Fikret Bila
Moskova’da gerçekleşen Erdoğan -Putin zirvesinden beklendiği gibi ateşkes kararı çıktı. Böylece, tırmanan gerginlik şimdilik dondurulmuş oldu.
Zirvede alınan kararlardan biri de M4 karayolunun 6 km kuzeyinde ve 6 km güneyinde bir güvenlik koridoru oluşturulması ve Türkiye ile Rusya’nın ortak devriye yapacak olması.
Tahmin edildiği gibi Esad güçleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bulundukları yerden çekilmesi söz konusu değil. Ayrıca BM’nin terörist olarak kabul ettiği bütün grupların etkisiz hale getirilmesi şartı da yenilenmiş durumda.
Bu durumda Türkiye HTŞ vb. grupların silahtan arındırılmasını sağlar ve rejim de varılan anlaşmaya uyarsa ateşkes kalıcı hale gelebilir. Tabii daha önceki ateşkes kararlarının çok uzun sürmediğini de unutmamak gerekir.
Değişen ittifaklar nedeniyle
Türkiye açısından Suriye’deki durum tam da bir zamanlar solda çok popüler olan "Ne ABD, ne Rusya, ne Çin; her şey Türkiye için" sloganını anımsatıyor.
Türkiye, Suriye’de zaman zaman ABD’ye zaman zaman Rusya’ya yaslanarak hamleler yaptı.
Son dönemde "Türkiye eksen mi değiştiriyor, NATO’dan ayrıldı mı?" sorularını sorduracak kadar ABD ile gerilip Rusya ile yakınlaştı. ABD’den Patriot alamadı, Rusya’dan S-400 aldı ama bu bile Rus uçaklarının hava koruması olmayan Türk birliğini vurmasına engel olamadı. Bu kez Rusya Esad’ın yanında Türkiye’nin karşısına geçerken, bu gelişmeyi fırsat bilen ABD, Türkiye’nin sırtını sıvazlamaya başladı.
Şu gerçek ortada ki, Türkiye ulusal çıkarlarını ne tam ABD’ye ne tam Rusya’ya dayanarak koruyabilir. Ankara, Suriye sorununa başlangıçta bu şekilde yaklaşıp rejim değişikliği hedefinin peşine takılmasaydı bugün eli çok daha rahat olurdu.
Ancak gelişmeler özellikle "müttefik-stratejik ortak" diye sunulan ABD’nin PKK-YPG’yi Türkiye’ye yeğlemesi ve Suriye’nin kuzeyinde bir PKK devletçiği kurmaya yönelmesiyle askeri harekâtları yapmak zorunda kaldı.
ABD, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı koruma altına aldı ve etki alanından uzaklaştırdı. Türkiye’nin askeri harekâtları ise Rusya’nın, hava sahası konusundaki esnekliği ile gerçekleştirildi. Türkiye’yi ABD’den uzaklaştırmak ve NATO içinde sorun yaratmak için harekete geçen Rusya, süreci S-400 satacak noktaya kadar getirdi. Ancak bu işbirliği İdlib sorununda ciddi şekilde sarsıldı.
Bu aşamada ABD’den gelen mesajlar Türkiye’nin yanında olduğu yönünde. Peki ABD ne kadar Türkiye’nin yanında? Moskova’da Erdoğan-Putin zirvesi sürerken "Türkiye’nin Rusya ve Suriye’ye karşı ülkesini savunması hakkıdır. Müttefikimiz Türkiye’yi destekliyoruz. Mühimmat vereceğiz. Soçi Mutabakatı’na dönülmeli" açıklamaları arka arkaya geldi. Bu açıklamaların yanı sıra aynı ABD, "Türkiye’ye İdlib’de hava savunması sağlamayacağız. Patriot konusunu değerlendiriyoruz. Bu değerlendirmeyi S-400 ekseninde yapıyoruz" beyanları da geldi. Türkiye’ye mühimmat desteği taahhüt ederek Rusya ve Suriye ile savaşmasını teşvik eden bu tutum bir zamanlar Türkiye’yi ABD’den uzaklaştırma hamlelerine benziyor. Şimdi aynı taktiği ABD uyguluyor. Patriot vermeyen, sahaya yansımayan destek açıklamaları ve mühimmat garantisi!
Türkiye İdlib'de takılmışken
Rusya’nın, Türkiye’nin askeri harekâtlarına karşı Esad’ı koruyacağı çok açık. Bunu korumasız askerlerimizi şehit ederek gösterdi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin çok ağır karşılık vermesi üzerine yine Esad’ı korumak amacıyla daha önce burun kıvırdığı Moskova zirvesini kabul etti. Bu girişimin en temel amaçlarından birinin Esad’a zaman kazandırmak, nefes aldırmak olduğu açık. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin verdiği sert karşılıkla önemli askeri kayıplara uğrayan Esad’ın toparlanması ve Rus askeri takviyelerinin ulaşıp yerleşmesi için zaman kazanmış olacak.
Gözden uzak tutulmaması gereken nokta Türkiye, İdlib’de meşgulken Fırat’ın doğusunda ne olup bittiğidir. Türkiye’nin Suriye’ye askeri müdahalede bulunmasının asıl nedenini oluşturan ve beka sorunu olarak gördüğü PKK-YPG, ABD desteğiyle devlet yapısını kurmaya yönelik faaliyetlerine devam ediyor. ABD’nin petrol kuyularının başına oturttuğu PKK-YPG, petrol gelirlerini de alıyor ve devletleşme yolunda olabildiğince mesafe almaya çalışıyor.
Bu durumun ortaya çıkardığı bir çelişki, ABD’nin, "Fırat’ın doğusunda PKK-YPG’yi, batısında Türkiye’yi destekliyorum" tutumudur.
Bu tablo içinde "Suriye’de terörle mücadele konusunda kim kiminle hareket ediyor" sorusu önemlidir. Türkiye’nin terör örgütü olarak gördüğü ve 40 yıldır mücadele ettiği PKK’yı ABD ve Rusya sahada terör örgütü olarak görmüyor. Aksine ABD müttefik olarak görüyor. Türkiye ile ABD arasındaki asıl sorun bu.
Diğer taraftan Rusya ile Suriye’nin ve bir süre önceye kadar ABD’nin terör örgütü olarak gördüğü DAEŞ, HTŞ gibi El Kaide uzantısı terör örgütleri Türkiye’nin varlığından yararlanıyor. Fırat Kalkanı Harekâtı’nda, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin çatıştığı ve ağır kayıplar verdirerek bölgeden uzaklaştırdığı radikal gruplar bugün İdlib’in içinde.
Türkiye Soçi uzlaşmasından sonra bu grupları silahtan arındırma ve M-S, M-5 karayollarını açma taahhüdü konusunda beklenen etkinlik ve hızda davranmadığı için eleştiriyor.
Rusya’nın Esad’la birlikte Türk birliklerine saldırmasının nedeni de bu.
Bu gerçek, Türkiye'nin ABD’ye ve Rusya’ya olan bağımlılığını mümkün olduğunca azaltacak, bölge ülkeleriyle işbirliğini artıracak bir politika izlemesinin daha doğru olacağını gösteriyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.10.2025
8.10.2025
24.09.2025
23.05.2022
19.07.2021
14.07.2021
5.07.2021
21.06.2021
9.06.2021
24.05.2021