Yıldıray OĞUR
Enis Berberoğlu, Ertuğrul Özkök, Sedat Ergin ve Ahmet Hakan’ın önlerindeki bombayı durdurmak için hangi renk kabloyu keseceklerini tartıştıkları reklâmı görmüşsünüzdür.
Bu dört isim her pazar Hürriyet’te ‘Dört Yüz’ başlığı altında geç kalınmış gazetecilik görevlerini ifa edip, çok hayırlı bir itirafçılık işine imza atacaklar.
O kadar hayırlı bir iş ki bu, daha ilk ‘Dört Yüz’de, Berberoğlu ve Özkök’ün bin Mustafa Balbay günlüğü gücündeki yakın tarih itiraflarıyla off the record’da kalmış bir memleket hakikati hemen on the record hale geldi.
Konu; 25 Temmuz 2007 günü, yani 22 Temmuz seçimlerinden üç gün sonra Genelkurmay Karargâhı’nda Genelkurmay Başkanı Büyükanıt’la dönemin Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök ve Ankara temsilcisi Enis Berberoğlu arasındaki 2,5 saatlik off the record görüşme.
Bu görüşmenin off the record kayıtlarını Hürriyet’in yeni Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu deşifre etmiş.
Bu görüşmeden bizi ilk haberdar eden ise selef Ertuğrul Özkök olmuştu.
Görüşmenin tarihi 25 temmuz. Görüşmeyle ilgili Özkök’ün ilk yazısının tarih ise 21 ağustos.
Bu bir aylık gecikmenin herhalde stratejik bir manası var. İlk yazı “Büyükanıt bize Fenerbahçe tespihlerini gösterdi” temalı bir ketumiyet yazısıydı. Hatırlayalım:
“22 Temmuz seçiminden üç gün sonra, yani 25 Temmuz Çarşamba günü Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’la 2.5 saat sohbet ettim.Yanımda Hürriyet Ankara Temsilcisi Enis Berberoğlu vardı. Seçim sonuçlarından sonra Orgeneral Büyükanıt’ın havasını merak ediyordum. Beni şaşırtacak kadar rahat bir havadaydı. Bizi bir ara arkadaki çalışma odasına götürdü. Orada Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gelmiş Fenerbahçe ile ilgili, tespih, el örmesi halı vs. çok sayıda hatıra eşyası vardı. Görüşmeyi kesinlikle konuşmamak kaydıyla yaptığımız için, bir satırını dahi aktaramıyorum.”
Özkök bu ketumiyetini ancak 28 Ekim 2009’a kadar sürdürebildi. Ketumiyetin bozulması için iyi haki renkli hayırlı bir sebep çıkmıştı çünkü ortaya. O günlerde Taraf’ta yayımlanan Lahika, İrticayla Mücadele Eylem Planı gibi belgelerin gerçek olamayacağıyla ilgili bir hatıra nakletme aciliyeti. “Genelkurmay’ın siyasetle ne ilgisi olur” temalı o yazıyı da hatırlayalım:
“Seçimin üzerinden henüz 3 gün geçmişti ve tabii ki, askerlerin seçim sonuçları ile ilgili görüşlerini merak ediyorduk. Askerlere siyasi konuları sorma alışkanlığımı çok gerilerde bıraktığım için, pek girmeye cesaret edemedik. Doğrusu o da pek istekli görünmedi. Ancak konuşmanın çok kısa bir bölümünde seçimden söz edildi. ‘Halkın tercihi hakkında ne diyebiliriz ki’ demekle yetindi. Bu arada bize, odanın sağ tarafında duran kalınca bir kâğıt destesini gösterdi ve ‘Arkadaşlar seçim sonuçlarını değerlendiren bir inceleme yaptılar’ dedi. İçeriğine ise hiç girmedi.”
Ve 25 Eylül 2011’de halef Berberoğlu’nun görüşmenin tüm kayıtlarını açtığı yazısı. Özkök’ün “Askerlere siyasi konuları sorma alışkanlığımı çok gerilerde bıraktığım için, pek girmeye cesaret edemedik. Doğrusu o da pek istekli görünmedi” dediği Fenerbahçe tespihleri temalı görüşmeyi şöyle toparlamış Berberoğlu:
“Sohbetimiz kayıt dışı geçti. Üç başlık altında yoğunlaştı:
– Muhtıra neden ve nasıl verildi, Dolmabahçe’de ne konuşuldu?
– Muhtıraya tepkinin Ak Parti’nin seçim zaferine katkısı oldu mu?
– Abdullah Gül adaylığını açıkladığına göre devamı nasıl gelecek?”
