Fehmi KORU
“Selahattin Duman hayatını kaybetti.”
Gazetecinin ölümünü yine gazetelerde haber olduğunda öğreniyoruz. Selahattin Duman’ın ölümü, hayata onun kadar sımsıkı sarılmış ve her günü sanki bir kaç 24 saati o güne sığdırması gerekiyormuşçasına yaşadığı izlenimi veren bir ikinci kişi tanımadığım için, beni sarstı.
Oysa bir süre önce ağır bir kaza geçirmiş, haftalardır hastanede yatıyormuş.
“Nasıl olur?” tepkisini, en son çok yakını Zafer Mutlu’nun öncüğünde yayın hayatına başlayan haftalık ‘Oksijen’ gazetesinde yazılarını yeniden okumaya başladığımdan verdim.
Demek, hasta yatağında bile neşesini koruyabilmiş.
Aynı yaştaydık. Basın hayatına çok genç yaşta Ankara’da başladığı halde çok sonraları yazar olarak tanınmıştı ve ben de onun bu yeni kimliğinin ilk belirdiği olaya bayağı yakından tanıklık etmiştim.
Ölüm haberini veren gazeteler yazarlığa giriş tarihi olarak 1995 yılını kayda geçirmişler. Doğrudur.
Süleyman Demirel resmi bir ziyaret olarak Çin’e gidecekti. Sabah gazetesi günler öncesinden birinci sayfadan ve kocaman bir smokinli fotoğrafı eşliğinde o geziyi kendisi adına izleyecek yeni yazarını duyurmaya başladı.
Çoğu insan, hatta gazeteci milleti bile, Selahattin Duman’ın adını o zaman duydu.
Yıllarını önce Ankara’da haber peşinde koşarak, sonraları çalıştığı gazetelerin birinci sayfalarına anlamlı başlıklar atarak geçirmiş, Sabah’ı çok satanlar yarışına sokmayı başaran kadro içinde yer almak üzere İstanbul’a geçtiğinde de hep arka-planda kalmayı yeğlemiş biriydi.
Varlığının Sabah’a çok şey kattığı camiada bilinirdi.
Yazar olarak o geziyle aramıza katıldı.
Ama ne katılış.
Gezinin her durağında diğer refakatte yazarlar gibi onun da yazısı “Beyefendi’ye sunulmak üzere” faksla Çankaya’dan gönderiliyor, sonra elden ele geçirilip bizler tarafından da okunuyordu. Ziyareti izlemek üzere davet edilmiş işadamları ve bürokratlar en çok onun yazdıklarından etkileniyorlardı.
Neler yazmıyordu ki…
Yolculuk Çin’eydi, ancak giderken Singapur’a, dönerken de Hong Kong’a uğramak programa alınmıştı.
Singapur’dan hareket ettiğimizde, bayağı ileri yaştaki bir işadamı uçakta yanından geçerken“Ne oluyor Fehmi Bey, bir anlat hele” diyerek beni durdurdu. Ardından şunları söylediği bugün gibi hafızamda:
“60 küsur yıllık evliyim, telefonla aradığımda eşim bana ilk kez ‘Şekerim’ diye hitap etti; yolculuğun nasıl geçtiğini gülerek sorarken. Gerçekten meraklandım. Ülkeye buradan benim bilmediğim bir şeyler mi haber olarak gidiyor?”
Merakı yerindeydi, çünkü yazar kimliğiyle ilk yazılarını bu geziden göndermekte olan Selahattin Duman’ın aslında abartılı ve mizah yüklü bir üsluba sahip olduğu bilinmiyordu. Cumhurbaşkanı gezisini izlemek üzere gazetesi tarafından gönderildiğine göre yazdıkları ciddiye alınmalıydı. Alınıyordu da.
Çin’e giderken bir gün geçirmek üzere uğranılan Singapur’da, heyetteki işadamlarının gece hayatını keşfetmeye çıktıklarını, sağlıklarından endişe duyulacak kadar kendilerini o keşifte yorduklarını Türkiye o sıralarda en çok satan gazeteden öğrendi.
Selahattin Duman’ın kaleminden…
O mizah olsun diye yazmıştı, okuyanlar ciddiye aldılar.
Dönüş yolunda mola verilen Hong Kong elektronik eşyada dünyanın en ucuz bilinen kentiydi. Oradan da, gazetesine, heyetin bütün üyelerinin alış veriş çılgınlığı yaşadığını, satın alınan eşyaların gün boyu kamyonlarla otele taşındığını, fazla yükü sebebiyle uçağın ülkeye sağ salim varacağından endişe duyduğunu yazmış; biz bunu Ankara Esenboğa Havalimanı’na indiğimizde karşılaştığımız muamele sırasında yaşayarak öğrendik.
Yeni yeni devreye girmiş bütün özel televizyon kanalları alana canlı yayın araçları göndermişti ve kameralar uçaktan indirilecek geniş ekran televizyonları, buzdolaplarını çekmek üzere alesta beklemekteydi.
Beni karşılayan araca içerisinde uzun gezi boyunca kullandığım eşyalarımın bulunduğu tek valizim ve küçük el çantamla gittiğimi gören kameralı meslektaş arkadan esas yüklerle bir kamyonun gelmesini bekler gibiydi.
Ciddiye almışlardı Selahattin Duman imzalı gezi yazılarını…
Mizahını gezi sırasında davet sahibine zorlu anlar yaşatmak için de kullandığını Demirel’in vefatından sonra yazdığı yazıda kendisi şöyle anlatmıştı:
“Çin gezisinin programı gereği Pekin’in Tiananmen Meydanı’ndaydık. Demirel Cumhurbaşkanı, heyetinde gazeteciler, milletvekilleri, bürokratlar, işadamları var. Çin televizyonu Demirel’den özel bir görüntü almak istedi.
Demirel ve Nazmiye Hanım ortaya bir yere çıktılar. Devlet Bakanı Abdülbaki Bey ile eşi sağ tarafına geçtiler. Sola da dönemin Dışişleri Bakanı Erdal İnönü’nün geçmesi bekleniyordu.
O tepki vermeyince ben büyük bir pişkinlikle gidip soluna dikildim.
Çinli kameraman görüntü almaya başlamadan önce Demirel önce sağına baktı, sonra soluna. Resmen Erdal Bey’i aranıyordu.
Beni görünce canı sıkıldı ama belli etmedi. Kulağıma eğilip ‘Erdal Bey’i de aramıza alalım mı? Ne dersin?’ diye sordu.
Ben bu sorudaki inceliği yıllar sonra anlayacaktım. “Ne işin var, arkadaşlarının yanına git” de diyebilirdi, demedi. ‘Erdal Bey’i de aramıza alalım mı?’ zarafeti ile isteğini söyledi.
Sonra geriye dönüp ‘Erdal Bey, şöyle buyurmaz mısınız?’ diye seslendi. Ben hâlâ işin soytarılığındaydım.
‘Erdal Bey gelin gelin, yer var’ deyip Baba’yı tamamladım. Pekin’in Tiananmen Meydanı’nda; ondan önce ve sonra, hiçbir siyasetçinin gösteremeyeceği engin bir hoşgörünün keyfini çıkardım.”
Hayatı hep gülünecek tarafıyla ele aldı; bazıları yazdıklarına gülecek yerde alındılar, başının bu yüzden birkaç kez derde de girdiğini sanıyorum.
Mizahına siyaseti de sığdırmayı bildi.
Renkli bir kalem ve hayat dolu bir adam… Gürültülü yaşadı, sessizce gitti işte…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025