Ali BAYRAMOĞLU
Türkiye 10 yıldır yapısal reformlarla, yargısal süreçlerle, idari reflekslerle kendisini temizlemeye çalışıyor. Karanlık bir geleneği, vesayet düzenini tasfiye etmeye uğraşıyor.
Ancak bir 'temizlik yorgunluğu' yaşandığı da tüm çıplaklığıyla ortada.
Usulüne göre yapılmayan, içinde farklı iktidar kavgalarını barındıran, devletin içinde farklı bir merkeze dayanan hiyerarşiler üreten, yeni hukuk ve hak ihlallerine yol açan, hatta darbecilerden demokrasi kahramanı üretme ihtimali barındıran 'temizlik süreci' hem zaman zaman meşruiyet ve inandırıcılık sorunlarıyla karşı karşıya kalıyor, hem ana hedeften çıkıp yan yollara saptı.
Geçtiğimiz günlerde başlayan emniyetteki paralel yapı operasyonunun arkasında yatan gerçek budur. Bu açıdan mesele sadece siyasi iktidara karşı darbe girişi değildir, sistem içinde oluşan özerk ve kural dışı bir alandır.
Şu açık: Bu alanın aktörleri askeri vesayete yönelik temizlik çabasında önemli bir rol oynadılar.
Hukuk içinde kaldıkları anlar ve süreçte diğer bir kirliliğin varlığına işaret ettiler ve üzerine gittiler. Ancak hukuk sınırlarını aşıp, başka bir hesap için faaliyet göstermeye başladıkları anda ve bu temizlik çabasını kullanıp, kirlettikleri noktada başka bir dev sorun ürettiler.
Karmaşık bir durum yok:
Bugün, temizlik davalarının istismarından mağdur olan sanıklar ve mağduriyet üreten durumlar dışında, iki kara odakla karşı karşıyayız. İlki Ergenekon dokusu, ikinci paralel dokudur. Bu iki kara nokta birbirlerini götürmezler, birinin karanlığı diğerini ak kılmaz. Yılmazer'in tutuklanması Veli Küçük'ü aklamaz örneğin. Ya da tersi Ergenekon davasının doğru ayakları Yılmazer'in eğri ayaklarını ortadan kaldırmaz.
Kimilerinin bu, iç içe girmişliği anlamakta zorlandığını, iki bilinmeyenli denklem ötesinde kafalarının karıştıklarını görüyoruz, ama gerçekler değişmiyor.
Örneğin Veli Kücük'leri tutuklatan Yılmazer ekibi, bir ara Ferhat Kentel, Mesut Yeğen gibi isimleri de KCK davasından tutuklatmak üzereydi. Bugün cemaati olumlayan, son tutuklamaları hükümetin yolsuzluk operasyonuna cevabı olarak gören kimi köşe yazarları da aynı durumla karşı karşıyaydı. Brüksel'deki Kürt Kurultay'larına katılımları uçak biletleri, otel faturalarıyla suç deliline dönüştürülüyor, Güneydoğu'da kurdukları her temas raporlanıyor. takip ediliyordu. Adli soruşturmalara dahil edilmelerine ramak kalmıştı.
Bunların arkasındaki tek gerekçe ise Okyanus ötesinin aşağıya verdiği 'Kürt politikası perspektifi'ydi.
Bu süreci durduran ise iktidar kavgası oldu.
Doğrusal düşünce alışkanlıklarının, örneğin hem Ergenekon'un hem paralel yapının, hem yolsuzlukların hem darbe girişimlerinin aynı anda varolabilecek belalar olduğunu anlayamama halinin yarattığı körlük ne vahim!
2102 Ocak ayında MİT krizinden 1 ay kadar önce 'Neden Otoriterleşiyoruz' başlıklı bu köşede yayınlanan yazımda hükümet politikaları ve tarzı yanında temel bir otoriterleşme nedeni olarak şu unsura işaret etmiştim:
'Git gide otonom hale gelen bir emniyet-adliye dokusu ve işleyişi'...
Sorunu ise şöyle tarif etmiştim:
'Bu dokunun önemi siyasi karar mekanizmasıyla yarışan bir işleyiş üretmiş olmasından kaynaklanıyor. Nitekim Ergenekon, KCK ve asker meselesinde tüm adli soruşturmalar genel ve sistematik takip yetkisine sahip 'polis istihbarat birimleri' merkezli yürütülüyor. Aylarca süren takip ve soruşturmalarda, savcılar 'yönlendirici ve denetleyici' değil, 'onaylayıcı ve meşrulaştırıcı' bir işlev görüyor. Mahkeme heyetleri önlerine gelen dosyalar itibariyle onları izliyor. Bu durumda bu yapı sadece suç takibi değil, suç alanı ve 'politikaların üretilmesi ve yürütülmesi'ne soyunuyor. Buna imkân veren de emniyetin genel takip ve yönlendirme yetkisiyle, uygulama adı altında 'kapsam tanımı' yapma araçlarına sahip bulunmasıdır.'
Bu tabloyu hala görmeyenler var, hala hükümete çıkacak fatura hafifler diye düşünenler, hala tek bilinmeyenli denklem düzeyini aşamayanlar var ya, inanılır gibi değil......
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025