Şahin ALPAY
Önce Balyoz ve Ergenekon davalarında hüküm giyenler haklarındaki iddiaların yargı ve emniyet içinde yuvalanmış “Fethullahçı, F - tipi” (yani “cemaat” ile, Hizmet Hareketi ile ilişkili) bir “gizli örgüt, çete, cunta, otonom güç, paralel devlet” tarafından uydurulmuş delillere dayandığını ileri sürdüler.
Şimdi “Büyük rüşvet ve yolsuzluk” soruşturmasında 4 bakanı zan altında olan Başbakan aynı iddiayı tekrarlıyor. Son olarak şikeden hüküm giyen Fenerbahçe kulübü başkanı da aynı iddiayla davasının yeniden görülmesini talep etti. Kamuoyunda “Fethullahçı paralel devlet”in varlığı konusunda genişleyen bir mutabakat olduğu da gözleniyor.
Ben, herhalde, 11 yıldır “cemaat”in kurduğu Zaman gazetesinde yazan, medyasıyla okullarıyla “camaat”i iyi tanıyan, özgürlükçü ve çoğulcu demokrasiyi savunan bir siyaset bilimci olmanın sağladığı bilgiler ve bakış açısıyla olacak, Paralel Devlet iddiasının çeşitli nitelikte suçlara bulaşmış kimselerin kendilerini aklama çabasıyla kullandıkları (Karl R. Popper’in açıklamasını yaptığı anlamda) dört dörtlük bir komplo teorisine dönüştüğünü düşünüyorum. Bir din adamı olan Fethullah Gülen’in esin kaynağı olduğu Hizmet Hareketi’ne (otoriter laiklik yanlısı ya da İslamcı ideolojileri gereği) husumet besleyenlerin de bu komplo teorisini canı gönülden benimseyip yaydıkları görülüyor.
Dört dörtlük komplo teorisinin üzerine kurulu olduğu ana tez şu: Hizmet Hareketi’nin dershanelerinde, okullarında (bir bölümü bursla) okuyan öğrenciler devletin yargı ve emniyet teşkilatı içinde önemli yer edindiler. Amirlerinden, üstlerinden değil Fethullah Gülen ya da Hizmet Hareketi’nin ileri gelenlerinden aldıkları talimatla, harekete düşman bildiklerini uydurma delillerle tuzağa düşürüp cezaevine gönderiyorlar.
Bu tez bana ortaya atıldığından beri hiç mantıklı, dolayısıyla inanılır görünmedi. Çünkü: Evet, emniyet ve yargıda Hizmet Hareketi’ne yakınlığı olan kimseler mutlaka vardır. Türkiye siyasi görüşler ve dini inançlar bakımından hayli çoğul bir toplumdur ve çok büyük olasılıkla bu görüş ve inançtan kimselerin hemen hepsinin emniyet ve yargı mensupları arasında şu veya bu oranda mevcut olması kuvvetle muhtemeldir. Dolayısıyla ilgili soruşturmaların ve davaların kilit noktalarında rol alan bütün emniyet ve (Balyoz ve Ergenekon davalarında mahkumiyet kararı verenler dahil) bütün yargı elemanlarının “F-tipi” olmaları akıl ve izanla bağdaşmaz. Ayrıca tezin kabul edilebilmesi için, söz konusu soruşturma ve davaların kilit noktalarında rol alan emniyet ve yargı mensuplarının hepsinin “F – tipi” olduklarının, ayrıca amirlerinden değil Fethullah Gülen ve Hizmet Hareketi yöneticilerinden aldıkları talimata göre davrandıklarının da ispat edilmesi gerekir.
Söz konusu soruşturma ve davaların kilit noktalarında, hangi siyasi görüş ve dini inançta olursa olsun, esas olarak hukuk devletine sadakatle bağlı emniyet ve yargı mensuplarının olamayacağını herhalde aklı başında olan kimse ileri süremez. Söz konusu soruşturma ve davaların “F – tipi” olanlar tarafından yürütüldüğü iddiası, ne yazık ki, emniyet ve yargı mensuplarını töhmet altında bırakarak yargı sürecinin sağlıklı yürümesine de zarar vermekte.
2004 yılında MGK’da alınan karar uyarınca kamu görevlilerinin dini inançlarına göre fişlendikleri, bu fişlemelere dayanılarak dalga dalga tasfiyeler yapıldığı artık iyi biliniyor. Şimdilerde de Başbakan “inlerine ineceğiz… teşhir edeceğiz… köklerini kazıyacağız” diye tehdit ediyor; yüzlerce emniyet mensubu görevlerinden alınıyor. Görevden almalar bir cadı avını andırdığı gibi, kamuoyunda amacın “Büyük rüşvet ve yolsuzluk” soruşturmasını örtbas etmek olduğu kuşkusu giderek güçleniyor. Öyle ki Hizmet Hareketi’ne en küçük sempatisi olmayanlar bile “İyi ki paralel devlet var… Otoriterleşme ve yozlaşmaya karşı yegâne denge ve denetim unsuru onlar…” demeye başladı.
Bana göre Türkiye’de gerçek anlamda bir “paralel devlet” varsa o da (varlık nedenleri anlaşılır olan) hiyerarşisi, emir–komuta zinciri, silahlı kuvvetleri, vergi toplayan, adalet dağıtan, Kürtleri vesayet altına almaya çalışan örgütlenmesiyle KCK–PKK. Çözüm, barış sürecinin nihai amacı da o paralel devletin varlık nedenlerini ortadan kaldırmak değil mi?
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları



















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2023
21.12.2020
6.02.2020
18.11.2020
30.09.2020
24.09.2020
20.07.2020
8.05.2020
29.04.2020
21.04.2020