Yasin AKTAY
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Afrika temaslarının Libya’dan sonraki durağı Sudan’dı. Sudan, daha önce de dediğimiz gibi, geçtiğimiz Aralık ayında sayın Cumhurbaşkanımızın ziyaretini büyük bir coşkuyla karşılamış ve o ziyaret esnasında tam 12 alanda işbirliği anlaşması imzalanmıştı. Akdedilen imzalar ve Sudan ziyareti bütün dünyada geniş bir yankı bulmuştu.
Sudan, kendisine 20 yıldır uygulanan ambargo dolayısıyla toplum olarak çok büyük bir bedel ödüyor. Uygulanan yaptırımların en ağır faturasını halkların ödemek zorunda kaldığının en iyi örneğini böylece sergiliyor. En temel sağlık, gıda ve gündelik hayat gereksinimlerini temin etmekten mahrum bırakılan halk, ambargonun oluşturduğu olağanüstü şartların sürekli hale gelmesi dolayısıyla tam bir çaresizliğe mahkum ediliyor. Yaptırım kararlarını aldıran mercilerin adaletten yana hiçbir nasiplerinin olmadığı da gün gibi açık.
Son zamanlarda Sudan’a uygulanan ambargo kalkmışsa da “teröre destek veren ülkeler” listesinden çıkmamış olması, Sudan’daki olağanüstü durumun devam etmesine yol açıyor. Esasen “teröre destek veren ülkeler” listesini oluşturanların vicdandan yana biraz nasipleri olsa bugün her şey bambaşka olurdu.
Bugün bizzat kendi raporları doğrultusunda terör örgütü olduğuna karar verilmiş olan PKK’ya doğrudan veya onun Suriye’deki uzantısı JPG’ye verdiği açık destekle “teröre destek veren ülkeler” listesinin ilk sırasına yazılmayı fazlasıyla hak ediyor ABD. Aynı ABD yine Türkiye’de 250 kişinin ölümüne binlerce kişinin yaralanmasına yol açan darbe girişimiyle terörist FETÖ’yü de himaye etmeye devam ediyor.
Buna karşılık, kendi yaptığına bakmaksızın Sudan’ı veya istediği herhangi bir ülkeyi bu listeye koyarak halklarını açlığa, yokluğa, yoksulluğa ve ölüme terk edebiliyor. Aslında bu şekilde terör listeleri oluşturmanın kendisi insanlığa büyük maliyetleri olan başka türlü bir terör ya, neyse...
Aralık 2017’de Sudan’la imzalanan anlaşmaların hiç birinin sözde kalmaması için bizzat sayın Cumhurbaşkanımızın Sudan’a özel bir önem verdiğini biliyoruz. Sadece geçtiğimiz yıl içinde Sudan’a bu anlaşmaların takibi ve uygulanması için Başbakan Yardımcısı (Hakan Çavuşoğlu) düzeyinde, aynı zamanda Türkiye-Sudan Karma Ekonomik Kurul başkanı olan Tarım Bakanı (Bekir Pakdemirli) düzeyinde ve bilhassa TİKA, Yunus Emre, ve Maarif Vakfı düzeyinde bir dizi ziyaretler oldu.
TİGEM ile Sudan tarım bakanlığı arasında çok önceden imzalanmış olan 1 milyon dönüme yakın tarım arazisinin işletilmesi için en azından bir pilot uygulamanın bu esnada başlatıldığını biliyoruz. TİKA tarafından üstlenilen Sevakin adasının yeniden inşasının bütün hızıyla devam ettiğini de…
Aslında yeri gelmişken belirtelim, TİKA’nın her üç ülkedeki faaliyetleri, başka ülkelerdeki faaliyetleriyle birlikte gerçekten Türkiye için tam bir gurur vesilesi. Dünya siyasetinde iddialı olan Türkiye’ye bu vazifenin, bu hakkın ve bu gücün tarihinden yazılıp önüne konulduğunu çok iyi gösteriyor.
Milliyetçilikte mangalda kül bırakmadığı halde fiiliyatta hiçbir eseri olmayanların TİKA’yı dikkatle izlemesinde büyük fayda var. TİKA öyle “tika-mika” denilerek geçiştirilemeyecek, yükselen Türkiye’nin dışarıdaki en güçlü aktörlerinden biri haline gelmiş durumda.
