Ali Saydam
AB ile ilişkiler malum iyiye gitmiyor. Mülteciler konusunda net tavır almak yerine durumdan Türkiye'yi sorumlu tutmaya kalkışan Avrupa Birliği ile müzakereler de yapılamaz oldu. Ortalığı yumuşatmak isteyenlerle görüşmeler elbette sürdürülüyor. Ancak Batı basınının da büyük katkısıyla Türkiye'yi ekonomik ve siyasi krizlerle sıkıştırma konusundaki niyetleri de ayan beyan ortada.
Alman Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, büyük bir laf etmiş gibi herkesin bildiği ve kabulleneceği bir gerçeği dile getirerek, “AB ile ilgili kararı Türkiye vermeli” dedi ve gitti. Hem PKK terörüne destek vereceksin hem de o teröre karşı önlem alan Türk hükümetini özgürlükleri kısıtlıyor, diye suçlayacaksın. Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu, Alman Dışişleri Bakanı'na diyor ki:
“Ülkenizdeki 4 bin 500 PKK'lı için ceza kovuşturması olduğu halde sadece üç faili iade ettiniz.”
Bizimkilerin işaret ettiği Almanya içindeki yine Alman istihbaratı kaynaklarının belirlediği teröristlerin listesiyle zerre kadar ilgilenmediler. Deutsche Welle'nin haberinde “Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maizière,Türkiye'nin, Almanya'nın PKK'lıları desteklediği yönündeki suçlamalarını reddetti” deniliyordu.
Dün, Cumhuriyet gazetesindeki haberde “Başbakan'ın çabaları Saray'a takıldı ” http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/dunya/632234/AB_ile_gerilimin_perde_arkasi__Yildirim_in_cabasi_Saray_a_takildi.htmlşeklindeki başlıkla verilen haberden alıntıladığımız şu paragraf, hazırlıkların boyutunu göstermek için yeterli:
“AP Dışişleri Komisyonu Başkanı Elmar Brok ve Piri'nin ziyareti askıya alınmasına karşın Schulz'un da üyesi olduğu Sosyalist Grup'un önümüzdeki hafta Edirne'ye giderek cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş ile görüşmek istediği öğrenildi. Heyet, görüşmeye izin verilmemesi halinde ise cezaevi önünde açıklama yapmaya hazırlanıyor.”
Anlaşılan o ki, “Tavşana kaç, tazıya tut” demeye devam edecekler. İletişim stratejileri bu… Batı medyasını da arkalarına alıp Türkiye aleyhindeki propagandayı, çeşitli aksiyonlarla tahkim edecekler. Bizim ecnebi aydınlarımız da Jön Türkler'den bu yana sürekli içine düştükleri hatayı tekrarlayacaklar ve sırtlarını batılı müttefiklerine verdikleri takdirde koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devletini dize getireceklerini sanarak Batı'ya siftinmeye devam edecekler…
Cumhurbaşkanı, tek kişilik kamu diplomasisi atağıyla Pakistan parlamentosunda konuştu ve Hıristiyan Batı'nın marifetlerini de, Türkiye'de olup bitenleri de bir bir anlattı… Pakistanlı milletvekilleri sık sık tezahüratla Erdoğan'ın sözünü keserek desteklerini gösterdiler. Cumhurbaşkanı, önyargılı ve kötü niyetli Batı'yla ciddi biçimde uğraşıyor. İngiltere halkı Brexit'le AB'nin tekerine çomak sokarken Avrupalı parlamenterler sonucu nasıl kabullendilerse, şimdi de terörle ve güneyindeki savaşla, ekonomik yaptırımlarla boğuşan, her yönden önü kesilmeye çalışılan, demokratik seçimlerle göreve gelmiş Cumhurbaşkanı sürekli eleştiri ve hakaret bombardımanına tutulan Türkiye'nin yaş tahtaya basmayacağını bir an önce idrak etmek zorunda kalacaklar.
Anadolu kızları hayallerinin peşinde…
Kurucularından olduğu The Sabun markasının hayata geliş sürecinde Marketing Türkiye'de yazdığım yazıda İpek İlyasoğlu Merdim'den söz etmiştim. Kendisi ülkemizde kadın girişimcilerin başarısının en doğru örneklerinden biri.
İpek Hanım'dan geçenlerde bir mail aldım. Bu kez bir sosyal sorumluluk projesinden söz ediyorlar. Tam da yaptıkları işe uyumlu. Yani, tutarlı… Ayrıca hayli farklı, yani yenilikçi. Bu tür çalışmalarda gerekli olan üçüncü kural için çaba harcıyorlar, yani sürdürülebilirlik…
Kişisel bakım ürünleri sitesi The Sabun'un 'Hayalleri Köpürtüyoruz'projesi çerçevesinde Van'da gönüllü olarak atölye kurmuşlar. Ana amaç, Van'da maddî ve manevî desteğe ihtiyaç duyan bölge kızlarına ekonomik özgürlük sağlamak, onları toplumsal üretim ağına katmak…
Tanıtım yazısında şöyle demişler:
''Sadece 1 sabunla kimin hayatı değişir ki, diye düşünmeyin. Van'da 10 kişilik bir aile aylık 500-600 TL ile geçinmeye çalışıyor.
… Anadolu insanının üretmeye, çalışmaya, kazanmaya ve desteklenmeye ihtiyacı olduğu kadar yalnız olmadığını da hissetmeye ihtiyacı var.”
İpek hanım, bu atölyelerde çalışanların elde edecekleri iş ve özgüven ile gelecekte yetiştirecekleri çocuklarına daha iyi eğitim olanakları sağlayacaklarına inanıyor. Özetle, amaçları bir tür zincirleme reaksiyona ilk ivmeyi vermek.
Anadolu'nun ihtiyaç duyulan çeşitli kentlerine yaymayı düşündükleri atölyelerde sabun üreterek hem kendi geçimini sağlamaya hem de ailesine katkıda bulunmaya gayret gösterecek genç kızlarımız için 1 sabun satışının bile önemi büyük.
Sabunların adları da çok hoş: Toprağın Ruhu, Güneşin Kızı, Tarihin Cevheri, Gecenin Kraliçesi vb. Web sitesine bir göz atın; gönlünüzden ve aklınızdan geçerse de hayallerikopurtuyoruz.com adresinden gayet kolay bir şekilde ısmarlayabileceğinizi unutmayın… Ben aldım mı? Evet aldım…
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.09.2020
15.10.2019
24.09.2019
12.09.2019
10.09.2019
25.06.2019
7.05.2019
11.04.2019
4.02.2019