Mehmet TIRAŞ
Dünyadaki gelişmeleri takip edenlerden biri olarak Türkiye’de Muktedirin oto yol ve köprü açılışlarını anlatırken aklıma bu söz geldi.
Bilim ve teknoloji üretemez küreselleşen dünyaya yabancı olursanız, yaptığınız köprü, yol, tünel ve metroyu dünyada ilk biz yaptık diye anlatırsınız.
Halbu ki Batı ve ABD sizin yeni diye övündüğünüz ve anlattığınız otoyol, köprü ve metroyu bundan yüz yıl önce yapmış.
Dünya neyi konuşuyor biz neyi?
Amerika Havacılık ve Uzay Dairesi(NASA).
Uzay’da dünyanın en az iki kat büyüklüğünde bir Gezegen keşfettiklerini açıkladı.
NASA’nın bu haberini okuyunca hemen bizim medyayı taradım, bizim medya önemsiz bir habermiş gibi üzerinde fazla durmadığını gördüm.
Bu yeni Gezegeni televizyonlar birinci haber olarak girmeyince tartışma konusu da olmuyor, kadrolu ekran tetikçileri arasında, siyasi horoz kavgası gırla gidiyor.
NASA’nın yeni bir Gezegen buluş haberini okuyunca tarihe uzandım ve Galilo Galilei’nin 16. Yüz yılda dünya dönüyor dediğinde; Kilisenin cemaatini köpürten kışkırtıcı propagandasını hatırladım.
Kilise ne diyordu: ”Dünya dönüyorsa İsa niye bilmiyor, dünya dönüyorsa İncil’de niye yazmıyor bunların yalan olduğunu; dünyanın döndüğüne inanmak, İsa’nın babasız bir kadından dünyaya geldiğine inamamak gibi bir şey diye, cematini bilimsel düşünceye karşı kışkırtıyordu.”
Muktedirin çevresi herhalde şöyle diyordur; Uzayda dünyanın iki katı bir Gezegen varda bizim Reis niye bilmiyor demiş olmalılar. Mehmet Ağar’ın oğlu Elazığ Milletvekili Tolga Ağar bize Erdoğan, Allah gibi geliyor, diye açıklaması var ya.
Sanayi toplumunun kavramları, kurumları ve argümanları ile, küresel çağı okuyamazsınız, Çünkü küreselleşme ile üretim biçimi değişmiş, nitelikli insanla mesleksizin arasında ki farkı ortaya çıkartıyor küresel çağ..
Sanayi toplumu ile içinde yaşadığımız Bilgi Toplumu arasında çok büyük bir fark var hem de, siyah beyaz kadar.
Geçen Halk TV’de, CHP Grup başkan vekili konuşuyordu ve biz iktidara gelirsek fabrikalar açacağız, programı yöneten modaretör rejiyi uyarıyordu, bu sözü alt yazı olarak verelim diye, sanırsınız ki siyasetçi yeni bir proje ve kavram türetmiş.
Yeni çağ da yapay zekanın tartışıldığı, silikon vadisi, sürücüsüz otomobillerin devreye sokulduğu, okulsuz eğitimin verildiği, dünyanın böyle bir sürece evrildiğinden habersiz konuşuyorlardı, CHP tayfası.
Ana Muhalefetin televizyonunda bunları dinlerken bizim siyasetçiler,yıllardır piyasa da olan İvan İliç’in “Okulsuz Toplum” ve Peter F.Drucher’in başucu kitabı olarak kaynakça gösterilen “Kapitalist Ötesi Toplum” gibi kitaplardan habersiz olduklarını fark ettim.
Tarımında içinde olduğu Küresel çağda bilgi her alana sirayet etmiş durumda ama, yaşadığımız sorunları,bizim siyasilerimiz hala sanayi toplumunun kavramları,kurumları ve argümanları üzerinden çözeceğiz diye siyaset yapıyorlar.
Fabrikalar,okullar sanayi toplumun kurumlarıydı ve sanayi toplumunun üç yüz yıllık sürecinde,insanlığıa önemli hizmetler verdi,insalığı feodel toplumdan kopardı.
Sanayi toplumunda toplumların zenginliğinin ölçüsü “Çelik üretimiydi”.
