Melih ALTINOK
Ak Parti'nin seçim beyannamesinde Cemevlerinin yasal statüsüne dair ileri adımlar gibi demokratikleşme adına sevindirici vaatler de mevcut. Ne var ki Türkiye toplumun beklenti eşiği, son birkaç yılın devrim niteliğindeki reformlarıyla fazlasıyla yükseldi. Dolayısıyla birkaç yıl önce fırtınalı tartışmalar yaratacak vaatler istenen heyecanı doğurmuyor.
Dün sosyal medyada Başbakan Ahmet Davutoğlu partisinin vaatlerini açıklarken konuşulan başlıklar bu durumun en açık göstergesiydi. Davutoğlu'nun muhafazakâr bir partiden ziyade sosyal demokrat bir hareketten beklenecek kimi vaatleri sadece dar bir kullanıcı grubunca tartışıldı.
Örneğin gündelik yaşantımıza birebir dokunan taşeron işçilikle ilgili iyileştirmeler üzerine nerdeyse konuşulmadı. Bu mevzularla ilgili ağır abilerin söyledikleri de çok sıkıcı ve klişe oldukları için görülmedi zaten.
Yaş ortalaması 30 olan Türkiye'nin diri zihinleri, sosyal medyayı, gençlerin evliliğe teşvikiyle ilgili vaatler üzerine geliştirdikleri geyiklerle salladılar. Gençlerin görmezden gelerek aslında neyle ilgilendiklerine dair verdikleri bu mesajı iyi okumak gerek.
Bu durum sadece Ak Parti'yi ilgilendirmiyor elbette. Geçtiğimiz günlerde seçim vaatlerini açıklayan diğer partiler de benzer bir tavırla karşılaştılar.
Çıkın sokağa sorun bakalım, kimin aklında hangi partinin ne vaadi kalmış? Programlara dair esprili göndermelerin öne çıkacağına kalıbımı basarım.
Peki siyasilerin bu "ciddi mizah"tan alması gereken mesaj ne? Aslında çok açık, Türkiyeli seçmen geleceğine dair büyük hikâyeler ve umut bekliyor.
Çünkü hâlâ, Tayyip Erdoğan döneminde startı verilen hedefe, siyasetin varoluşuna uygun doğan dinamikleriyle işlemesi aşamasına ulaşamadık. Kurumsallaşmış bir demokrasi de siyasi dengeler üzerinde belirleyici olan sekülerleşmenin çok uzağındayız. Siyasetin üzerindeki moral değerlerin etkisi hâlâ çok fazla. Zaten aksi olsa, Almanya dışında, seçime katılım oranının yüzde 50-55 bandına sıkışıp kaldığı Avrupa toplumları gibi, pazar günümüzü daha eğlenceli mevzularla geçirirdik, değil mi?
Aslında, izlerine doğunun şiir, batınınsa roman sevmesinde de rastlayabileceğimiz, Türkiye seçmeninin siyasetteki moral arayışını büyük bir avantaja çevirmek mümkün.
Tayyip Erdoğan'ın 12 yıllık Ak Parti deneyimin kendisi de bu avantajın nasıl bir efsaneye çevrilebileceğinin manifestosu. Zaten bugün, seçmenin, Başbakan Davutoğlu'nun seçim vaatlerini gerçekleştirme olasılığına diğer partilerden daha fazla inanmasının nedeni de bu.
Çünkü bugüne değin 2/3'ü herhangi bir seçimde Erdoğan'a oy vermiş olan tüm partilerden seçmen biliyor ki, bugün konuşulanlar, Türkiye'nin son on yıldaki büyük dönüşümünün yanında çerez.
O halde şimdi nasıl bir strateji izlenmeli ve öncelikler neler olmalı?
İlk hedef, siyaseten sıkışmışlık hissi içinde olan, sandıktan iktidar beklentisini yitirmiş kesimleri de içine alacak sitem tartışmasına geçmek.
Bu konuyu açtığımızda, akla doğru düzgün anlatılamayan başkanlık tartışmalarının geldiğini ve bir kısım seçmenin bu konuda rijit tavrı olduğunu biliyorum. Ne var ki bu noktada önemli olan konsensüs değil. Tam aksine, siyaseti içinde sıkıştığı dar alandan söküp çıkartmak için alternatifleri gündeme getirecek kıran kırana bir tartışmanın başlaması. Zira insanlar sitem tartışmasına değil, bu alanda tek bir alternatifin gündemde olmasına karşı.
Kimse bir başkasına sandık dışında bir meşruiyet dayatamayacağına göre, herkesin yakındığı toplumsal kutuplaşmayı iç dinamikleriyle aşacak bu tartışmanın öncüsü olan parti, diğerlerine göre aranan formüle, umuda daha yakın olacaktır.
Yazarlar
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları


































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019