Halil BERKTAY
Murat’a not : Merak etme, araya başka konular, örneğin atletizm bile girdi ve giriyor ama ne 1 Mayıs 1977 konusu kapandı, ne de bizim sosyalizm tartışmamız sona erdi. Kısa kısa da olsa dokunmadan geçemeyeceğim birkaç konu var önümde. Şimdi hiç olmazsa ikisini yazayım; hemen bu hafta, önce büyük konuların ilkine, 1 Mayıs 77’de aslında ne olup ne olmadığına; oradan, Kürt sorununa çözüm umutları çerçevesinde, 2010’dan bu yana, AKP’yi baş düşman almak dahil PKK ve BDP’nin hiçbir siyasetine toz kondurmayıp hâlâ “haklı şiddet”i destekleme noktasında direnen “sol” anlayışın nereye vardığına; oradan da belki hepsini kuşatan sosyalizm konusuna döneceğim.
Kosova, Tibet, Sinciang. Bunları neden peşpeşe sıraladım? Başbakan Erdoğan’ın kürtaj ve sezaryeni sırf gündem saptırmak amacıyla ortaya attığına ikna olmadığım için. İslâmî ataerkil ideolojik determinasyonun da ötesinde, kafasında başka bir şey olduğundan şüphe ediyorum. (Ve sağlık bakanı her ağzını açıp kürtaj bitmedi dediğinde, Emine Erdoğan da Van’da yaptığı gibi başbakana arka çıkıp her “evet, üç çocuk” dediğinde, bu şüphem artmaya devam ediyor.)
31 Mayıs-30 Haziran arasında, Avrupa ve İttihatçı önfaşizminden yola çıkıp, yerine göre çeşitli yan pistlere de giren 13 yazı yazdım bu konuda. Çok önemli bir nokta, “saf ve büyük nüfus arayışı”ydı. Görünüşte, 20. yüzyıl başı demografik korkularını andıran hiçbir şey bugün mevcut değil... mi acaba ? Bir zamanlar Rum ve Ermenilerin daha hızlı çoğalmasının Abdülhamid’i korkutması gibi, şimdi Kürtlerin daha hızlı çoğaldığı veya çoğalabileceği, hattâ belki İran, Irak ve/ya Suriye’den göç dahi alabileceği varsayımı — özetle, güneydoğuda Kürt-Türk nüfus dengesinin ne olacağı sorunu — duruyor olabilir mi, Erdoğan’ın zihninin bir köşesinde ? Arnavut nüfusun doğal artış hızı yükselirken Sırpların da peyderpey kaçması, Kosova’nın Sırbistan’dan kopuşunu hazırladı (denir). Buna karşılık Çin, Tibet’e ve Doğu Türkistan’a (Sinciang), belki oralara kaydırdığı Han nüfus sayesinde hâkim olabiliyor. AKP’nin hele olası bir barış öncesi veya sonrasında, belki KCK’nın bölgesel hegemonya iddiasına da tepki içinde, benzer “iskân” politikaları geliştirip geliştirmeyeceğine bir de bu açıdan bakmak ilginç olacak.
Çok mu vehimliyim? Çok mu saçma ve çirkin, bu tür spekülasyonlar? Ama işte, bir ülkede yaşayan çeşitli halklar arasında huzur sağlanamazsa, herkes böyle zırvalıklara kafayı takmaya başlar.
Tanrı parçacığı mı? Lânet olası parçacık mı? CERN’de Higgs bozonuna yaklaşılması bağlamında, ortalıkta “Tanrı parçacığı”ndan geçilmez oldu. Buna, Higgs bozonu bulunursa (yani maddî varlığı saptanırsa) tanrı fikrinin toptan çökeceği, ya da tersine, evrenin ilâhî bir yaradanın elinden çıktığının da kanıtlanmış olacağı gibi yorumlar yükleyenler var. Kimine göre bu çok hayırlı, kimine göre ise (dine arka çıkacağı için) tam bir felâket olacak. Bir web sitesinde hızlı bir “solcu”nun, esasen her şeyin bir saptırma ve kandırmacadan ibaret olduğu; CERN’in milyarlarca dolar pahasına insanları materyalizmden uzaklaştırmak gibi deist ve fideist amaçlarla kurulduğu iddiasına dahi rastladım.
Hayır, işin öküz altında buzağı arama yanı, ya da Higgs bozonunun ancak evrenin “akıllı tasarım”ını tamamlamak isteyen bir “kadir-i mutlak”ın elinden çıkmış olup olamayacağı üzerinde durmayacağım. Bilvesile, havada uçuşan keşif ve kavramların ardındaki gerçek insanları da biraz tanımakta yarar var. Kendim her zaman niyetlerin değil sonuçların tâyin edici olduğunu savunurum. Gene de, hiç olmazsa bu formüllerle ne demek istendiğini bilmek gerekir sanıyorum.
Somut durumda bu, birçok bakımdan önemli ve ilginç, çünkü Higgs’in kişiliği nasıl hem eleştirel, hem dikkatli ve dengeli olunabileceği konusuna da hoş bir pencere açıyor. 1929 doğumlu Peter Higgs, gençliğini 60’lar ve 70’lerde yaşamış bir sol demokrat. 1957’de kurulan Campaign for Nuclear Disarmament’ın (CND : Nükleer Silâhsızlanma Hareketi) aktivistleri arasında yer almış, ama kampanyanın hedefi nükleer silâhlardan her tür nükleer enerji karşıtlığına doğru genişleyince istifa etmiş. Greenpeace’e üye olmuş, ama bu grup bitki ve hayvanlarda genetik değişikliğe karşı çıkınca oradan da ayrılmış. İsrail’in Filistin politikasına karşı olduğundan, 2004’te Wolf Fizik Ödülü’nü aldığında, o zamanki İsrail cumhurbaşkanı Moşe Katsav’ın da katılacağı bir devlet töreni yapılacak diye Kudüs’e gitmeyi reddetmiş. Higgs ateist. Ama kendi adını taşıyan bozona “Tanrı parçacığı” denmesine, dini güçlendirir diye değil, tam tersine, kulağa tanrı yok demenin bir başka yolu gibi geldiği ve inanç sahiplerini rencide edebileceği için karşı çıkıyor.
Gerçekte, bu “Tanrı parçacığı” lâfının ardında ne din yanlısı, ne din karşıtı hiçbir imâ yok. Bir kere terim Higgs’e değil, Nobel Fizik Ödülü sahibi Leon Lederman’a ait. Lederman 1993’te dinle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir popüler bilim kitabı yazmış; atom kavramını ortaya atan Demokritus’tan çağdaş parçacık fiziğine kadar uzanan bilimsel gelişmeyi dokuz bölümde özetliyor. Başlığı The God Particle: If the Universe is the Answer, What is the Question ? (Tanrı Parçacığı: Cevap Evrense, Soru Ne).
İşin komiği, Lederman başlığa önce The Goddamn Particle demiş — “Allahın belâsı” veya “lânet olası parçacık” gibi; fizikçileri ne kadar uğraştırdığı ve ne masraflara yol açtığı anlamında. Ancak editörü kibarlık adına olmaz deyince, ilk üç sözcük The God Particle’a dönüşmüş. Şimdi de bilir bilmez herkes, bunun içinde tanrı olup olmadığına, kafadan çok çene yoruyor.
Yazarlar
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024