Mehmet TIRAŞ
Dileğimiz İmralı sürecinin kaderi Oslo sürecinin akıbetine benzemez..
Kürt sorunu gibi bir sorunun çözümü konusunda taraflar siyasi sorun olan bu sorunu siyasi bir rant elde etmenin hesabını yapmadan olaya yaklaşırlarsa; önemli bir yol haritası çıkacağı beklentisi var kamuoyunda.. İstanbul Ataköy marinasından her BDP heyetinin İmralı’ya Abdullah Öcalan ile görüşmek için kosterle denize açılması son iki aydır ülke gündemi belirler oldu.
28 Şubat 2013 tarihinde Milliyet gazetesinin manşetten verdiği Namık Durukan imzalı “İmralı zabıtları” haberi gazetenin tam iki sayfasında tüm tutanakların detayları yayınlandı ve haklı olarak farklı yorumlara neden oldu,bunu kim sızdırdı, deyip komplo teorilerine kadar yorumlar yapıldı,siyasi arenada ve medyada.Bu bir gazetecilik başarısı deyip konun özüne inmeliyiz,akan kanın nasıl duracağı ve sorunun nasıl bertaraf edileceğine bakmalıyız..
Bu tutanaklardan Öcalan’ın öne çıkarttığı bir kaç altı çizilecek başlıklar:
“Çekilme parlamento kararıyla olacak. TBMM onaylayacak,hakikat komisyonu kurulacak,köylere dönüş olacak.Bunları yapmazlarsa çekilme olmaz.Süreç başarısız olursa ‘Apo öldü’ diyeceksiniz.Ben yoğum BDP’nin ve PKK’nın beni kullanmasına izin vermem.
Bunlar uygulandığında ev hapsine,ne de affa gerek kalmayacağına hepimiz özgür olacağız.Başarılı olursam,ne KCK tutuklusu kalır ne başkası.Bu olmazsa 50 bin kişiyle halk savaşı olacak.
Yalnız herkes bilmeli ki, ‘Ne eskisi gibi yaşayacağız,ne eskisi gibi savaşacağız.’Başbakanı buna inandıran ekip ‘PKK’yı bitireceğiz’ dedi.10 bin kişiyi(KCK) içeri aldılar.Bu güç MİT’e de darbe planladı.”
BDP heyetiyle Abdullah Öcalan arasında geçen konuşma tutanakları önemlidir,bunu bir tarafa bırakarak demokratikleşme üzerine soru ve yorumlarla düşüncelerimize devam edelim..
Başbakan ben “barış için baldıran zehri de olsa içerim”,demesi övgüye ve saygıya değer bir söz ama bu söz anlam kazanacaksa; içi doldurulmalı,kısa,orta ve uzun vadeli kademeli planı da ortaya konulmalı.Geçmişte söylediklerinin tekrarını yapmamalı Başbakan..Bu sorun uzadıkça ışığın etkisini kaybetmesi gibi bir hal alıyor.
Demokratikleşmeyi öne almadan Başbakan devasal bir sorun olan Kürt sorununu bölgesel olmaktan çıkıp, küresel bir sorun olarak ülkenin önüne gelen sorunu nasıl çözecek?Kürt sorunu hem bölgesel. O kadar sıkıştı ki Suriye iç savaşından sonra zamana yayma lüksü yok.
Bir de Kürt sorunu yok,terör sorunu var, benim Kürt kardeşlerimin sorunu var,diyerek yok sayan, PKK’nın Kürt sorunun türevi olduğunu hesaba katmadan, bu sorunu nasıl anlatacak kamuoyuna çok merak ediyoruz.
Kürtlerin yaşadığı yerlerin ovasının,dağının ve yerleşim yerlerinin orijinal isimlerinin bile verilmediği;hala Kürtlerin olmazsa olmazları olan anadilde eğitimin kabul edilmediği bir anlayışın devam ettiği yerde, nasıl yol alınacak bu da çok merak konusu.
Yirmi milyon Alevinin ibadet yeri olarak gördükleri Cem evlerini ibadet yeri olarak tanımayan ve kültür evi,diye tanımlayan bir Başbakan var karşımızda..Benim neye inandığımı ve nerede ibadet edeceğime Başbakan mı karar verecek?
