Ali Saydam
Dün Dolar/TL paritesi saat 18.00 itibariyle 3,5883 idi. Hızla yükselişe geçen Borsa İstanbul'da ise işlem gören şirketlerin toplam piyasa değeri 718 milyar lirayı aşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.
Bir iki 'Hayırcı' uzmana soracak oldum, “Nasıl oluyor bu durum?” diye. Bana hemen cevabı patlattılar: “Fransa seçimlerinde Marine Le Pen'in kazanamayacağı kesinleşti. Ondan oldu bu durum!”..
“Türkiye ha bu sonbahar batacak, ha bu ilkbahar batacak”, diye bekleyenlerin, tutup da “Referandum geçti. Türkiye'de istikrar duygusu hâkim oldu. O nedenle dolar stabilize oluyor. Borsa yükseliyor” diyecek halleri yok ya…
Bunların, Sayın Cumhurbaşkanı İstanbul Boğazı'nı yürüyerek geçse, “Tabii ki yürüyecek, yüzme öğrenememiş bir türlü” diye eleştirecekleri kesin.
Bu arada içeridekilerle senkron Batı'nın salvoları devam ediyor. Şaşılacak bir yanı yok…
Kaynakları da belli bunların. İşte bağlantılı haberden bir bölüm:
FETÖ'nün, ABD Kongresi'ndeki ilişkilerini sürdürmek için “Washington Strategy Group Inc.” adıyla yeni bir lobi şirketi kurduğu ortaya çıkmış. Kongre kayıtlarına göre, şirketin lobicisi olarak gösterilen dört ismin de FETÖ'nün ABD'deki en önemli çatı kuruluşlarından TAA'nın bölge federasyonlarının başkanları olması dikkati çekmiş...
Elleri armut devşirmiyor:
Referandumun sonuçlarının açıklandığı saatlerde, Foreign Policydergisi, Steven A. Cook imzalı bir Türkiye analizi yayınlamış. Başlık şu: ''Türkiye Huzur İçinde Uyu : 1921 – 2017''
Yazar, referandum sonucunun Erdoğan'ın galibiyetinden ibaret olmadığını, kendisinin aynı zamanda modern Türkiye tarihinin bir sayfasını kapattığını belirtmiş.
Referandumun, Erdoğan'ın gücünü arttırmanın çok ötesinde bir içeriğe sahip olduğunu belirten Cook, 'Evet' oyu veren Türklerin bilinçli ya da bilinçsiz şekilde Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'na ve Atatürk'ün kurduğu modern Türkiye'ye muhalefet ettiklerini ileri sürmüş. Muhalefetin sonuçlara itirazının yanısıra, Erdoğan'ın galibiyetini ilan ettiği ve geçen sene Temmuz ayında yaşanan darbe girişiminin ardından başlayan temizlik operasyonuna devam edeceğini de iddia etmiş.
Foreign Policy yazarına bir Fransız 'sözümona' bilim insanından ciddi bir Erdoğan düşmanlığı yanıtı gelmekte gecikmemiş tabii ki… Profesör Defarges vermiş veriştirmiş Fransız TV'sinde ve bu gidişle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın suikaste uğrayacağını iddia etmiş.
Akıl alır gibi değil. Ama bunu yapan medenî (!) Fransız olunca, bizim ecnebi aydınlar dahil, pek çok kimse şöyle bir duruyor… Bu uluslararası rezalete dilerseniz bir de siz göz atın: www.youtube.com/watch?v=FcAeOyaNiq4
Cumhurbaşkanımız durmamış tabii. Başsavcılıkça yapılan bilgilendirmeye göre, basında çıkan haberler ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın'ın verdiği şikayet dilekçesi üzerine, Defarges hakkında, Fransız televizyon kanalında sarf ettiği bu sözler nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca “Cumhurbaşkanı'na suikaste azmettirme” suçundan soruşturma başlatılmış.
Olayın detayını hatırlatmak da yarar var: Fransız haber ve ekonomi kanalı BFM Business'in yayınladığı “Dünyada 7 Gün” isimli programda konuşan Fransa Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (IFRI) siyaset bilimi uzmanı Defarges, Türkiye'de 16 Nisan'da yapılan halk oylamasının sonuçlarına itiraz edilmesi için hukuki yolların kapandığını savunarak, itirazların sonuçsuz kalacağını belirttikten sonra Türkiye'de bir tıkanıklığın olduğunu öne sürmüş ve “O zaman geriye ya iç savaş ya da bunu söylemek zor ama onun (Erdoğan) öldürülmesi kalıyor” ifadesini kullanmıştı.
Defarges başına ne büyük bir bela aldığını geç de olsa fark etmiş; dün kalkıp özür dilemiş… “Türkiye'deki durumla ilgili yapılan tartışmada maksadını aşan bazı ifadeler kullandım ve sözlerim yanlış anlaşıldı” demiş ve eklemiş: “Bu konuda çok üzgünüm. İncittiğim kişi ve gruplardan samimi olarak özür diliyorum”.
Uluslararası hukukçular bu özürün Defarges'i kurtarmayacağını söylüyorlar…
Bir yandan sayıları giderek azalsa da, azgın saldırılar, radikaller ve FETÖ tarafından 'indoktrine' edilenlerce yürütülürken, öte yandan da Türkiye müthiş bir uluslararası ilişkiler atağına kalkmış vaziyette.
Sayın Cumhurbaşkanı ve heyeti için Mayıs ayı içinde planlanan ve en üst düzeyde ilişkiler çerçevesinde yürütülecek olan Hindistan, Rusya, Çin, ABD seyahatleri, Türkiye'nin yeni dönemde farklı bir dış politika ve ekonomik ilişkiler stratejisi açılımı sergilemek üzere olduğunun ve ülkemiz çevresinde oluşturulmak istenen tecrit zincirinin kırılacağının işareti sanki…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.09.2020
15.10.2019
24.09.2019
12.09.2019
10.09.2019
25.06.2019
7.05.2019
11.04.2019
4.02.2019