Üç başlık da futbolla ilgili. Özkök haklı.
O halde Özkök’ün seçimlerle ilgili “Halkın tercihi hakkında ne diyebiliriz ki” demekle yetindiğini söylediği Büyükanıt’ın 22 Temmuz seçimleriyle ilgili neleri demekle yetindiğini yine Berberoğlu’dan okuyalım:
“Tüm bu süreç Ak Parti’nin seçim başarısına (bazı kamuoyu yoklama şirketlerinin iddia ettiği gibi) 5-10 puan ekledi mi? Bu soruya gerçekten hazır olduğu belliydi. Masasındaki Türkiye haritasını önümüze koydu. Ak Parti’nin seçim kazandığı iller için turuncu, CHP’ye mavi renk kullanılmıştı. Haritadaki mavilik sadece sahil şeridiyle sınırlıydı. Eliyle İzmir’i işaret ederek, hararetli ifadeyle söze girdi: ‘Haritaya bir bakın, hiçbir yerde CHP yok. Antalya seçmeni de, bizim bildiri nedeniyle mi CHP’ye oy vermedi ki kaybettiler?’ Sonra sohbetin en çarpıcı cümlesi ağzından kaçtı: ‘Sanki Yunan kuvvetlerinin denize dökülmesi gibi bir harita.’”
Yine de hüsn-ü zanı elden bırakmamak gerek. Belki de bu göründüğü gibi halefin selefe attığı bir gol değildir. Belki de Ertuğrul Özkök Büyükanıt’ın önlerine açtığı turuncu-mavi seçim haritasını Anadolu’dan gelen bir Fenerbahçe hediyelik eşyası falan zannetmiştir. Zaten Büyükanıt’ın seçim sonuçları için söylediği “Sanki Yunan kuvvetlerinin denize dökülmesi gibi” tarifi de “Halkın tercihi hakkında ne diyebiliriz ki” ile yetinmenin başka bir biçimde söylenmesi değil midir?
Askerî vesayetin tüm bu dost meclislerinde bir tür aile içi ensest vakası gibi nasıl off the record kaldığını anlatması açısından Berberoğlu’nun Günlükleri’nin pazar günkü ilk bölümü kesilip saklanacak cinsten.
Galiba daha ilk denemede yanlış kabloyu kestiler ve bomba patladı. Bence de Ahmet Hakan haklıydı, sarı kablo kesilmeliydi.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Sessizlik neden en büyük tehdittir?
25.06.2025 - “Marg bar Amrika!” nereden çıkmıştı?
21.06.2025 - Türkiye’de legal siyaset yapmak mı, İsrail’in proxy örgütü olmak mı?
18.06.2025 - Mesele dış politika ve güvenlik, aptal!
16.06.2025 - Tıraşçı Ahmet’in oğlu nasıl CHP’li oldu?
15.06.2025 - Greta’nın büyüklüğü bizi küçültür mü?
11.06.2025 - İzmir Limanı’ndaki hamallar greve gittiğinde..
8.06.2025 - Kürtler Türkiye’ye ne zaman gelmişti?
4.06.2025 - Bir grevin anlattığı
2.06.2025 - PKK’nın sahiden silah bıraktığının delili…
1.06.2025
Yazarlar
-
Çiğdem TOKERİklim adıyla sınai kirletmenin ticareti 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUOtoriterliğe dair bir hukuk manifestosu 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞYangınlar yeniden başladı, Orman Bakanı ne yapacak ve George Orwell 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBenimki bir valiz hikayesi… 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciŞimşek görmüyor mu? 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBahçeli’nin jeopolitik sorumluluğu 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Enflasyon düşüyor, müsterih olun’ 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKafkasya ötesinde kanlı satranç 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “Kürt Sorununda atılacak ‘hayal gibi’ 9 adım…” 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUNe de çabuk unutuluyor… Hatırlatıyorum… 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSıcak bir yaz, serin bir sonbahar ve belirsiz bir kış 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİİnsan yerin yüzüdür 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANDavalar, mahkemeler ve siyasi dizayn 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet, nasıl “devletimiz” olur? 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluTonlarca hurdanın akıbeti belirsiz, ihaleler tartışmalı, işlem yok: Karayolları kimleri zengin ediyo 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKABD’nin “özeleştiri” yapacağı günlerden korkalım 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Hrac Madooglu
Ahmet Altan dogru soylemis. Muslumanlukta yolsuzluk, hirsizlik ve rusvetle zengin olmak var mi? Muslumansiniz diye size helal mi baskasinin hakki, hirsizlik mali? Hirsizlari savunmak sevap mi?