Hasan Bülent KAHRAMAN
Bir 'ulusal sol-gerçek sol ayrışsın' tartışmasıdır gidiyor. Sonuna kadar doğru.
Eğer Türkiye'de siyasal planda daha farklı oluşumlardan söz edeceksek ulusal solla sol birbirinden ayrılmalıdır.
Bu bizde eski bir tartışmadır. Zaman zaman ısınır. Ama sonuçlanmaz. Ulusal sol her daim solu boğar, maalesef. Ve aklımın almadığı hususlardan biridir solun 'ulusal sol' şekline bürünmesi.
1960'larda Mihri Belli'nin başlattığı Milli Demokratik Devrim (MDD) tartışması bu ayrışmayı yaratmıştır. İşin özünde İttihatçı geleneği vardı. Belli, ordu (veaydınlarla bürokrasi) olmaksızın Türkiye'de sol bir dönüşüm gerçekleşmeyeceğini vurguluyordu.
Bu görüş kısmen dönüşerek daha sonra Doğan Avcıoğlu tarafından önce YÖN sonra Devrim dergisinde savunuldu.
(Belli, Türk Solu'nda yazıyordu.) Bu durumun önemli bir nedeni Türkiye solunun özgün ve yerel bir görüş geliştirememesidir deyip devam edeyim.
İdris Küçükömer'in basit bir kalkınmacılık ve köylülük / halk temelinde getirdiği 'Türkiye'de sol sağdır sağ da sol' tezi, bütün basitliğine, indirgemeciliğine ve yanlışlığına rağmen, bu alanda neredeyse tek özgün görüştüdenebilir. (Bu görüşü özünde sağcı olan ama solda bulunanlar benimsiyordu.)
Oysa Türkiye'de sol, özgünlük ve gerçeklik bağlamında bir şey söylenecekse Mehmet Ali Aybar anılmalıdır. Aybar'ın iki 'mücadelesi' vardır.
Birincisini daha 1940'lı yıllarda öne sürmüştü.
Sovyet modelinin, Leninist parti anlayışının yanlış olduğunu dile getirdiği bu düşüncesinde sonuna kadar diretti. İkincisi, 'bey, paşa, kodaman' yani 'ordu -aydın -bürokrasi' solculuğuna karşı çıktı. Bu işin bir işçi hareketi olduğunu, sosyolojiye ve ekonomiye dayandığını, öyle darbeyle 'şanlı ordu' retoriğiyle gerçekleşmeyeceğini vurguladı. 27 Mayıs'a da karşı çıktı.
TİP buydu. İşler bu yönde ilerlerken Mihri Belli'nin görüşleri nereden çıktı, neden çıktı sorusu ciddi bir sorudur. Spekülasyonuna girmem.
O tartışma malumdur. Fakat bu hareket sadece solu bölmekle, 1970'lerin gençliğini silahlı mücadeleye itip kırdırmakla kalmamıştır.
Sonradan dalga dalga büyüyecek şekilde Kemalizmi ve orduyu Türk 'sol' siyasetinin ayrılmaz parçası haline getirmiştir. 1971, 1980, 1997, 2007 hareketleri ve hatta bugün o cephede olanlar bütünüyle bu ulusalcı sol dalganın serpintileridir.
O kadar böyledir ki, 1970'lerin 'Ortanın Solu' Ecevit bile 1980'lere geldiğinde artık 'sosyal demokrasi' kavramından, ne kavramı sözcüğünden, kaçıyor, uydurma bir 'Demokratik Sol/culuk' teziyle yetiniyordu.
Onu 1997 ve 2007 arasındaki gelişmeler izledi.
Ulusalcılık Türkiye'de başka hiçbir yerde eşi menendi görülmemiş açık bir sağ, askerci ideoloji halinde yükseldi. O hareket içinde 'sol', sol olmaktan çıkıp 'sos' haline geldi: ulusalcı, askerci, Kemalist hareketin sosu. Bütün o Baykal- Kılıçdaroğlu- CHP çizgisi de aynı yolda ilerledi. Ne sosyal demokrasi kaldı ne bir şey. Ulusalcılığın türleri halinde süren bir siyaset söz konusu.
Bugün ne oldu da gene bu ayrışma ihtiyacı dile getirildi, bilmiyorum. Doğrusu budur.
Yapılmalıdır. Ama bu sol nasıl ve hangi sol olacaktır? Gerçek sol çevrelerin sadece ayrışmakla yetinmeyip bir de bu soru üstünde düşünmesi gerekir. Bu bir entelektüel çabadır.
Bugünkü dünyada sadece 'işçi sınıfı' diyerek sol hareket daha fazla üretilemez. Marksizm kolay bir felsefi düşünce değildir. Yeniden yorumlanması gerekir. Belki de aşılması, yeni bir düşünceyle ikame edilmesi zorunludur.
Ama temel gerçek değişmez: şu tarif ettiğim ulusalcılıkla solculuk olmaz.
Oldu mu ki?...
Yazarlar
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.08.2025
18.08.2025
17.07.2025
20.06.2025
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025