Hasan CEMAL
Ak Parti’deki gaz-fren olayı da Özal dönemindekine benziyor. “Kazık frenle büyüme engellenir, yüzde 50’nin altına ineriz” diyenlerle, “Allah muhafaza enflasyon başını kaldırır” diyenlerin mücadelesi de, Erdoğan’ın 2014 hesaplarının çizdiği çerçeveye oturuyor.
Yıllar önceydi. Şimdi tarihin arşivine kalkmış olan ANAP iktidarda, Özal Başbakanlık’taydı.
1986 yılı.
Ara seçimlerde Demirel’in Doğru Yol’u yükselince, Özal’ın kurmayları paniklemişti.
Özal’a yoğun baskı vardı:
“Enflasyonla mücadele önceliğini bir yana bırakalım. Ayağımızı frenden çekelim. Gaza basmadan, büyümeyi birkaç puan arttırmadan seçim kazanamayız.”
Özal’ın kurmaylarından Mehmet Keçeciler’in verdiği akla gelince:
“Biz hazineyi dolduracağız, Demirel gelip harcayacak. Olmaz öyle şey. Bu kadar sıkıştırmayalım ekonomiyi...”
Sonunda Özal, ‘gaz politikası’nı benimsediğini şu sözlerle açıklayacaktı:
“Enflasyon meselesine önem vermiyor değilim. Ama Türkiye’nin kalkınmasını da önemsiyorum. Enflasyonun üzerine gittiğimizde kalkınma nerede, yatırımlar nerede diye soruyorlar.”
Ben de o sıralarda Genel Yayın Yönetmenliği’ni yaptığım Cumhuriyet gazetesindeki yazıma şu başlığı koyacaktım:
“Özal enflasyona teslim oldu.”
Özal, oy oranı düşse de -seçim sistemiyle ziyadesiyle oynadığı için- 1987 genel seçimlerini kazanacak, ama patlayan enflasyonun da etkisiyle 1989 yerel seçimlerinde çarpıcı bir yenilgiye uğrayacaktı. Böylece, yeni anayasa ve başkanlık sistemi hayalleri suya düşecekti (* ).
26 yıl geçmiş.
Özal’ınkinden sonra bu defa Erdoğan’ın ‘gaz-freni’ne geldik.
Koşullar elbette farklı.
Ekonomi çok daha büyük.
Erdoğan’ın rakibi yok gibi...
Ama yine de Ak Parti liderinin kendi kendisiyle rakip olması ya da kendi kendisiyle yarışması, Özal dönemiyle bugünü mukayese etmeyi anlamsız kılmıyor.
Bugün Tayyip Erdoğan’ın kafasında tek bir hedef var:
Çankaya ve başkanlık!
Bunun için de seçim sandığında yüzde 50 çıtasının üzerinde kalmayı siyaseten bir hayat memat meselesi olarak görüyor. Bütün hesaplarını buna göre yapıyor.
Bu hesaplar 2014 hesapları diye tarif edilebilir. İki yıl sonra partisini dördüncü kez iktidara, kendisini de Çankaya Köşkü’ne taşımasını istediği iki seçimi eşzamanlı olarak yapıp kazanmayı amaçlıyor.
Gaz-fren olayı da, yani “Kazık frenle büyüme engellenir, yüzde 50’nin altına ineriz” diyenlerle, “Allah muhafaza enflasyon başını kaldırır” diyenlerin mücadelesi de, Erdoğan’ın 2014 hesaplarının çizdiği bu çerçeveye oturuyor.
Ama bu hesaplar kolay hesaplar değil. Kolay olmadığı, yerel seçim tarihiyle ilgili anayasa değişikliğinin Meclis’te 360 oyda kalmasıyla bir kez daha sırıttı.
Öte yandan Tayyip Erdoğan, anayasa değişikliği konusunda MHP’ye güvendiği sürece, Devlet Bahçeli’nin ona her seferinde oyun oynaması çok yakın ihtimaldir.
Ayrıca unutulmasın.
Ak Parti içinde de Erdoğan’a oyun oynayacak ve sonucu etkileyebilecek milletvekilleri yok değildir.
Tayyip Erdoğan, 2014’te halk tarafından cumhurbaşkanı seçilebilir ama mevcut yetkilerle Çankaya’ya çıktığında neler olabilir kendi partisinde?..
Özal’la Demirel’i düşünüyorum.
Evet, tam benzer bir durum değil. Onlar halk tarafından seçilmemişlerdi. Ama Erdoğan eğer anayasayı değiştiremez ve mevcut yetkilerle Çankaya’ya çıkarsa -ki çıkacak- işler yine karışabilir partisinde...
Özal’dan Erdoğan’a kısa bir ufuk turu, pek öyle iddialı da olmayan...
——————————
* Hasan Cemal, Özal Hikayesi, 6. bölüm.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024