Hasan Bülent KAHRAMAN
İtirafsa itiraf: yazarken beklemiyordum! Ama ardından gelen tepkiler, çarşamba günkü yazımın zülfü yare dokunduğunu kanıtladı. Sadece Türkiye'de değil dünyada da Marksist terminolojinin, perspektifin ve bilincin hâlâ işlevsel olduğunu, olabileceğini belirtmiştim. Bu bakış açısı, bu kavram birikimi bugünkü Türkiye'yi ve dünyayı anlamakta veeleştirmekte kullanılabilir demiştim. Bir de, Marksizm dışında kapitalizmi hâlâ radikal vesistemli şekilde eleştiren başka bir ideolojinin olmadığını kaydetmiştim. Değişmez cümlemi de yazmıştım: Türkiye'de böyle bir muhalefet yok, keşke gerçek bir sosyaldemokrasi olsaydı.
Bizim Türkiye dışına çıkarak, kavramları soyut düzeyde ele alıp irdeleyen bir alışkanlığımız yok. Her şeyi Türkiye ve günlük gerçek düzleminde görmek, tartışmak istiyoruz. Yazdıklarıma gelen eleştiriler de meseleyi buradan tutup okuma eğilimindeydi. Peki, ben de o açıdan yaklaşayım konuya. Üstelik şimdi tartışılan 'başkanlık sistemi' bağlamında ele alayım.
Başkanlık konusunda 'asimetrik' bir çatışma sürüyor. İktidar (partisi) başkanlığı istiyor. Niçin istediğini yeteri kadar açıklıkla anlatmasa bile arkasındaki çoğunluğu kullanıyor ve ortaya 'yenilik', ona bağlı olarak da 'dönüşüm' bağlamında bir momentum koyuyor. Türkiye'de Tanzimat'tan beri bu çizgiyi (yenilik-değişim-dönüşüm) sürdürmüş tüm siyasetler kazanmıştır. Bunun karşısında yer alan politikalar haklı da olsa, doğru da olsa, makul de olsa kaybetmiştir. Bu durumu açıklayacak bir sürü neden sayılabilir. Ama gerçek değişmez budur.
Koca bir muhalefet bloğunun bütün söylediklerinin yanlış, eksik, yetersiz olduğunu düşünmek olanaksız. Belli bir ölçekte bakıldığında söyledikleri içinde elbette doğrular da mevcuttur. Fakat bunlar kitleleri harekete geçirmeye yetmiyor. İktidar karşısında güçlü, verimli, işlevli bir muhalefet 'momentumu' oluşturmaya yetmiyor.
Ülke açısından bu hazin bir durumdur. Fakat nedenleri vardır. O neden geçenlerde gözüme çarpan bir CHP açıklamasında gizlidir. CHP, 'kurucu değerlere dönelim' diyor. Burada üst üste çakışan iki önemli sorun var. Birincisi, 'kurucu değerler' nedir?
Evet, gerçekten nedir kurucu değerler?
Sorunun yanıtı, CHP'nin de bilinç dışındaki yanıtı, Altı Ok'tur. Peki, bugün o Altı Ok'un, tarihsel derinliği, tarihsel platformdaki anlamı dışında bizatihi Altı Ok olarak, daha fazla savunulacak bir anlamı var mı? Teker teker hepsi kendisine göre anlamları olan bu kavramlardan bugün hiçbiri münhasıran kitleleri arkasında toplamaz. Hele 'milliyetçilik' gibi, 'devletçilik', 'halkçılık', 'inkılapçılık' gibi ilkelerin bugün Altı Ok ve CHP bağlamında işlevi büsbütün devre dışı kalmıştır.
Bu tartışmayı 25 yıldır yapıyorum.
İkincisi ve daha vahimi 'kurucu değerler' gibi bir kavram kullanıldığında bu kitlelerin nezdinde, bilincinde geçmiş, eski, aşılmış bir dönemi özlemek, ona çağrı çıkarmak gibi bir anlam kazanıyor. Bugünkü dinamikler içinde kim bunu kabul eder?
O zaman gerçek şu: Türkiye'de CHP belli bir sistemin, adını açıkça yazalım, bürokratikoligarşinin partisiydi. Evet, 'tarihsel ilerici' konumunda önemli oluşumlar gerçekleştirdi, önemli kavramlar geliştirdi. Ama statüko felç olunca, ordu- bürokrasi etkinliği, bugünkü kadarıyla bile ortadan kalkınca, o travmayı atlatıp yeni bir söylem, bilinç, model geliştiremiyor. Eskiyi savunmakla yetiniyor.
Muhalefet krizi budur, Türkiye'de.
Lenin, yeni yapı eski yapının taşlarıyla yapılacak diyordu. Bu, eski yapının yıkılması, sökülmesi anlamına gelir. O olmadan aşılamaz, muhalefet krizi!
Keşke böyle olmasaydı...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025
18.11.2024
31.10.2024
23.10.2024
8.10.2024