Mahmut ÖVÜR
Bundan 30 yıl önce, 1987'de İran- Irak savaşının sürdüğü bir dönemde İran'ın Urumiye kentine Barzani ve Talabani'yle görüşmek için gitmiş ve 11 günü gözaltında olmak üzere 60 gün orada kalmıştım.
Şimdi ise -gazeteciliğimin ilk yıllarında yaşadığım o zor günlere bir başka yazıda değineceğim- Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman'la birlikte İran'ın başkenti Tahran'dayız.
Ekip olarak önce Türkiye adına 10. Tahran Uluslararası Turizm Fuarı'na katılıyoruz. Turizm sektörü açısından büyük olmasa da önemli bir fuar bu... Türkiye'nin birkaç standı var. Bakanlığın yanında Konya, İzmir ve özel tur operatörlerinin de stantları var ve hayli ilgi görüyor.
Bakan Yardımcısı Yayman, Türkiye İran ilişkilerinde kültür ve turizmi siyasetin önüne koyuyor ve şöyle diyordu: "Türkiye ve İran bölgenin iki önemli ülkesi. Aralarındaki ilişki de yeni değil ve derin bir geçmişe sahip. Biz kültür diplomasisinin ve turizmin, siyasetin üstünde olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle Türkiye ile İran arasında var olan tarihi bağların ve dostluk ilişkilerinin daha da derinleşmesini, sözde değil özde olmasını istiyoruz. Bu anlamda bu tür fuarları önemsiyor ve özellikle turizm alanındaki tecrübelerimizi paylaşmak istiyoruz."
İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Kültür ve İslami İrşad Bakanı Dr. Seyyid Rıza Salihi Emiri de turizmin ve kültürün petrolle kıyaslanmayacak bir zenginlik olduğuna dikkat çekiyor: "İki İran var, biri petrolü olan, öteki de kültürel değerleri ve turizmi olan İran... Petrol bizi kalkındırmaz ve refaha ulaştıramaz. Oysa kültürel varlıklarımızı iyi değerlendirirsek bu bizi amacımıza ulaştırır. Bana göre, kültür ve turizm kaynaklarımızdan elde ettiğimiz gelir ve gelişme, petrol gelirini geçebilir. Buraya önem vermeliyiz."
Açılış töreninden sonra stantlar geziliyor. Turizmcilere sürece nasıl baktıklarını soruyorum. Hem umutlular hem de kaygılılar. İşte bu noktada kendimi sokağa atıyorum. Bu ruh hali acaba Tahran sokaklarında nasıl?
Sokaktaki insanlar, turizmcilerden de karamsar. Nedeni de malum, son günlerde ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'a yönelik saldırgan açıklamaları. Aslında bu sürpriz değil, daha seçim sürecinde bunun ipuçları verilmişti. Ama seçime kadar herkes gibi İranlılar da Clinton kazanacak diye baktıkları için umursamamışlardı. Ama şimdi Trump sert konuşunca gerilim de kaçınılmaz olarak anında sokağa yansıdı.
Tahran bu anlamda gerilimi yansıtan İran'ın özeti bir şehir. Her kesimden insan var, Fars'ı, Azeri'si Kürdü, Türkmen'i, Arap'ı Beluci'si... Trump'ın açıklamaları hepsini tedirgin etmiş durumda. Çalışan bir kadın şöyle diyor: "Bize karşı bir şeyler yapacağını bekliyorduk ama bu kadar hızlı olacağını beklemiyorduk. Bu şaşırttı bizi. Ama ben yine de işin çatışma noktasına geleceğine inanmıyorum. Bir korku ve kaygı var ama bu ABD'den korktuğumuz anlamına gelmez. Biz savaş istemiyoruz."
Bir genç ise asıl tehlikenin iç siyasette olacağına dikkat çekiyor ve şöyle diyor: "Son yıllarda zaten toplumda bir rahatlama vardı. Obama döneminde İran'ın önünün açılmasıyla yatırım geleceği ve İran'ın dünyayla buluşacağı umudu oluştu. Bu umudun kaybolması içeride de dışarıda da sertleşme isteyenlerin işini kolaylaştırır."
Reformcuların koruyucusu Rafsancani'nin ölümüne de bu süreci tetikleyen bir unsur olarak bakılıyor. Tahran sokaklarından umut olarak görülen tek şey ise İran'ın Türkiye ve Rusya ile son dönemde kurduğu sıcak ilişki. Bunun sadece Suriye'de değil, Trump üzerinde de etkili olacağı inancı var.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019