Hasan CEMAL
Seçime katılan ve kullandığı oyu geçerli sayılanların Yüzde 51.8'inin oyuyla Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan’la kurmaylarının sonuçtan ne kadar memnun oldukları söylenebilir?
Beklenti çıtaları daha yüksekti.
Yüzde 55-60 arasındaydı.
Hayal kırıklığına uğradıklarını belirtmek gerçekçi bir tespittir.
Pazar günü almış oldukları oy miktarıyla, 30 Mart arasında bir fark yok gibi.
Seçime katılımın düşük olmasıdır, Erdoğan’ın oy oranını yükselten.
Bu da Erdoğan’a yetmiyor.
Erdoğan’ın beklentisi, 10 Ağustos’ta çok daha gümbür gümbür seçilmek ve bu rüzgârla genel seçimlerde tek başına anayasayı değiştirecek çoğunluğu elde edip ‘başkanlık sistemi’ni getirmekti.
Şimdi bu fırsat kaçtı gibi.
Erdoğansız AKP zorlanabilir
AKP’nin, 10 Ağustos’taki oy miktarıyla gelecek milletvekili seçimlerinde alabileceği en yüksek oy yüzde 45 olur.
Bu kadar oyla seçimi yine tek başına kazanabilir, ama tek başına anayasayı değiştirecek çoğunluğu yakalayamaz.
Zurnanın zırt dediği yer de burası.
Sanıyorum, şimdi bu konu Erdoğan’la kurmaylarını ciddi biçimde düşündürüyor olmalı.
AKP, 2002’den beri ilk kez başında Tayyip Erdoğan olmadan bir seçime gidecek.
Erdoğan’ın popülaritesi her zaman AKP’nin üzerinde seyretti.
Bu nokta akılda tutulursa, Erdoğan’sız bir AKP önümüzdeki genel seçimlerde epeyce zorlanabilir, 30 Mart’taki yüzde 45’e de kolay erişemeyebilir.
Bildiğini okumaya devam edecek
Bu durumun, demin belirttiğim gibi, Erdoğan’ın başkanlıkumutlarını suya düşürmesi yakın ihtimaldir.
Ama şunu bir kenara yazın.
Erdoğan, bildiğini okumaya devam edecek. Mevcut anayasaylafiilen başkanlığı oynayacak.
Bu elbette bir anayasal suç olacak.
Ama bu olumsuzluk, Tayyip Erdoğan’ı durdurmayacak.
Bu konuda herhangi bir kuşkum yok.
Cumhurbaşkanlığı'nın resmen açıklanmasıyla birlikte Erdoğan’ın, anayasa uyarınca, AKP ile tüm bağlarını koparması gerekiyor.
Halefi olarak AKP Genel Başkanlığı’na kimin geleceğine de karışmaması lazım.
Ama anlaşılan o ki, bu gibi konular hep lafta kalacak.
Farkılılıklar olsa da Özal'ın
Akbulut tecrübesini unutmayın
Ve Erdoğan tek adamlık yolundaki yürüyüşünü devam ettirmek için, anayasal suç da oluştursa, kendinden sonraki AKP’yi kendi kafasına göre şekillendirmek isteyecek.
İşte bu açıdan, 10 Ağustos’un yüzde 51.8’i hesapları zorlaştırabilecek.
Tayyip Erdoğan’ın AKP’de genel başkanlık koltuğuna oturtmak istediği siyasetçi kim olsa, parti tepelerinde, saflarında huzursuzluk yaşanabilecek.
Parti içinde, yeni başbakan ve Bakanlar Kurulu üyeleri de benzer sıkıntılara neden olabilecek.
Bütün bunlar politikanın doğasında var.
Bu bakımdan ilginç örnek Özal’dır.
Başbakan Turgut Özal’ın 1989’da Yıldırım Akbulut’u Başbakanlık koltuğuna oturtup Çankaya Köşkü’ne çıktıktan sonra yaşananları şöyle bir hatırlamakta yarar var.
Farklılıklar söz konusu.
Erdoğan siyaseten çok daha güçlü.
Ayrıca, ‘halk oyu’yla seçilmiş durumda.
Ama yine de yüzde 51.8 oy ve siyasetin kolay değişemeyecek tabiatı göz önünde tutulursa, başkan babalık yolunda Erdoğan ve AKP’yi hiç de kolay günlerin beklemediği söylenebilir.
Erdoğan Gül'ü istemez, ama…
Bu çerçevede, ister istemez, Abdullah Gül adı siyasal denklemin içine giriyor.
Erdoğan, Gül’ü Başbakan olarak görmek ister mi?
Hiç sanmıyorum, çok uzak ihtimal.
Erdoğan’la Gül arasında, özellikle yakın dönemde yaşananlarla ilgili olarak bazıları derine giden görüş ayrılıkları sır değil.
Sözü uzatmak yersiz.
Erdoğan Gül’ü istemez.
Ama şu da bir gerçek:
Gül, aktif siyasetten elini eteğini çekecek gibi görünmüyor.
Son derece ihtiyatlı, eski deyişle aşırı müdebbir de olsa, siyaset meydanında kalacağı anlaşılıyor. Nitekim dün, aktif siyasete, partisi AKP'ye döneceğini açıkladı.
Ayrıca AKP kamuoyunda Gül’e, Erdoğan sonrası için değer biçenlerin ağırlığı gözardı edilecek gibi değil.
Gül faktörü devreye girdi
Erdoğan 10 Ağustos’ta gümbür gümbür gelseydi, yüzde 55’le 60 arasını yakalasaydı, Gül konusunda durum daha farklı olurdu.
Ama şimdi AKP içinde bundan sonraki milletvekili seçimlerine bakış açısında bir değişimin yaşandığı, burada ‘Gül faktörü’nün devreye girdiği rahatça söylenebilir.
Tekrar ediyorum:
Erdoğan elbette güçlü.
AKP’de istediğini yaptıracak.
Üstelik anayasal suç işlemeye alıştığı için de, eşzamanlı olarakhem cumhurbaşkanı, hem başbakan olarak yürümekte herhangi bir beis görmeyecek.
Ama Gül’ün adı da bundan böyle AKP içinde varlığını göstermeye devam edecek.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024