Akif BEKİ
Siz Suriye'de kökünü kazıma görevi üstlenirken, kendi içinizden IŞİD bağnazlığı pırtlıyor.
Cübbelisi cübbesizi sıraya girer, uyuyan hücreler uyansın da tefsir profesörü Mustafa Öztürk’ün icabına baksın diye koparmadık yaygara bırakmazsa olacağı budur.
'Katli vaciptir’ fetvası verecek mollanın mı, durumdan vazife çıkaracak fanatiğin mi bitini kanlandırmaz bu yaygara!...
İlahiyatçıların WhatsApp grubunda bir hoca, geleneksel fıkıhtaki hükmü hatırlatmış: Önce huzura davet edilir, ulema tarafından sorguya çekilerek ifadesi alınır ve tövbe teklif edilir. Etmezse katli gerekir...
Gerçi Twitter’da ifşa eden İsmail Saymaz’a düzeltme gönderdi o hoca. Gülücük ve espri içerdiğini, devamında ironi ve mizaha vurduğunu belirterek fetvayı reddetti.
Ama gerçeği değiştirmiyor. Bu şamatada bir ciddiyet payı mevcut.
Zaten mesele, işaret ettiği ve ele verdiği zihniyetin var olup olmadığı...
Latifeyle karışık, yarı şaka yarı ciddi bile olsa bir hakikati dışa vuruyor.
Facebook’ta ‘hükmü öldürülmektir’ yazıp tepki üzerine silerek fetvasını geri alan müftüye ne diyeceksiniz. Hatasını anlayıp geri mi çekiyor, yoksa fikrini düzeltmek yerine sadece saklıyor mu?
Dini kendi tekeline alan, Allah adına konuşma ve hesap sorma yetkisini kendinde gören bir kafa var mı, var...
Kimin din içi, kimin din dışı olduğuna karar verme hakkını kendinde gören tekfirci bir zihniyet var mı, var bu topraklarda.
Ümmete sınıf başkanı, sicil amiri atandığını sanan kafa...
Müslümanlığın onay makamı onlar, itikadını da amelini de onlara beğendirmek zorundasın. Olur ve kabul vermezlerse dinin, imanınla birlikte dünyan da ahiretin de elden gider, yanarsın.
Günaha ya da küfre girip girmediğini takdir etmekle kalmıyorlar. Kimin cezasının bu dünyada infaz edileceğini de hükme bağlıyorlar.
Hizaya çekme sorumluluğu onların omuzlarında çünkü. Neye, nasıl inanılması gerektiği onlardan soruluyor, buna memur edildiklerini zannediyorlar.
Cübbelisi zaten öyle de, cübbesizlerinden biri Mustafa hocaya karşı kendilerinin de Kuran’ı müdafaa hakkı olduğunu haykırıyor hala.
E hazret kendisini Kuran müdafii, İslam savunucusu olarak konumlandırınca, karşısındaki otomatik olarak Kuran’a saldıran, İslam düşmanı durumuna düşmez mi!
Bir taraf elinde tekfir silahını tutmuş, karşı tarafa zındıklık suçlaması doğrultuyorsa... Eşit taraflar arasında bir tartışma nasıl cereyan edecek o saatten sonra?
Allah’ın ayetlerini savunuyor pozisyonunu kapmış, o alanı kapatmış baştan, nihai karar verici koltuğuna kurulmuş, karşısındakini de düşman taraf, saldırıyor gibi gösteriyor.
Karşılaşmanın, Kuran’a saldırının kitaptaki yeri ve cezasıyla son bulmaya yazgılı olduğunu tahmin edersiniz.
Bir ilim adamı, vahyin keyfiyeti konusunda ana akımdan ayrılıyor, tali bir görüşü benimsiyor.
Ne vahyi inkar ediyor, ne Allah’ı, ne peygamberi ne de Kuran’ı...
Ölüm emri verip ilgilisine havale etmeniz gerekmez illa.
“Hem Kuran’a dil uzatıyor, dinimizle alay ediyor, vahyi aşağılıyor, Allah’a ve peygambere hakaret ediyor, cevabını alınca da linç ediliyorum diye ağlaşıyor. Senin saldırma hakkın var da bizim ehl-i sünnet olarak İslam’ı müdafaa hakkımız yok mu” demeniz yeter. Gerisi kendiliğinden gelir, mesajı alacak dar kafalılar anlayacağını anlar zaten.
Kuran’ı karalıyor diye parmakla hedefi gösterin kafi. O kafire ne yapacağını bilen birileri çıkar nasıl olsa fanatizm sokağından.
Doğru mu, çarpıtma mı bakmazlar bile.
İslam’ı temsil etmeyen, barış anlamındaki adını kullanarak hoşgörü dinini teröre alet eden, iktidar mücadelesi için Kuran’ı istismar eden, fanatizmine din savaşı ve kutsal cihat süsü veren, gerçek Müslümanlıkla alakası olmayan IŞİD var ya...Suriye’de yıkılan sözde hilafet devletini buraya taşımış, mahkeme kurmuş da yargılama yapıyor sanki. Farkı ne!
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Türkiyeli değil, Türk!” 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuVahim ama ciddi değil… 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZPKK’nın silah bırakması ve feshi: Siyasetin gerekleri, toplumsal beklentiler 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERDenizli teleferiğindeki kayıt dışı 25 milyon nerede? 9.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞErdoğan’ın büyük siyasi gafı: “CHP Ankara merkezli siyaset yapmalı” 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçHalk TV ve Sözcü TV'nin karartılması hakkında 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025