Mehmet TIRAŞ
“Marks tarihte ne olmuşsa olması gerektiği için olmuştur” der.
2015 yılında vefatı ile aramızdan ayrılan ünlü gazeteci yazar Çetin Altan’da; Marksın bu tezini çok sık yazar ve ülkedeki yaşanan olaylara uyarlardı.
Altan’ın hatırlattığı Marks’ın tespitini gündeme uygulayalım:
Yazıyı yazmak için bilgisayarın başına oturdum internette haber sitelerini ve gazetelerin web sayfalarını tarıyorum…
Öncelikle şunun altını çizmeliyiz;siyasetin gündemi toplumun gerçek gündeminin dışında seyrediyor.
Siyaset başka kulvarda, halkın ezici ve bunaltıcı sorunları başka kulvarda…
Bir de buna hukukun ve demokrasinin yok olduğu gerçeğini ekleyelim.
Tam bir kaotik ortam.
Örnek mi,alın size milli iradenin yok sayıldığı “Kayyımlar…”
Bir başka olumsuz örnek daha…
“Karagümrük Çetesi “olarak bilinen “Nuriş Kardeşlerin” en küçüğü “Soner Ergin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi ziyaret etmesi…”
Devlet Bahçeli “Mafya ağırlama geleneğini bozmuyor.”
Soner Ergin Devlet Bahçeli ile çektirdiği bir resmini paylaşırken altına şunları yazmış:
“Türk Dünyası’nın Bilge Lideri Sayın Devlet Bahçeli beyefendinin elini öpüp hayır duasını aldım.
Aziz ve muhterem abilerim Nuri Ergin ve Vedat Ergin’in kucak dolusu sevgilerini iletip,yakın zamanda çok özel bir hediye ile müjde vereceğini söyleyip bu değerli haberi abilerime takdim etmemi söylediler.
Soner Ergin, abileri Nuri ve Vedat Ergine verilmek üzere hediye teslim aldığını belirtiyordu.”
Siz böyle bir siyaset kurumu gördünüz mü?
Hukukun demokrasinin olduğu normal bir ülkede böyle bir skandal olur mu?
Ne toplum, ne siyaset, ne devlet kurumları buna geçit verir mi?
Skandal o nokta da durmuyor.
Bahçeli’nin “özel hediyesinin” ne olduğunu merak ediyorsanız açıklayalım; mafya liderlerine değişmez hediyesi “AFTAN” başka ne olur.
Hatırlatayım;
Daha önce de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli organize suç liderleri Alaattin Çakıcı ve Kürşat Yılmaz’ın tahliyelerini iktidar ortağına dayatarak “özel bir af” ile çıkartmış, ardından da Çakıcı ve Yılmaz’ı Parti genel merkezinde ayrı ayrı ağırlamıştı.
MHP’de gelenek Karagümrük çetesini ağırlama ile devam ediyor.
Sadece bu skandal mı?
Sürüsüne bereket medyada dikkat çeken bir başka mafya haberine daha rastladım.
Örneğin, tutuklu yargılanan Organize suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan hakkında “kara para aklama” suçundan açılan davanın eklerinde; eski Ankara Başsavcısı ve Yargıtay üyesi Yüksel Kocaman ‘a gönderilen ödemelerin ortaya çıktığı haberi.
Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporunda; eski Ankara Cumhuriyet Başsavcısı ve Yargıtay üyesi Yüksel Kocaman’a 2020-22 yıllar arasında toplamda 52 bin lira para gönderildiği tespitine varılmış…
Burada düşündürücü ve çarpıcı olan Ankara Cumhuriyet eski Başsavcısı ve Yargıtay üyesi Hakim Yüksel Kocaman’ın mafya lideri Ayhan Bora Kaplan ile alış- veriş yapması ve tanışıklığının olması, hiçbir şey olmamış gibi hala Kocaman’ın görevinin başında kalmaya devam etmesi…
Bir ülke hukuktan uzaklaşınca orada her anormallik normalleşiyor.
