Ali BAYRAMOĞLU
Yerel yönetim seçimlerinden sonra iç siyaset hareket kazanacağına tersine, zaman içinde durağanlaştı.
- Durağanlaşmanın ilk nedeni bence muhalefetin genel durumundan kaynaklanıyor.
Hiç bir siyasi parti şu ana kadar Cumhur İttifakı’nın siyasetten ikame eden, iktidara gelme gücü taşıyan bir görüntü vermedi. Bunun asıl nedeni ise, bir tür yeni hikaye eksikliği. Liderlerin iktidara yönelik otoriterlik ve keyfilik eleştirileri, “biz daha iyi yaparız iddiaları” yeni, ikna ve seferber edici fikir ve önerilere dayanmadıkça, siyasi alana hareket getirmiyor, seçmene heyecan vermeye yetmiyor.
Bu eksikliği ortadan kaldıracak, bir kaç maddelik değişim programına dayalı, seçmen gruplarını seferber edebilecek “somut ve geniş bir siyasi ittifak” da ne ilişki ne ihtimal olarak gündeme geldi. “Muhalif partilerin toplam oy oranları yüzde 50 civarında konsolide olmuş halde ve artma eğiliminde” denebilir. Ancak, geniş ve açık bir siyasi ittifak olmadıkça bu rakamın tek başına bir karşılığı bulunmayabilir. Diğer bir ifadeyle muhalif seçmenin farklı parçalarının sandık başında, kendi kararıyla bir ittifak üretmesini beklemek gerçekçi değildir. Özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, seçmeni etkiyecek ve bugüne kadar etkilemiş istikrar, kazanım koruma, güçlü siyasi irade gibi diğer faktörleri, bu bakımdan akılda tutmak gerekir.
Muhalefet, CHP’den DEVA’ya bir bütün olarak, stratejik ve ideolojik korkularla hareket ediyor, bu konuda zaman ve alan kaybediyor.
- İkinci durağanlaşma nedeni, şüphe yok ki, siyasi rejimin otoriter niteliği, iktidarın baskıcı politikaları.
HDP’nin bu bakımdan karşı karşıya kaldığı durum ortada ve tek başına yeterli gösterge. İktidar, siyasi alanı iyice daraltmış ve bu alanın toplumla bağlarını iyice kesmiş bulunuyor.
Örgütlü veya bireysel muhalif dil-eleştiri hızla ve keyfi bir şekilde kriminalize edilebiliyor. Dengeleyici ve denetleyici kurumlar çözülüyor. Ekonomik ve siyasi zorlamalar, baskılar, siyasi fayda endeksli el değiştirmeler, basını, etkisi az küçük parçalara bölerek özgül ağırlık kaybı yaşamasına yol açtı. Mevcut yapıyla basın, hem kamusal alan oluşturma ve tartışmalarına hem siyaset-toplum bağı kurmaya yönelik işlevini uzun süredir yerine getiremez oldu. Sosyal medya ise hem aynı ağırlığa sahip değil, hem gerek kendi yapısından gerek siyasi konu ve eleştirilerde karşı karşıya kaldığı takibat tablosu yüzünden makro siyasi bir anlam taşımıyor.
- Üçüncü neden ise, iç siyasetin yeni bir istikameti ve siyasi iktidarın bu istikametten yeni bir “hikaye” üretme çabasıyla ilgili.
Söz konusu olan, jeopolitik sorunlara endeksli, millilik ve milliyetçilik vurgusu yüksek, toplumsal ortalama hassasiyetleri iç siyasetten dışa yöneltme kabiliyetine sahip, dahası iç siyasi alanı gölgeleyerek daraltan bir boyuta sahip bir istikamet.
Erdoğan Ege, Libya, Doğu Akdeniz gibi konuları, konjontürel koşulları istediği kıvamda yoğurarak siyasetin merkezine taşıyor. Tarihsel bir haksızlık vurgundan yola çıkarak, meydan okuyan veya masaya oturtan sert lider görüntüsü vererek, “özgüven ve beka politikası”na yeni ve kuvvetli bir içerik katma yolunda ilerliyor. Azerbaycan-Ermenistan çatışmasının, Ankara’nın bilgisi ve teşviki üzerinden bu çerçeveye oturtmak da pek ala mümkün.
CHP, İYİ Parti, DEVA gibi partiler bunun karşısında bağımlı değişkenler gibi hareket ediyorlar. Zira bu politikanın özüne tümüyle katılıyorlar, itiraz ettikleri üslup ve yöntem meselesini bile kuvvetli bir şekilde dile getirmekten çekiniyorlar. Böylece millilik, milliyetçilik tekelini Erdoğan’a bırakıyor, jeopolitik-demokrasi-meşruiyet-diplomasi ilişki ve imkanlarını rafa kaldırarak, hep birlikte, Erdoğan’ın yedeğine düşüyorlar.
İç siyasetin serancamı biraz böyle.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025