalif medya ise eleştirel bir yorumla verdi haberi.
Ben ne diye geldim bu konuya? Ayetin “Mü’minlere karşı alçak gönüllü” ifadesinin bizde kendini mü’min olarak tanımlayanları ne kadar tanımladığı noktasındaki kuşkumu belirtmek için.
Şu Şehir Üniversitesi olayını birkaç gündür arkadaşlarımızın yazılarından okuyor olmalısınız.
O üniversitenin ister muhafazakâr deyin, ister islâmî deyin “bu camia” için nasıl bir anlam taşıdığını bilmeyen varsa, onun Türkiye’de verilen mücadeleden hiç haberinin olmadığı sonucuna varabilirsiniz.
Bilim Sanat Vakfı ile çok farklı üniversitelerde eğitim gören öğrencilere derin bir akademik iklim sağlayıp, sonrasında da üniversite haline gelen bir yapı Şehir Üniversitesi. Oralı olmak, “bu camia”da gençler için bir ufuk olmuş yıllarca. Saygın bir bilim kuruluşu. Türkiye’nin dindarları böyle bir kuruluşu gerçekleştirmenin onurunu yaşıyorlar. Bugüne kadar hem Bilim Sanat Vakfı’dan hem Şehir Üniversitesi’nden binlerce genç geçmiş, halen binlercesi eğitim görüyor.
Evet her iki müessesenin Ahmet Davutoğlu ile bir ilişkisi var. Nasıl var? Ahmet Davutoğlu her ikisinin de öncü, kurucu hocalarından.
İşte bu yüzden Ahmet Davutoğlu’na olan tavrımızın bedelini onunla “iltisaklı” olan tüm alanlara ödetmeye yöneliyoruz. İktidarsanız, hatta mutlak iktidarsanız, bunun için araç bulmak zor değil.
Bir devlet bankasını devreye sokar, olurları olmaz haline getirir ve bir bilim kurulunun boynuna ipi geçirirsiniz.
Şehir Üniversitesi şimdi böyle bir tehditle karşı karşıya.
Ne yaptık? Yavrumuzu yenilecek hale getirdik. Halen okulda okuyan binlerce öğrenci ne düşünüyor dersiniz?
Şehir Üniversitesi’nden mezun olup hayata atılanlar ne düşünüyor dersiniz?
Onların aileleri ne düşünüyor dersiniz?
Hatta okulla hiçbir eğitim ilişkisi olmayan ama öyle bir üniversitenin varlığını, 17 yıllık iktidar döneminde “Kültürde, sanatta, eğitimde başarılı olunamadığı” itiraflarının yapıldığı bir zamanda gurur tablosu olarak gören insanlar ne düşünür dersiniz?
Şehir Üniversitesini kapattık. El koyduk. Kayyım tayin ettik. Hami (himaye eden) üniversiteye bağladık.
Oldu mu? Davutoğlu’na ders verdik mi? Kazandık mı? Dikensiz gül bahçesi oluşturduk mu?
Bence basiret sahibi insanlar böyle düşünmez. Birisi çıkar der ki “Ne yapıyoruz biz, kendi ayağımıza kurşun sıkıyoruz. Hiçbir şeyi düşünmüyorsak bu kadar geniş bir insan kitlesinin tepkisini hesaba katmalıyız. Oy kaybından şikayetçi isek işte oy kaybı böyle oluyor.”
Der mi birisi? Diyebilir mi? Nerden geldi Halk Bankası’nın operasyonu? Ya da olaya bakanlar bu operasyonun arkasında nasıl bir irade görürler?
Şehir Üniversitesine yapılanlar Davutoğlu’nun canını acıtır mı, acıtır. Ama yapanlara bir şey kazandırır mı derseniz, bence her şeyi sıfırla çarpmak anlamına gelir bu işler. Şu anda on binlerce ortamda bu operasyonun negatif yansımaları konuşuluyor.
Ne dersiniz “Mü’minlere karşı alçak gönüllü” müyüz? Yani Allah’ın ayeti bize hitap ediyor mu?
Çılgın mektupların imzacısı Trump’ı sevip sayarken Davutoğlu’na kurşunlar yöneltmek nasıl bir şey?
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025