Sudan’da TİKA’nın tek faaliyeti elbette sadece Sevakin adası değil. Hem Osmanlı varlığının günyüzüne çıkarılması adına hem de doğrudan halkın ve üreticilerin faydalandığı bir dizi kalkınma projesiyle göz dolduruyor çokça hayır dua aldırıyor. Türkiye’nin gittiği yerlerden bir şeyler almaktan ziyade bir şeyler veren eli olduğunu gösteriyor, güven artırıyor, muhabbet köprüleri kuruyor.
Tabi Sudan’la savunma ve güvenlik işbirliği anlaşmaları da vardı ve bunların takibi ayrı bir öneme sahip. Savunma bakanı Hulusi Akar’ın bu alanda muadilleriyle hemen göze çarpan çok kolay anlaşması ve kaynaşması belki ortak bir dil (askeri dil) kullanabiliyor olmasından diye düşünülebilir, ama sayın Akar’ın diyalog performansı doğrusu bunun çok ötesinde. Konu askeri alanların dışında, siyasi ve kültürel alanlara geldiğinde de aynı ortak dili, sıcaklığı rahatlıkla yakalayabiliyor.
Sudan’da özellikle askeri alanda eğitim ve işbirliği anlaşmalarının son durumları gözden geçirildi, gerekli ortak faaliyetler planlandıktan sonra gezinin 3. Durağı olarak Somali’ye geçildi.
Somali’nin bugünkü haliyle tekrar bir devlet olarak inşa süreci başlı başına Türkiye’nin Afrika’ya yönelik insani siyasetinin en mükemmel örneği. Herkesin kaderine terk ettiği ve açlıktan ölüme mahkum edilmiş olan Somali’ye hiçbir maddi hesap gözetmeksizin giden Recep Tayyip Erdoğan uluslararası ilişkilerde başka türlü bir siyasetin mümkün olabildiğini göstermişti.
Bütün kurumlarıyla, sosyolojik dayanaklarıyla, insan kaynaklarıyla çökmüş olan devletin bu yaklaşımla yeniden inşa edilmesi süreci başladı. Türkiye TSK’sıyla TİKA’sıyla, iş dünyasıyla Somali halkının birliğini ve dirliğini arayan yaklaşımıyla devletin tekrar başa geçmesini sağladı.
Tabi hala yolun başında Somali. Zaten devletin kurumları teşekkül etmeye başladığı andan itibaren, yine şer güçler dadanmaya başladı. En zor zamanlarında Somali’ye dönüp bakmayan ülkeler şu anda burada yine bir pay kapabilmenin telaşıyla Somali’yi karıştırmanın peşinde. Yiyecek ekmeği olmayan insanların eline ağır silahlar verip birbirine kırdırıyorlar. Bu işin başını da ne yazık ki başta BAE çekiyor.
Bir taşerondan başka bir şey olmayan Eş-Şebab örgütünün uzun süredir sesi soluğu çıkmazken, tam da Sayın Akar’ın ziyaretinden sadece saatler sonra 40’tan fazla sivil insanın hayatına mal olan bir eylemde bulundu.
Oysa Hulusi Akar’ın, sadece bir gün önce ziyaret ettiği Somali Türk Görev Kuvveti Komutanlığı’ndaki Türk askerlerine hitaben şunları söylüyordu:
“Buradaki kardeşlerimiz için ne yapsak azdır. Kararımız Somalili kardeşlerimizle sadece bugün değil yarın da bir, beraber olmaktır.
Onlara şu zor günlerinde amacımız sadece yardım etmektir. Bunu yaparken asla onların inançlarına, kültürlerine karşı yargılayıcı olmayın. Herkesin inancına, kültürüne saygı duyun. Kimseyi inancından dolayı yargılamaya kalkmayın, ama anlamaya çalışın. Bizim başkalarından farkımız da bu olmalı. Biz efendilik taslamaya gelmedik buraya, sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde tamamen insani gerekçelerle, insani bir drama dur demek için geldik.”
Herkes kendi meşietine göre hareket ediyor ve kendi farkını ortaya koyuyor. Türkiye de böylece kendi farkını bu yaklaşımla konuşturuyor.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları













































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.06.2020
6.01.2019
16.10.2019
14.10.2019
9.09.2019
8.07.2019
8.07.2019
22.04.2019
1.02.2019
25.02.2019