Ruhban okulunu açmayan..
yüzde on barajını düşürmeyen,siyasi partiler kanununu değiştirmeyen,parti içi demokrasiyi boğan ve lidere bağlı bir siyasetin işlediği,seçim bölgesinin değil, liderinin milletvekilliğini yapan bir siyasetin hükmettiği,meclis iç tüzüğünün 12 Eylül hukukuyla işlediği yerde,Kürt meselesi nasıl çözülecek.
Özgürlüklere din ve mezhep üzerinden bakan ve çoğunluk üstünden okuyan,bireyin özgürlüğünü yok sayan,Uludere katliamını aydınlatmayan,uluderede 34 Kürt vatandaşını savaş uçaklarıyla bombalayan komutanlara teşekkür ederse iktidarın başı,TSK’de bombalayan generale madalya verir!..
Suriye tarafından denize düşürülen uçakta ölen pilotların otopsi raporunu açıklamayan..
Afyon Karahisar da askeri kışlasını patlamada ölen 25 askerini nasıl öldüğü konusunda kamuoyunu ve yakınlarını tatmin edici bir bilgi vermeyen.
Her gün iş kazlarında üç işçinin öldüğü bu sayının yılda bin işçinin canından olduğu,AKP’nin on yıllık iktidarında 10 bin içinin öldüğü,AB ülkelerinde olan iş kazalarının yedi katı olduğu,AB’nin öne çıkarttığı fasılları açmayan.Çıtası yüksek bir demokrasiyi öne almayan, evrensel hukukla devlet aklını bağlamayan bir zihniyet, toplumsal sorunları nasıl çözecek?
Mehmet Altan’ın her televizyon kanalında sık sorduğu dilinde tüy bitercesine;AB ile müzakere sürecinde,hiçbir engel bulunmamasına rağmen,hükümetin açmadığı “rekabet,ihale ve sosyal politikalar fasıllarını” açma gibi bir derdinin olmaması,neyin nesi,diyor ve devam ediyor Altan:
“Sosyal Politika ve İstihdam Faslı’nın amacı;istihdamın artırılması,çalışma ve yaşama koşullarının iyileştirilmesi,uygun seviyelerde sosyal koruma istemlerinin oluşturulması,sosyal ortaklarla diyalog tesis edilmesi,sürdürülebilir bir istihdam yapısı için insan kaynaklarının geliştirilmesi,sosyal dayanışma ve yoksullukla mücadele edilmesi,kadın ve erkekler için eşit fırsatlar sağlanmasını” kapsamakta olduğunu anlatmaktadır.Bu fasıl’ın açılmaması durumda işçi ölümlerinin devam edeceğini dile getiriyor.
Altan bir başka kamu ihalesi ile ilgili AB müktesebatı ise‘şeffaflık,eşit muamele,serbest rekabet ve ayrımcılık yapılmamasına’ dikkat çekerken,AKP’nin neden AB’den uzaklaştığını resmini çiziyordu haklı olarak.
Toplumsal yaramız olan Altan’ın da yukarıda üzerinde durduğu ve altını çizdiği,AB fasıllarını çözmeyen iktidar,Kürt sorunu gibi toplumda yarılmalar neden olan ve her an toplumsal çatışmaya dönüşecek, pimi çekilecek bomba gibi bekleyen sorunu nasıl çözecek?
Kürt sorunu demokratikleşmenin önünde engel ama;’temel hak ve özgürlükleri’ öne almadan, bireyi özürleştirmeden,demokrasiyi tüm katmanların lirik duygusu haline getirmeden yol almak mümkün mü?
Yukarıda sıraladığımız çözülmesi bekleyen sorunları çözmek için AKP kimden destek bekliyor veya kim engelliyor,buna bir açıklık getirmesi demokrasiye inanmış her vatandaşın hakkı olsa gerek!.
Demokratikleşmeyi öne almayan ve küreselleşmeyi karşısına alanın,eline aldığı her sorun elinde patlar.
Yazarlar
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları



























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025