Etyen MAHÇUPYAN
Sınır ötesi operasyonun iki ayağı olduğu ve IŞİD ile PKK’nın her ikisinin de terör örgütü ileri sürülse de bu pek doğru değil. IŞİD hükümet tarafından daha başından bir ‘düşman’ olarak görüldü ve öyle ilan edildi. Ancak AKP’nin bu yönde net tutum almasını engelleyen iki unsur vardı. Biri İç Anadolu’nun Türk radikal muhafazakârlığını Güneydoğu’nun Kürt militan selefiliğine bağlayan IŞİD eğilimli bir eksenin oluşmasıdır. Türkiye bir açık toplum… Eğer sosyoloji kendi kültürel ve ideolojik kodları sonucunda militanlaşmaya yönelen kesimlere sahipse ve bunların sınır dışında karşılığı varsa söz konusu olguyu salt devlet gücüyle önlemeniz mümkün değil.
İkinci neden ABD’nin tutumuydu. Türkiye’den Suriye’deki ‘pis işleri’ yapması istenmekte, hükümet ise ‘birlikte’ yapma koşulunu öne sürerek Orta Doğu’daki olaylara mesafe koymaktaydı. IŞİD’in bugünkü konumuna gelmesi durumu değiştirdi. Sonuçta ABD Türkiye’nin pozisyonuna yanaştı ve Türkiye de koalisyonun etkin bir ortağı olma yönünde adım attı.
PKK’ya operasyon noktasına ise farklı bir viraj alınarak gelindi. Resmen terör örgütü sayılmasına rağmen PKK’ya potansiyel bir işbirliğinin muhatabı olarak bakıldı. Çözüm Süreci sayesinde bir entegrasyon imkanının doğacağı ve bunun demokratik bir yeni anayasa üzerinden sağlam zemine oturtulabileceği umuldu. Unutmamak gerek ki AKP iktidara gelmesiyle birlikte PKK ile ilişkiyi aradı ve 2004’den bu yana neredeyse kesintisiz biçimde farklı yollar denedi.
Ancak PKK Çözüm Süreci’ni hiçbir zaman istemedi. İkircikli bir tavır aldı ve Orta Doğu’nun önüne çıkaracağı imkanları çok daha fazla önemsedi. Suriye’de merkezi devletin çökmesi PKK’ya kendi devletini kurma şansını yarattı. Bu sadece bir Kürt devleti değil, doğrudan örgütün ‘kendisi için’ kuracağı bir devlet olacaktı. Bu nedenle Rojawa’daki bütün diğer Kürt partileri ezildi ve bu insanlar IŞİD gelmeden çok önce Türkiye’ye ve Kuzey Irak’a kaçmak zorunda kaldılar.
Türkiye’nin Orta Doğu’da denklem dışında kalması Batı’nın bu baskıcı yapıyı romantize etmesine ve araçsallaştırmasına yol açtı. PKK artık radikal İslam’la mücadele eden ‘demokrat’ ve seküler medeni dünyanın uzantısıydı… Öte yandan IŞİD faktörünün ABD’yi bir ‘partner’ haline getirmesi PKK’nın hayal ufkunu olağanüstü boyutlara taşıdı. Türkiye’yi dize getirmenin mümkün olduğu düşünülmeye başlandı. Bunun için kritik koşul Çözüm Süreci’nin bitmesiydi… Bu nedenle HDP tümüyle anti-AKP kampa geçti, AKP ile hiçbir işbirliği yapılmayacağı ilan edildi.
Bu arada PKK Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu’sunda kamu düzenini egemenliği altına alarak paralel bir devletin adımlarını atmaya başladı. Seçimlere gidilen dönemde iş adamlarından haraç almalar sistemleştirildi, ‘izin almayan’ iş yerleri vergilerle cezalandırıldı, iş makineleri yakıldı. Ayrıca PKK kendi mahkemelerini kurarak adalet sistemini bu paralel yapıya devşirmeye çalıştı.
Hükümet bütün bunları bir yere kadar sineye çekti. Çünkü Çözüm Süreci’nin zarar görmesini istemedi. Ne var ki PKK gücünü zaten bu sürecin durması yönünde kullanmaya niyetliydi. Seçim sonrası verilen demeçler, alınan tutum ve nihayet son cinayetler PKK’nın muhatap alınmasını gerçekçi ve ahlaki olmaktan çıkardı. PKK şimdi yeniden siyaseti şiddete rehin vermeyi hedefleyen bir çizgi izliyor. Ne var ki ABD ile Türkiye’nin anlaşması sonrası artık önümüzde farklı bir ‘oyun’ var…
Hayat örgütü gerçekçi olmaya davet ediyor. Becerebilirse mütevazı bir aktör olarak sahnede yer alabilir. Aksi halde bizzat Kürtlerin kendisi için yük haline gelmesini engelleyemez ve gerçekten terör örgütü olarak kalır.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.02.2025
15.10.2024
24.09.2024
19.09.2024
10.09.2024
2.09.2024
13.04.2024
12.04.2024
11.04.2024
28.11.2023