Şahin ALPAY
7 Haziran'dan yaklaşık dört hafta, TBMM başkanlığına AKP adayının seçilmesinden sonra siyasi manzara şöyle: Birlikte yüzde 60 oranında oy toplayan üç muhalefet partisinin, ağır yara alan hukuk devletini ihya etmek amacıyla, hiç değilse seçim tekrarlanana kadar yaşayacak bir hükümet kurmaları mümkün olmadı. Çünkü tek-kültürcü, asimilasyoncu politikalarda ısrar eden, partisi üzerinde mutlak bir otoritesi olan MHP lideri Devlet Bahçeli, PKK ile özdeşleştirdiği HDP ile hiçbir surette işbirliği yapmama, hatta aynı doğrultuda oy vermeme kararı aldı.
İbre AKP–CHP koalisyonuna meyletti. Bu ihtimali destekleyen etkenler şunlar: Bahçeli, anamuhalefet partisi rolünün MHP'ye büyük kazanç sağlayacağı hesabında. Kemal Kılıçdaroğlu, tekrarlanan seçim yenilgilerine rağmen koltuğunu korumanın yolu olarak iktidar ortaklığını görüyor. HDP Başkanı Selahattin Demirtaş da AKP–CHP koalisyonu istiyor, çünkü barış sürecinin devamının ancak böyle mümkün olacağını düşünüyor. İş çevreleri, ekonomik istikrar adına bu seçeneği destekliyor. Anlaşılan Dünya Bankası, ABD, belki AB bile bundan yana.
Peki AKP–CHP koalisyonu kurulabilir mi? Bunun önünde bazı ciddi engeller olduğu görülüyor. Baş engel, sürecin baş aktörlerinden biri, AKP'nin fiili başkanı olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, başkan seçilip ülkeyi şirket (çiftliği) gibi yönetme arzusundan vazgeçmiş değil. Belki pedallara asılmazsa bisikletinin devrilmesinden çekiniyor. Bunun için oyun planı, 45 gün içinde hükümet kurdurmamak ve “tekrar” seçim kararı almak. Bunun için elinden geleni esirgemeyeceği anlaşılıyor. Kuvvetli bir ihtimal partisini “tekrar” seçime Ahmet Davutoğlu'ndan başka bir genel başkanla (benim favorilerim) Efkan Ala ya da Bekir Bozdağ ile götürmek.
Hukuken AKP genel başkanı ve başbakan Davutoğlu'nun oyun planı, bir koalisyon hükümeti kurarak hem koltuğunu korumak hem de Erdoğan'ın vesayetinden kurtulmak. AKP tabanı MHP ile, tavanı CHP ile koalisyon istiyor. MHP koalisyonu, yukarıda izah ettiğim nedenler yanında, Bahçeli'nin kırmızı çizgileri nedeniyle imkânsız gibi. Kılıçdaroğlu eğer (Davutoğlu'nu ziyadesiyle memnun eden) “rövanşizm yapmayacağız” beyanından hareketle “14 ilke”den yeterince taviz verirse, AKP–CHP koalisyonu kurulabilir görünüyor. Ne var ki, CHP içinde hatırı sayılır sayıda milletvekilinin, partiyi Erdoğan'ın payandası haline getirecek böyle bir koalisyona olumlu bakmadıkları biliniyor. Burada da hesaba katılması gereken bir engel var. (Bu arada anlayamadığım: Kılıçdaroğlu, TBMM başkanlığı için niye Baykal'da ısrar etti de İhsanoğlu'na destek vermedi? Gerçekte daha da iyi olurdu.)
HDP'nin oyun planı açık. PKK'dan (daha somutu Kandil'den) yükselen “AKP ile koalisyona girmeme konusunda bu kadar kategorik olmayın” imalarına rağmen, belki emanet oylara ihanet etmemek için AKP ile koalisyon yapmayacağını, ama AKP–CHP koalisyonuna destek vereceğini ilan etti. Ne var ki Kılıçdaroğlu'nun vereceği tavizlerin niteliği, HDP'yi de AKP–CHP koalisyonuna destekten ziyade muhalefete yöneltebilir. Evet, bugün itibarıyla gidiş, bir AKP–CHP koalisyonuna doğru. Ne var ki bu, yukarıda sayılan engeller nedeniyle mümkün olmayabilir; böyle bir koalisyon kurulsa bile kısa sürede çökebilir. Dolayısıyla ufukta erken–tekrar seçim göründüğü söylenebilir.
Bu ortamda demokrasi, hukuk devleti, insan hakları ve azınlıklara saygı ilkelerine bağlı aydınlara, fikir insanlarına düşen nedir? Hangi hükümet kurulursa kurulsun veya kurulamasın, her şart altında, hak ve özgürlükleri savunmak. Bütün partilere ve herkese şunu hatırlatmak: Hak ve özgürlüklere sırt çeviren yanar! Artık Türkiye'de hak ve özgürlüklere sahip çıkan kuşaklar sahnede.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2023
21.12.2020
6.02.2020
18.11.2020
30.09.2020
24.09.2020
20.07.2020
8.05.2020
29.04.2020
21.04.2020