Bilgi toplumuna geçilince toplumların zenginliğinin kriteri Araştırma, Geliştirme ve Düşünce Üretme olarak bilinen “AR-GE” oldu.
Bilgisayarın arama motoru olarak bilinen GOOGLE’nin piyasa değerinin 120 milyar dolar olduğundan ülkeyi yönetenlerin yüzde kaçının haberi var acaba? Sanayi toplumunun böyle bir katma değer üreten bir kurumu var mıydı?
Küreselleşme ile bilgi sermaye ,para plastik,anahtar şifre,güvenlik görevlisi mobeseler olurken, antensiz ve kablosuz teknolojiler de hayatımıza yön verir oldu.
Sanayi döneminde bilginin üretimin içindeki tek etkisi icat edilen manuel teknolojiydi.
Bilgi toplumunda ise; Bilgi üretimin içindeki payı yüzde seksenlerde, yüzde yirmi ise teknoloji, enerji ve insan gücü olarak yer alırken, dijital ekonomi yeni inanılmaz bir zenginlik yarattı.
Üç yüz yıllık sanayi döneminde insanın toplam yarattığı katma değer 48 Trilyon dolar iken, son yirmi beş yılda küreselleşme ile insanoğlunun ürettiği katma değer tam 85 trilyon dolar oldu.
Bilgi kullanıldıkça kıtlığı çekilmeyen ve zenginlik yaratan bir ekonomi olarak, üretim içinde payını hızla artırıyor.
Küreselleşen dünyayı ancak yer yüzü ile rekabet ederek, çağdaş,çoğulcu ve katılımcı bir demokrasi ile kavrarsınız.
İnternete kafanıza göre yasak getirir internet sözlüğü Wikipedia’ya erişim engelini uygularsanız, ne teknoloji üretir ne de insanlığın sorununa düşünsel bir katkı sağlarsınız.
İşte Muktedirin “bizim neslimizi bozdular, dindar nesil yetiştireceğim” diyerek İmam-Hatip okullarına ağırlık vererek eğitimi yaz boz tahtasına çevirmesinin acı tablosu;2 milyon 415 bin öğrenci üniversite sınavına giriyor,15 bin öğrenci sıfır puan çekerken, sınava katılan 628 bin öğrenci ise barajı aşamıyor.10 İmam hatipli öğrenciden sadece biri, dört yıllık fakülteye yerleşebiliyor.
Eğitim böyle olunca ne Uzayda yeni bir Gezegen keşfedilmesi sizi ilgilendiriyor ne de iş cinayetlerini engelleyecek teknolojiler üretebiliyorsunuz.. İş cinayetleri hız kesmiyor her gün 5 işçi cinayet ekonomisi sonucu ölürken,7 işçi sakat kalarak iş göremez duruma düşüyor 2002 -2018 yılları arasında 21 bin işçi iş kazasında hayatını kaybederken... Buna 2019 yılın ilk 7 ayında ölen 1004 işçi dahil değil. Ülke olarak iş cinayetlerinde Avrupa’da birinci dünyada ise üçüncü durumdayız. AB üyesi ülkelerde ve ABD’de 50 yıldır ölümlü iş kazalarının olmaması tesadüf olabilir mi, çağın teknolojisini kullanmanın sonucu olduğu akıl edilmiyor mu?
Çağın teknolojisi olan bilgisayar parçası Çip üretemeyen bir toplum, NASA’nın Uzay’da yeni bir Gezegenin keşfedildiğini nasıl anlayacak ve tartışacak.
57 İslam ülkesinde yaşayan insanların yüzde 54’nün okur-yazar olmadığını ,Erdoğan Astana toplantısında dile getirdi.
Dünya dönüyorsa İsa niye bilmiyor ve İncil’de niye yazmıyor diyen Kiliseye, Galilo şöyle yanıt verir: ”Fiziği İncil’den öğrenemezsiniz, ben desem de demesem de dünya dönüyor” der.
Beton ekonomisi ile kendinizi dünyaya büyük gösteremezsiniz.
Bu haliniz Güneşi fenerle göstermeye benziyor.
Yazarlar
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları


























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025