Mehmet TIRAŞ
Gündemi takip ediyorsanız Almanya Türkiye arasındaki siyasi gerilim hat safhada hatta krize dönüşmek üzere..
Almanya’da yapılacak olan 24 Eylül genel seçimlerine gidilirken Almanya Türkiye ilişkisi ileride onarılamayacak bir yola girmiş durumda.
Alman basınında çıkan bizim merkez medyada birinci sayfadan görülmeyen Türkiye’yi ilgilendiren çok çarpıcı bir haberler çıkıyor.
Almanya’ya 6 bin 700 Türk vatandaşının iltica talebinde bulunduğunu;biri üst düzey MİT görevlisi ve aralarında kırmızı pasaportlu diplomatlarında bulunduğu kişilerin de yer aldığı haberiydi.
Yine Almanların ünlü dergisi ‘Der Spgel’in yaptığı araştırmanın sonucu çok ciddi bir işaretti..
Dergi Alman halkına sormuş Almanların yüzde 80’i Türkiye’de demokrasinin olmadığına inanıyormuş.
Bir başka haberi ise ilk defa belki de seçilmiş bir siyasetçiye en ağır suçlamayı Alman Yeşiller partisi Eş Genel Başakanı Türk kökenli Cem Özdemir’den geldi: “Edoğan bir siyasetçi gibi değil artık bir rehineci gibi davranıyor açıklamasıydı.”
Alman içişleri bakanı Türkiye’nin terör tanımıyla bizim tanımımız örtüşmüyor beyanı da yabana atılacak gibi değildi:”Türkiye demokratik yoldan muhalefet eden Kürtleri terörrist ilan ediyor açıklaması dikkat çekiciydi.”
Alman Başbakanı Merkel,Türkiye ile AB müzakerelerinin sonlandırılmasını talep edeceğim.
Sosyal Demokratların lideri Martin Schulz:Başbakan olursam Türkiye ile müzakereleri keserim diye açıklama yaptı.İki liderin bir televizyon kanalında yaptıkları tartışmade tek bir konuda mutabık oldukları Tüürkiye politikasıydı.
Görüldüğü gibi Almanya da iktidar ile muhalefetin Türkiye aleyhine ittifak içerisinde hareket etmesi Almanya da yaşayan 3 milyon Türk vatandaşınıı günden güne tedirgin ediyor.
Bir çarpıcı haber de Kuzey Irak’ta iki MİT elemanını PKK’lıların kaçırdığı haberini de internet sitelerine düşmesiydi ama bu haberi de yandaş ve merkez medya görmedi ve hiç bir yetkili de tekzip etmedi.
Hükümet yanlısı medyayı anladık ta artık Haber kanalları da hükümetin açıklama yapmadıği hiç bir iç ve dış haberi haber yapmıyor.
Dış politikada bunlar gelişirken bir başka ilginç haber ise cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısındaki artışın zirve yapmasıydı.
AKP’e 2002 yılında iktidara geldiğinde cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü sayısı 50 bin kişi iken..
Şimdi cezaevleirnde tutuklu ve hükümlü sayısı tam 224 bin 878’e çıkmış ve bu sayı gittikçe de artıyor.Farka bakar mısınız?
Türkiye’ de 381 cezaevi var.
Toplam cezaevlerinin kapasitesi 202 bin 676 olunca,22 bin hükümlü ve tutuklu yerlerde yatıyor.
AKP’e 10 tane daha cezaevi ihale etmiş durumda.
Bir ülkenin huzur ve barış içerisinde yaşadığının ve sorunlarının çözüldüğünün göstergesi, cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü sayısı gösterir.
Görüldüğü gibi bizde hiçte iç açıcı bir durum yok dahası vahim bir tablo.
Benim dikkatimi çeken bir başka haber ise İstanbul’un göçten kaynaklanan önlenemez nüfus artışı idi..
TÜİK açıkladı, İstanbul’un yatılı Nufüsü 14 milyon 657 bin 434 kişi..
İstanbul’un bu nufüsü dünyanın 145 ülkesini geride bıraktığı.
145 ülkenin nüfusu İstanbul’da yaşayanlardan daha az olması.
Türkiyenin ivedi olarak çözüm bekleyen bugünden yarına ertelenmeyecek yapısal o kadar çok sorunları varken; partili Cumhurbaşkanı kalkmış CHP’nin Çanakkale’de adalet kurultayına katılan üç beş kişinin içitiği içkiyi ülkenin gündemine taşımasıydı.
Bu kadar banal bir siyaset ülkeye yakışmıyor.
Türkiye- Almanya ile ilişkisine dönersek;Türkiye bu ilişikisini normalleştiremezse AB üyesi ülkelerin tamamı bizim karşımıza dikilecek gibi görünüyor, bunun emareleri de ortaya çıkmış durumda.
OHAL ilanıyla KHK’lerle biz demokrasi ve hukukla yönetilen bir ülke olmaktan fiilen uzaklaşmış, Tiranlık bir sisteme geçmiş durumdayız
AB standartlarında bir demokrasiyi yok sayıp,Kopenhag kriterleinden uzaklaşıp, Akara kriterlerini devreye sokarsanız, demokratik yeryüzü ve demokrasi güçleri sizi demokrasi liğinden düşürürler.
Demokrasi liğinden düşünce de tekrar demokrasi liğine çıkmamız kolayda olmaz bunu da bilelim.
Yargısı bağımsız, medyası özgür olmayan,muhalefeti rejim karşıtı sayan,kuvvetler ayrılığını kuvvetler birliğine dönüştüren bir iktidar,yüzde kaç oy alırsa alsın demokratik bir devlet muamelesi görmez,görmüyorda.
Türkiye dünyada 113 ülke arasında hukuk sıralamasındaki yerinin 99’ncu olması bunu teyit etmiyor mu?
Yine Türkiye’nin basın özgürlüğü sıralmasında 180 ülke arasında 155’nci olması,dünyada en fazla gazetecinin tutuklu olduğu ülke olması, kabuledilir bir durum olmasa gerek.
Almanya Türkiye’yi demokrasi,hukuk,medya ve düşünce özgürlüğü üstünden çok kötü sıkıştırmış durumda.
Yukarıda verdiğimiz cezaevlerindeki hukuki dayanağı olmayan binlerce tutuklu ve hükümlü sayısı ile hukuk devleti ve basın özgürlüğü sıralamamız,Almanya’yı doğrulamıyor mu?
İktidarın başta Suriye olmak üzere dış politikada duvara toslamasının ardından; içerideki sorunların üstesinden gelememesi,iktidarın dış düşmanlar üstünden iktidar ömrünü uzatmaya yönelmesi çok tehlikeli bir yola girdik.
Türkiye’nin AB’den uzaklaşarak radikal bir makas değişikliğine girmesi,bizi köpek balıklarının ve timsahların yaşadığı gölde yüzmeye kalkışma riskini taşıyor.
Yazarlar
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları



























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025