Ferhat KENTEL

30 Ağustos askerî bayramının Ramazan Bayramı’na denk gelmesi üzerine Vatan gazetesi “Çifte bayram kutlu olsun” manşeti atmış. Manşetin altındaki fotoğrafta üzerine dev gibi bayraklar asılmış beton kuleler ve onlara gökyüzünden bakan bir Atatürk görülüyor. Fotoğrafın üzerindeki yazının bir yerinde de şu ibareler var: “Dev bayraklarla donatılan İstanbul Maslak’taki gökdelenlerin silüeti, Ata’nın hayali modern ve büyük Türkiye’nin görüntüsünü yansıttı.”
Atatürk’ün hayalinde buna benzer bir şeyler var mıydı bilemem; muhtemeldir ama önemli değil zaten; işimize gelen hayali, veciz sözü ona yakıştırarak, her türlü numarayı çevirmek mümkün nasıl olsa...
Fotoğraftaki manzaradan gurur duyanların niyetlerinin ötesinde, bir fotoğraf beton cumhuriyetimizi, beton milliyetçilik ideolojimizi ancak bu kadar net ifade edebilirdi dedirtiyor.
“Çağdaşlık” bina dikmek olarak görülürse, evet Türkiye dünyanın en “çağdaş” ülkelerinden biri olmak yolunda beton adımlarla yürüyor.
Ne pahasına?
Fotoğraf-1 pahayı anlatıyor. Silinip, dümdüz edilen, yok edilen kırları, bayırları, tarım arazilerini, ormanları, doğal su kaynaklarını, dilleri, inançları, gelenekleri, insan insana ilişkileri, renkleri, şiveleri, Osmanlı evlerini, Ermeni, Rum, Karadeniz evlerini, kışın soğuğuna, yazın sıcağına dayanıklı evleri, mis kokan domatesleri, hafızaları, tarihi, tevazuu anlatıyor...
Çağdaşlık, kalkınma, modernlik adına, “ulus” olma adına tevhid-i tedrisatla, buldozerlerle, takım elbise ve kravatlarla beyinlerimize ve bağımıza bahçemize girenlerin marifetlerini anlatıyor.
Paranın, sermayenin hükmünü ve hamaseti anlatıyor o fotoğraf.
Ve o sermayenin nasıl doymak bilmez bir iştahla hiçbir engel tanımadığını; o sermayeye yedek olan, sermayeyle yedeklenen milliyetçiliğin “ulusal kalkınma” retorikleriyle, “üretim” için, “üretime gerekli enerji” için sürekli yeni sömürülecek kaynak arayan, en sonunda Allah’ın akarsularını HES’leyip, mengene takıp, Allah’ın ovalarını nasıl kuruttuğunu; kurutamadıklarına da nasıl zehir akıttığını, hormonlu domatesleri, genetiği oynanmış mısırları, kibri, gösterişi, tüketerek adam olmayı anlatıyor...
Kalkınmacı dilin aşağılamak için “su akar Türk bakar” dediği zamanlardan çıktık artık. O “Türk” kendini o kadar çok aşağılanmış hissetti ki, bugün artık “bakmıyor”; alıyor o suyu ve tepe tepe kurutuncaya kadar para çıkarıyor içinden... Milliyetçi oldu yani, hem de kapitalist...
New York’un beton kulelerine özenerek, doğaya ve insana hâkim olma arzusuyla yanıp tutuşan modernizmin ve kapitalizmin kurgusunu nasıl dayattığını; o kulelerin içine tıktığı insanları nasıl hafızasızlaştırdığını, duyarsızlaştırdığını, doğayla, geçmişle bağı kopmuş, travmatize olmuş, güce ve şiddete tapar hale getirdiğini anlatıyor o fotoğraf...
O fotoğraf, kapitalizmi anlatıyor; para, milliyetçi duygular ve kalkınma adına nasıl kafaya geldiğimizi anlatıyor...
Ve bir fotoğraf daha... Yıkılmış, yıkıntıya dönmüş bir gecekondunun kendini nasıl bayrakla savunmaya çalıştığının ama işe yaramadığının resmi... Çünkü o araziye –“yasal” kılıflarla– daha büyük başların sermayesinin ihtiyacı var. O gecekondunun arazisinden “kalkınma” yapacaklar! O kalkınmayı yaptıktan sonra onlar da Türk bayraklarını asacaklar. Onların astığı Türk bayrağı, gecekondununki gibi “savunma” amaçlı olmayacak; üzerimize ideolojilerini boca etmek için; kafamıza vura vura kapitalizmi sokmak için olacak...
Daha derin analiz manaliz yaparak uzatmaya gerek yok, fotoğraflar anlatıyor her şeyi... Betonun ve üzerindeki bayraklı cilanın hükmünü, totalitarizmini...
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.07.2024
16.04.2024
5.02.2024
12.07.2023
24.01.2023
26.11.2021
2.05.2021
16.04.2021
10.10.2020
9.09.2020