Hasan CEMAL
Fotoğraflara bakıyorum.
İçim acıyor.
Hepsine ters kelepçe takılmış.
Ali Bulaç.
Mümtazer Türköne.
Şahin Alpay.
Ahmet Turan Alkan.
Emniyetin merdivenlerinden tek sıra halinde iniyorlar.
Yanlarında birer sivil polis.
Bilekleri arkadan kelepçeli...
Yüreğim burkuluyor.
Bir başka haber ulaşıyor:
Hilmi Yavuz da gözaltında!
80 yaşında.
Sağlık sorunları var, ilaçları verilmemiş...
Koca Hilmi Yavuz!
Demek o da darbeci...
Çok iyi bir edebiyatçı, bir dil ustası, felsefeci, derin bir düşünür olduğunu biliyordum ama darbeciliğin hiç aklıma gelmemişti sevgili Hilmi Yavuz...
Sıkma canını.
Dünya despotlara kalmadı, kalmayacak!
Cumhuriyet’in birinci sayfasına bakıyorum, manşet kocaman atılmış:
ÖZGÜRLÜKLER ASKIDA!
Manşet spotlarla devam ediyor:
1. MEDYAYA KEYFİ KAPATMA
OHAL’in ardından çıkarılan kanun hükmünde kararname (KHK) ile sadece terör örgütüyle değil, “Milli güvenliğe tehdit oluşturduğu tespit edilen yapı, oluşum veya gruplarla irtibatı görülmesi” kapatma için yeterli görüldü. Böylece keyfi kapatmaların önü açıldı. Bakana gazete, televizyon, radyo, yayınevi kapatma yetkisi verildi.
Hâkim kararı olmaksızın savcının yazılı emri yetecek.
Savcı, avukat ile müvekkili arasındaki savunmaya ait olan belgelere el koyabilecek.
Şüphelinin mektupları, avukatı ve doktoru tarafından tutulan belgeleri alabilecek.
Polis, bilgisayarları, belgeleri doğrudan kendisi inceleyebilecek.
Mal varlıklarına tedbir koyabilecek.
Cemaate karşı sürdürülen soruşturma ve operasyonlar bahane edilerek kamuda cadı avına fırsat verildi.
Kendini savcı, hâkim yerine koyan yöneticiler ortaya çıktı.
Son olarak Mersin’de, “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisine imza atan akademisyenler, kendilerine hiçbir tebligat yapılmadığı halde işten çıkarıldı.
4. MAHREM BİLGİLERE EL KONULDU
Ermeni doktorun tüp bebek merkezi OHAL kapsamında kapatıldı.
Embriyolar Koç Üniversitesi’ne nakledildi.
40 bin hastanın mahrem bilgilerine el konuldu.
Kendisinin Ermeni ve Hıristiyan olduğunu ve Gülen’le hiçbir alakası olmadığını belirten Aret Kamar, kararı Bakanlar Kurulu aldığı için hiçbir girişimde bulunamadı.
15 Temmuz’da kanlı bir darbe belasından kurtulduk ama şimdi nereye doğru yol alıyoruz?
Farkında mısınız?
Kaç gazete, kaç televizyon kanalı, kaç internet sitesi kapatıldı, kaç gazeteci, kanaat önderi hapse atıldı?
Farkında mısınız?
15 Temmuz’da demokrasi adına sevindik ama şimdi nereye doğru yol alıyoruz?
Farkında mısınız?
Yolumuz şimdi nereye açılıyor demokrasiye mi, diktaya mı?
Farkında mısınız?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz’dan birkaç gün sonra yüksek yargıyı tümüyle teslim alan, yargı bağımsızlığını yerle bir eden yargı paketini imzaladı, acaba bu ne anlama geliyor?
Farkında mısınız?
Düşünmeye çalışın, kafa yorun.
Erdoğan, yargıyı kendisine bağladı.
Polisi kendisine bağladı.
Askeri kendisine bağlamakta.
Gazeteleri okudunuz mu?
Son olarak, MİT’in ve Genelkurmay Başkanlığı’nın kendisine, Cumhurbaşkanlığı’na bağlanmasını istiyor.
Ne demek bütün bunlar?
Bu yol demokrasiye mi açılıyor?
Yoksa despotluğa mı, tek adamlı ‘Saray düzeni’ne mi?
Bunun yanıtını sevgili Baskın Hoca ne güzel vermiş:
George Orwell'in 1945'te yayınlanan ve bir Stalinizm eleştirisi olan Hayvan Çiftliği romanında
iki tane domuz vardır.
En akıllıları oldukları için bunlar diğer hayvanları örgütleyip darbe yapar.
Çifliği, sahibi Mr. Jones'dan ele geçirirler.
Domuzlardan birinin adı Napoleon'dur, ötekinin de Snowball. Sonra Snowball, Napoleon tarafından tasfiye edilir.
Ve birden bire Hayvan Çiftliği'ndeki bütün kötülükleri Snowball yapıyor olur.
Diğer hayvanlar neye itiraz etseler, Napoleon hemen bağırır:
“Mr. Jones'un geri gelmesini mi istiyorsunuz! Siz Snowball'un ajanları mısınız!”
İtiraz edenin üzerine de köpekleri salar.
Yani bunlar yazılmış çizilmiş, bilinen şeyler.
Çeşitli dillerde günah keçisi diye bir kavram vardır.
Şimdi ortaya çok kullanışlı bir keçi çıktı ve Türkiye'nin bütün günahları buna yıkılacak.
Bu yapmış olsun veya olmasın.
Çok tehlikeli bir döneme giriyoruz. Bütün gönlümle söylüyorum, inşallah yanılıyorumdur.
Demek istediğim, yaşadığımız bu iğrenç darbe, bahane olarak kullanılarak lider kendini ‘tek adam’a dönüştürecek.
Benim korkum budur.
Çünkü bu gidişle ülke iç savaşa kadar gidebilir.
Sevgili Baskın Oran söylenmesi gerekeni söylemiş, daha başka ne söylenebilir ki?..
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024