Fehmi KORU
İlginç bir ülkeyiz ve bu ülkede yaşayan insanlarımız –bizler– ülkemizin bu özelliğini daha da ilginçleştiriyoruz.
Kendimizi tanımlamayla başlıyor ilginçliğimiz. Kendimizin ne olduğuyla ilgili olarak bile çabucak kanaat ve eğilim değiştiriyoruz.
Araştırmanın en ilginç sonucu
Üç yıl önce (2015’te) kendisini ‘dindar’ olarak tanımlayanlarımızın genel nüfus içerisindeki oranı yüzde 14.7, ‘Cumhuriyetçi-Kemalist’ olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 25.4 iken, şimdilerde “Ben dindarım” diyenler yüzde 27.6’ya yükselirken, “Cumhuriyetçiyim, Kemalistim”diyenler yüzde 15.5’e gerilemiş…
Sosyalistlerimiz 7.3’ten 2.0’a, ulusalcılarımız da 2.9’dan 2.1’e gerileyerek azalmış…
Bu sonuca Kadir Has Üniversitesi’nin her yıl yaptığı ve bu zamanlarda kamuoyuyla paylaştığı ‘Türkiye Sosyal-Siyasal Eğilimler Araştırması’na bakarak vardım.
Elimde başka ülkelerle ilgili aynı konuda yapılmış bir araştırma yok; ancak sadece sezgilerimle bile bu alanda rekorun bizlerde olduğunu söyleyebilirim.
Önemli mi bu kadar çabuk kanaat değiştirmek?
Elbette önemli. Bir yönüyle, saplantılı olmayan, önüne getirilen tartışma konularına kulak veren ve haklı ile haksızı ayırırken kendi tarafını da haklı gördüğünden yana belirleyebilen, durduğu yerde sabit kalmak yerine her seferinde kendini yeniden tanımlayabilen cevval bir halk olduğumuzu ortaya koyuyor bu araştırma.
Bir başka yönüyle de, ele avuca sığmayan ve bu sebeple de politikacıları politika belirlemede zora düşüren bir toplum olduğumuzu.
Kendimizi etkilenmeye açık tutuyoruz.
En ciddi tehdit ABD’den, AB yanlısıyız
Aynı araştırmadan bir başka sonuç: Geçen yıl Türkiye’ye tehdit oluşturan ülkeler listesinde ilk sırada yüzde 73.3’lük oranla İsrail bulunuyordu; son araştırmaya göre en büyük tehdit (yüzde 64.3 ile) ABD’den geliyor… (İsrail yüzde 61.4 ile ABD’den sonra.)
Hiç vakit kaybetmeden araştırmanın Avrupa Birliği (AB) ile ilgili sorusuna verilen cevaplara göz attım.
O da şaşırtıcı bir sonuç olarak karşıma çıktı: Avrupa ülkeleriyle bu kadar kavga-gürültüye rağmen, AB’ye destek bir önceki yıla göre son yıl artmış ve yüzde 59.2’ye çıkmış…
Şaşırtıcı değil mi her 10 kişiden 6’ımızın AB yanlısı olması?
Araştırmadan siyasi partilere bir başka mesaj da ekonomi konusunda. “Türkiye’nin en önemli sorunu nedir?” sorusuna verilen cevaplarda “Terör” (yüzde 29.0) ve “FETÖ” (yüzde 18.1) hala en önde görünseler de, “İşsizlik” veya “Hayat pahalılığı” cevaplarını verenlerin oranında ciddi artışlar hemen fark ediliyor: İşsizlik yüzde 10.5’tan 17.0’a, hayat pahalılığı ise yüzde 9.8’den 13.2’ye yükselmiş görünüyor.
[Dikkatle üzerinde durulması gereken bir tablo da şu: ‘Hak ve özgürlüklerin sınırlandırılması’ konusunu önemsemiyor halkımız; bir yıl önce yüzde 4.8 imiş bu konuda hassas olanlarımızın oranı, bu yıl yalnızca yüzde 3.9.]
Ekonomi algılamasındaki değişim günlük gerçeklere uyuşuyor, peki ya kimlikle ilgili radikal değişiklik?
Bana göre, kendini tanımlamada yaşanan değişiklik de yine güncel kaygılar ve umutlarla yakından ilişkili.
Araştırmanın geçen yılın son 20 günü ile bu yılın ilk haftasında (11 Aralık ile 7 Ocak arasında) yapılmış olduğunu hatırlatayım. Afrin’e askeri müdahalenin gündemi işgal ettiği günümüzde yapılmış olsaydı, daha da radikal bir değişme tablosuyla bile karşılaşılabilirdi.
Politikacıların çıkaracağı ders
Değişimde en büyük payın halkın güvendiği kurumlar arasında en düşük puanı alan medyaya ait olduğu kanaatindeyim.
En çok polise (62.3), jandarmaya (60.8), orduya (60.0) ve Cumhurbaşkanlığına (56.5) güvenilirken, medyaya güven yüzde 35.0’da kalıyor. (Bir önceki yıl daha da kötüydü bu oran: 15.1).
Güvenmiyor medyaya halkımız, ancak yine de, başkaca öğrenme vasıtası bulunmadığı için, gelişen olaylarla ilgili bilgileri aldığı medyanın kendisine sunduklarından etkileniyor.
İktidar ve muhalefetin bu araştırmadan çıkaracakları en önemli ders bence şu: Halkımız tuttuğunu sonuna kadar tutma derdinde değil; günlük olaylar (ekonomi, terör, yurt içi ve yurt dışı gelişmeler) ile yakından ilgili olarak kanaatlerini, eğilimlerini ve doğal olarak tarafını belirlemekte hiç zorlanmıyor.
Bugünkü eğilimler bugünkü gelişmelerle ilgili; yarın bu gelişmelerde taraf değiştirmeyi gerektirecek çapta ciddi değişmeler yaşanırsa, halkın kanaati de onunla birlikte değişebilecek demektir bu.
Oylar hiçbir partinin cebinde değil sizin anlayacağınız.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
10.07.2025