Organize suç lideri ile parasal ilişkisi saptanan Yargıtay üyesi Yüksel Kocaman’ın görevinin başında kalması da normal oluyor.
Bu topluma normal gelebilir mi?
Normal,anormal öyle karışık ki…
Akıl alır gibi değil…
Normalleşen bir başka gelişme ise,Mafya iktidarın üçüncü ortağı olduktan sonra muhalefeti tehdit etmekten geri durmuyor.
Kısacası Tuzun koktuğu süreci yaşıyoruz.
Bu toplumu çürütüyor ve umutsuzlaştırıyor.
Bu bağlamda insanın insanlığından utandığı ve yüreğinin parçalandığı kap kara haber;12 Kasım 2024 Tarihinde İzmir’in Selçuk ilçesinden geldi…
Hurda toplayarak çocuklarını geçindirmeye çalışan annenin evde olmadığı sürede;“1 ile 5 yaş arası”,”5 çocuğu” elektrikli sobadan çıkan yangınla öldüler.
Anneleri topladığı hurdanın parasını almak için dışarı çıkmış ve kapıyı da çocuklarının üzerine kilitleyerek gitmiş.
Ülkenin gerçek gündemi ”toplumun refahı ve özgürlükleri” olmadığı sürece, biz böyle toplumsal çürümenin sonucu, vahşi olayları yaşamaya devam edeceğiz.
Benzer dramlar siyasetin ve iktidarın umurunda bile değil…
AKP grup başkan vekili Özlem Zengin’in 5 çocuğun yanarak ölmesi üzerine açıklama rezaletine bakar mısınız;
Kendisi de bir anne olmasına rağmen,ölen 5 çocuk için şöyle açıklamada bulunuyor, bu çocukların ölümünü hep paraya bağlamayın, “annenin yaşam tarzına da bakalım” demiyor mu?
5 çocuğun ölümü ile annenin yaşam tarzının ne bağlantısı olabilir?
Hep para değilse,paraları olsaydı,5 çocuk bu barakada yaşar ve ölürler miydi?
Özlem hanım, hani sizin iktidarınızda kimsenin yaşam tarzına müdahale edilmeyecekti?
Özlem hanım hukuksuzluk ve yolsuzluk sıralamasında uluslararası liste başında güreştiğimiz bir siyasal iktidar döneminde ”paranın” önemli olmadığını ifade etmesi de,başka bir siyasal trajedi.
Gözü dönmüş bir hırsızlık ve yolsuzluk ülkeyi mahvediyor.
Son on yılda 671 çocuk işçi, iş cinayetlerinde hayatlarını kaybettiğinden, iktidarların ve Özlem hanımın haberleri yok mu?
Ülkede toplumsal duyarsızlık da başka bir temel sorun…
Can derdine düşen insanlar demokratik tepki vermeyi unutmuşa benziyor.
5 Çocuğun vahşice ölümleri karşısında sarsıldık ama bildik tartışmalar ve hamaset sözler havda uçuşurken,bu vahşet birkaç gün sonra hatırlanmaz bile ve unutulur gider.
Nicelerinde olduğu gibi…
Eğer siyasal iktidar açlığı,yoksulluğu ve barakalarda ölen ve yaşayan çocukları düşünseydi; muhalefet partililerin 13 Kasım 2024 Tarihinde meclise verdikleri, ”okullarda bedava öğle yemeği verilsin önerileri”,”AKP ve MHP’nin oyları” ile ret edilmezdi.
Buna toplum kesimlerinden demokratik bir tepki geldi mi?
“Başımıza ne geldi ve geliyorsa hukuk toplumu olamadığımızdan geliyor.”
Halk iradesinin yönetime yansıtılmadığı yerde,halkın derdini siyasal iktidarlar tınlamaz, tınlamıyorlar da.
Mafyanın itibar gördüğü ve iktidar ortağı olduğu,”hukukun bay pas edildiği” ülkede çocuk ölümlerini, iş cinayetlerini durduramadığımız gibi, hiçbir sorunu da çözemeyiz.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025