Kurtuluş TAYİZ
Yumruğu atan belli; yakalandı, sorgulandı, hâkim karşısına çıkarıldı ve sonra bırakıldı. Ancak yumruğu attıranlar meçhul. Toplum olarak kötü bir alışkanlığımız; yumruğun bıraktığı ize bakıyoruz genellikle, arkasındaki güce ise kulak astığımız yok. Saldırgana “meczup” deyip geçiyoruz. Ne de olsa her gün bir benzerine sokakta, kahvede, trafikte, işyerinde rastlıyoruz. Yumruklu bir saldırı ne kadar olağan dışı olabilir ki?!
Oysa siyasi tarihimizde yumruklu saldırıların özel bir yeri var. Yakın zaman önce Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, katıldığı çok kritik bir etkinlik sırasında böyle bir saldırıya uğradı. Kürt siyasetinin önde gelen isimlerinden Ahmet Türk, bir davayı izlemek için gittiği Samsun’da yumruklu saldırıya uğradı. O görüntüler hâlâ hafızalarda. Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın da benzer bir saldırıda burnu kırıldı. Bu saldırıların meczup bir vatandaşın öfkesinden kaynaklanmadığı açık. Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik salı günü Meclis’te gerçekleşen saldırı da meczup bir vatandaşın, öfkesine yenilen bir birinin eylemi değil. Yumruklu saldırıları, siyasete yönelik müdahalenin bir parçası olarak görmek gerekiyor.
Bu saldırıların nedenleri farklı olabilir; ancak tahminim, bütün yumruklu saldırıların arkasındaki aklın aynı olduğu yönünde. O yumrukların bir politikacının yüzünü değil, siyaseti hedef aldığını düşünüyorum.
Bekir Bozdağ’a yönelik yumruklu saldırının Hacıbektaş etkinlikleri sırasında olması çok önemliydi. Bozdağ’a atılan yumrukla, Alevi-Sünni gerilimini canlı tutmak istediler. Ahmet Türk’e yumruklu saldırının da meczup işi olduğunu düşünmüyorum; barış-savaş ikilemi arasında gidip gelen Kürt siyasal hareketini, yumrukla tahrik ederek, demokratik siyaset zemininden çıkmaya zorladılar. Her iki yumruklu saldırıyı da Alevi ve Kürt sosyolojisi üzerinden siyasete yönelik -biraz “kaba” görünen ama gayet “ince” mesajlar içeren- müdahaleler olarak değerlendirebiliriz.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik yumruklu saldırının arkasında da aynı aklın olduğunu düşünüyorum. Öncekiler gibi bu saldırı da seçimlerden önce yakalanan gerilim havasını diri tutmayı hedefliyor. Saldırganın kâğıt üzerinde AK Parti üyesi çıkması, Cumhuriyet gazetesi başta olmak üzere ulusalcı medyanın saldırının üzerinden birkaç saat bile geçmeden bu bilgileri servis etmesi, sosyal medya üzerinden saldırının Erdoğan ve AK Parti bağlantılı olduğunu gösterme çabaları, yumruğun hesaplı ve organize atıldığını düşündürüyor.
Ayrıca yumruğun kimlere yaradığına da bakmak gerekiyor. Yumruğun getirdiği mağduriyet, Kemal Bey’in cemaat ile seçim ittifakının sorgulanmasının önünü aldı. Ulusal güvenliği tehdit eden, casusluk faaliyetinde bulunmakla suçlanan paralel devletle işbirliği içine girmek, Kemal Kılıçdaroğlu’nu CHP’den uzaklaştırmaya yeterdi. Yumruk, tam da CHP içinde bu sorgulamanın başladığı günlerde gerçekleşti. Kılıçdaroğlu’na atılan yumruk aslında Birgül Ayman Güler gibi cemaat ile işbirliğini sorgulayan CHP’nin ulusalcı kanadının başına indi. Yumrukla, Kemal Kılıçdaroğlu ile cemaat arasındaki işbirliği cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar pekiştirildi. Yumruğun Kemal Kılıçdaroğlu’nu bir süreliğine daha CHP’nin başında tutmayı amaçladığı söylenebilir.
Siyasetçilere yönelik yumruklu saldırılar bugüne kadar hep hafife alındı. Saldırıların faillerine meczup muamelesi yapıldı. Soruşturmalar dar tutuldu, yumruğun arkasındaki faillere ise ulaşılamadı. Umarım bu kez de öyle olmaz; Kılıçdaroğlu’na saldırıyı azmettirenlere ulaşılır. Yoksa yumruklar havada uçuşmaya devam eder…
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019