Burhanettin DURAN
Zeytin Dalı operasyonu beklentilerin ötesinde başarılı gidiyor. Deaş ile mücadelede "ün" yapan PKK-YPG militanları TSK-ÖSO karşısında büyük zayiatlar veriyor.
Afrin kuşatıldı ve meskun mahal mücadelesi de tahminlerden hızlı sonuçlanabilir.
Savunmayı Afrin sınırlarından başlatmak ve TSK-ÖSO ile konvansiyonel bir savaşa girmek PKK-YPG'nin ana hatasıydı. "Siviller öldürülüyor" kampanyasına rağmen PKK-YPG, ABD ve Avrupa'dan beklediği üst düzey desteği alamadı.
Verilen destek ise Türkiye'nin operasyon kararlılığını etkileyemedi. Biliyoruz ki, Batı başkentleri operasyon başladığında Afrin'in, Türkiye için "bir tür Vietnam" olmasını bekliyorlardı.
Şimdi Avrupa basını ve Avrupa Parlamentosu (AP) "operasyonu durdurun,Afrin'den çekilin" çağrısı yapmakla meşgul.
ABD ise, Menbiç'te uzlaşma üretme derdinde. Afrin'in ele geçirilmesi ve Erdoğan'ın PKK ile mücadelede koyduğu hedefler Türkiye'nin Suriye politikasında yeni bir dönemin köşe taşlarını oluşturuyor. Suriye iç savaşının ilk beş yılında müdahale etmeyen Ankara'nın şimdiki kararlılığı Berlin, Paris ve Washington'da yeteri kadar anlaşılmıyor. Ankara, Suriye ve Irak'tan gelen güvenlik tehditlerini bu ülkelerin içinde karşılamak gibi stratejik bir karar verdi. Bunun altyapısı Rusya ile yakınlaşma sayesinde atıldı.
Ankara, sınırlarında PKK devleti kurulmamasını birinci öncelik olarak tespit etti. Ve Türkiye hayati tehdit algıladığı bu denklemde aktif olmayı, sert gücünü kullanmayı tercih edeli çok oldu.
Bu yüzden Alman ve Fransız basınında çıkan "Kuzey Suriye'yi sömürgeleştirme" ve "Kürtleri tüm coğrafyadan demografik olarak silme" gibi suçlamaları umursamıyor.
AP'nin çağrısı da YPG ile mücadele azmini zayıflatamaz.
Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan dün Erzurum kongresinde hem Avrupa'ya hem de ABD'ye mesaj verdi.
Erdoğan, TSK'nın Afrin'i yakında ele geçirdikten sonra bir yandan İdlib tarafındaki gözlem noktalarının genişletip tahkim edeceğini diğer yandan da Menbiç'e yöneleceğini söyledi.
ABD'nin Membiç'i tümüyle boşaltmasını isteyen Erdoğan, AP'ye sert bir uyarıda bulundu:
"Ey Avrupa Parlamentosu siz bu millete ne zamandan beri akıl vermeyebaşladınız. O aklı kendinize saklayın. 3,5 milyon Suriyeli'ye 7 senedir ev sahipliği yapan biziz. Kapıları açıp gönderseydik kaçacak delik arayacaktınız, delik. Bize yalvardınız, 'Aman kapıları açmayın' diye. Biz insanlık yaptık ama siz insanlıktan anlamıyorsunuz ki..?"
Bu cümleler Avrupa'nın terörle mücadele konusunda Türkiye'yi yalnız bırakmasına yönelik tepkiyi yansıtıyor.
Türkiye'nin Suriyeli mültecilerin kaderi başta olmak üzere Avrupa'nın güvenliğine ve istikrarına verdiği önemin kıymetinin bilinmemesinden duyulan rahatsızlığı gösteriyor.
Avrupa'nın derdi başka yerde.
Zeytin dalı operasyonu sebebiyle onlu yıllardır göz yumdukları PKK'lılar artık Avrupa kentlerindeki güvenliği tehdit ediyor.
Zeytindalı operasyonunun durdurulmamasından duyulan öfke Avrupa'daki PKK'lılara sokaklara döküyor.
Bu öfke sadece sözgelimi Almanya'daki Türklere ve sivil toplum kurumlarına yönelmiyor.
Aynı zamanda Alman kurumlarını ve kamu güvenliğini de hedef alıyor.
Meselenin ciddiyeti DİTİB'e bağlı camilerin kundaklanmasıyla sınırlı değil.
Aşırı solcuların desteğiyle meydanlara çıkan PKK'lılar aslında Avrupa'da yeni bir radikalleşme dalgası yaratıyor.
Bu dalga İslamofobi'den aşırı sağa ve Deaş türü tepkilere kadar uzanıyor.
Türkiye, Suriye ve Irak'taki PKK-YPG ile mücadelesinin daha başında.
PKK'lıları kontrol altına almayan Avrupa başkentleri daha fazla şiddete sahne olacak gibi.
Çözümün yolu, "Türkiye'ye terörle mücadeleden vazgeç" demekten geçmiyor.
Aksine, Avrupa ve Türkiye'nin terörle mücadelede işbirliği yapmasından geçiyor.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2022
19.05.2021
15.05.2021
30.04.2021
24.04.2021
17.04.2021
6.01.2020
3.01.2020
13.10.2020