Bülent KORUCU
PKK/KCK Yürütme Kurulu Başkanı Cemil Bayık, yine zamanlaması manidar bir çıkış yaptı. Manidarlık, konuşma değil mesajlarıyla ilgili.
Yoksa çözüm süreci yeni dönemeçteyken konuşması gerekenlerden biriydi. Sürecin gidişatını etkileyecek aktörlerden birinin sözcüsü olduğu için konuşması önemli; nitekim birden fazla gazetecinin aynı anda mülakat yapması bunu gösteriyor. Kendi mecralarından görüşlerini paylaşarak da kamuoyuna ulaşabiliyorlar zaten. Cevabı aranan ‘silah bırakılacak mı?’ sorusunun muhatabı olmaları da dikkatlerin Kandil’e yönelmesinin sebebi. Öyleyse hangi sözlerinin zamanlaması manidar?
Cemil Bayık, Paris’te öldürülen örgüt mensubu üç kadın için MİT’i suçluyor ve bunu Hakan Fidan’ın tanıklığına dayandırıyor. Müsteşar Hakan Fidan’ın cinayeti MİT’teki kanatlardan birinin işlediğini itiraf ettiğini öne sürüyor. Bayık’ın sözlerinin üzerinden iki gün geçti, teşkilattan henüz bir yalanlama gelmedi. Cumhurbaşkanı Recep T.Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu, Fidan üzerinden iktidar mücadelesi yaptı; arada Fidan ezildi. Şimdi görüntüde ya da gerçek, lakin Kandil ile İmralı da aynı şeyi yapıyor. Öcalan’ın neredeyse sürecin sigortası gördüğü insana Bayık ağır bir sorumluluk yüklüyor. Araya sıkıştırdığı övücü nitelemeler neticeyi değiştirmiyor; Bayık, MİT Müsteşarı’nı Paris cinayetlerinin azmettiricilerini bildiği halde yakalamamakla suçluyor. Hatta daha ileri gidiyor ‘cinayetten haberdar’ olmakla itham ediyor. “O MİT’in başındaki kişidir ve haberinin olmaması mümkün değil. Haberi yoksa nasıl MİT’in başında duruyor?” sözleri aslında suç ortaklığı iddiası. Bayık, bu diyaloğun hangi şartlarda gerçekleştiğini açıklamıyor. Fidan’ın ifadeleri kayıt altındaysa olayın vahameti büyür. Bayık, böylesine ağır iddiaları öne sürerken cinayetleri aydınlatma talebi parantezinde konuşmuyor. Sanki bildiklerinin bir kısmını söyleyerek mesaj veriyor havasında. 26 ay önce işlenmiş cinayetlerin peşini bugüne kadar takip ettikleri de söylenemez.
Fransa’nın cinayetlerle ilgili tavrı da dikkat çekici. Tetikçiyi yakaladı ama henüz bir yargısal sonuca kavuşturmadı. Onlar da sanki pazarlık kozu olarak ellerinde tutuyor pozisyonundalar. Bayık’ın açıklamalarından sonra Fransa’nın eli iyice güçlenir. Kuvvetli ve ikna edici bir yalanlama gelmez ve MİT Müsteşarı’nı sorgulamak isterlerse ülke olarak zor duruma düşeriz. Türkiye, Paris katliamının bir an önce aydınlatılması için inisiyatif almalı. Mevcut tablodaki belirsizlik zamanla PKK ve Fransa’nın elinde rehin ve şantaja açık ülke fotoğrafına dönüşebilir. Daha önce sızan ses kaydı ve MİT antetli kâğıt bir şekilde etkisiz hale getirildi. Bayık’ın açıklamasında aynı şeyi başarmak kolay görünmüyor.
Bu arada Kandil, süreç boyunca ayak sürüyen belki de bazılarının söylediği gibi ‘kötü polis’i oynayan bir duruş sergiliyor. İki yıl önce bıraktıkları müjdelenen silahı, tekrar bırakacakları haberini ilk tepkilerle boşa düşürdüler. İlerleme ve yeni aşamalara geçme konusunda somut adım beklentilerini her fırsatta dile getiriyorlar. Ve somut adımları da net biçimde tanımlıyorlar. Hükümet-İmralı-Kandil üçgenindeki en belirgin duruşun sahibi onlar bile diyebiliriz. ‘Ya bizi İmralı’ya götürürler ya da Apo Kandil’e gelir’ şartı Kaf Dağı’ndan kar istemek kadar ağır. Tam seçim öncesi AK Parti’nin köşeye sıkıştığını düşünüyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden kuşandığı milliyetçi dilin de seçim odaklı olduğunu değerlendiriyorlar. Seçimden sonrası için muhataplarına güvenmiyorlar fakat öncesinden patlayacak silahların iktidara ödemekte zorlanacağı bir fatura çıkaracağını biliyorlar. Bu rahatlıkla konuşuyorlar. Ve Erdoğan’ı en zayıf olduğu yerden, ‘sır küpü’nden vuruyorlar. Erdoğan, Fidan operasyonuyla yumuşak karnını herkese göstermiş oldu. Bundan sonra bütün hamleler oradan gelebilir.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016