İlhami IŞIK
Başta ABD olmak üzere Batı dünyası ile Türkiye’nin ilişkilerini temel de dengesizleştirdiğine inandığı bir sorunu, diğer bir deyimle, bugünkü dünya konjonktüründe potansiyel olarak bir Kürt devletini kurmak ya da kurdurmak mümkün mü sorusuna daha yakından bakmak istiyorum. Henüz bu konuda tek kelam etmemişken, ben kendi kanaatimi paylaşayım. Hayır böyle bir konjonktür ve böyle bir potansiyel süreç yoktur.
Yaygın kanaatlerin aksine Ortadoğu’da dört egemen devletin himayesinde olan Kürt coğrafyasında bir Kürt devleti kurmanın önündeki en büyük engel bizzat dünyanın İsrail devletini kurma ve bu kuruluşun büyük bedellerini hala ödüyor olma tecrübesidir. 2. Dünya savaşında Yahudilerin Naziler tarafından büyük bir soykırıma tabi tutulması( Holokost) bütün uygar dünyada Yahudiler lehine ciddi bir duygusal atmosfer yarattı. Bütün dünya adeta Nazi soykırımının yol açtığı büyük tahribatı telafi edercesine 1948 yılında kurulan İsrail devletini selamladı.
Aslında sonra görüldü ki İsrail devletinin kurulması bir çözüm değil, bizatihi büyük sorunların başlangıcı oldu. Bugün bile yakıcı etkisini herkesin hissettiği Filistin -İsrail ihtilafının temelleri o gün o karar ile atıldı. Batı dünyası hala bu kararının diyetini her gün ödemeye devam ediyor. İsrail devletinin batı dünyasına çıkardığı maliyet ve ödettiği faturalar, onların bir daha böylesine girift sorunlar müdahil olmamayı öğretti.
Hem İsrail devletinin dünyaya ödettiği büyük maliyet hem de özellikler 2003 Irak işgalinden çıkarılan dersler, Batıyı etnik ve ulusal meseleler konusunda mesafeli davranmaya itti. Bugün başta Amerika olmak üzere Batı dünyasının geliştirdiği vekalet savaşlarının temelinde bu dersler yatıyor.
Dünya İsrail devletini kurarak Filistin ve İsrail sorununa bir çözüm bulamadı. Devleti kurdu ama çözüm oluşmadı. Tam tersine kurulan devlet çözümü daha da ağırlaştırdı. Şimdi herkes çözümsüz bir bataklığın içinde kendi başına düşen ayıp ve günahları sineye çekmeye çalışıyor.
Geçen sene Kürdistan bölgesel yönetiminde yapılan bağımsızlık referandumundan sonra ortaya çıkan tablonun nedeni işte bu tutumdur. ABD ve Batı dünyası sırf bu tutum ve dersler yüzünden Barzani yönetimine destek vermedi. Sırf bu yüzden ölümcül düşman olan İran ve Haşdi Şabi’nin Kerkük'ü işgal etmesine seyirci kaldı.
Ara bir tespit yapmakta fayda var. Dört meşru ve egemen devletin toprakları arasında varlığını sürdüren Kürt coğrafyası sırf bu yüzden ABD ve Batı dünyasının ilgi alanında değil. Batı ve ABD dört mevcut devletin statükosunu değiştirmeye gönüllü değil. Dört büyük devleti karşıya alarak sorunun çözüleceğine hiç kimse inanmıyor. Ayrıca da Dört büyük devletin hukuku içinde yaşayan Kürt siyaseti bu devletlerin siyasal egemenliğini bertaraf edecek yeterlilikte, etkisizleştirecek olgunlukta ve bir devleti kuracak kadar maddi ve teknik temellere sahip değil. Eğer aklınızı ekmek peynirle yememişseniz bunun rüyasını bile göremezsiniz.
Bakış açımızı Kürtler adına daha içeriye doğru çevirirsek göreceğimiz manzara şudur. Kürtler bir devlet kurmayı gerektiren ilk koşuldan yoksun. Sermayeleri yok. Sermayenin olmadığı yerde bir bağımsız hükümranlık ilan etmek, mayın tarlasında yürümekten farksızdır. Kürtlerin hem sermayeleri yok hem de bir ulusun iradesini devlet olmaya evirecek siyasi birlikleri yok.
Kürtlerin son tahlilde Devlet kurmaya en yakın oldukları sanılan Kürdistan bölgesel yönetimi, Referandum sonrası Kerkük hadisesinde bir karpuz gibi ikiye bölündükleri herkesin malumu. Siyasal birliğini inşa edememiş her etnik gurup eninde sonunda bu birlik sorununa takılıp kalır. Nitekim Bölgesel Kürt yönetiminin başına gelen budur.
Afrin hadisesi PKK’nin dünya nezdinde ne anlama geldiğini en iyi test eden olay oldu. Afrin hadisesinin ortaya çıkardığı siyasi sonuçlara daha yakından bakıldığında PKK’nin henüz bir siyasi özne haline gelmediğini gösterir. PKK bütün afra ve tafrasına rağmen halen bir taşeron yapılanmadır. Türkiye’deki yaygın kanaatin aksine henüz birileri için partner bile olamamış. Asla ve kata stratejik müttefiklere sahip değil. İran Suriye, Rusya ve ABD PKK’yi elverişli bir araç olarak kullanmaya devam etmektedirler.
Dünyanın gündeminde bir Kürt devleti meselesi yoktur. Tam tersine dünya bütün Kürtleri üstü örtük biçimde kendi devletleriyle birlikte yaşamaya davet ediyor. Zaten hiçbir Kürt örgüt ve partisi küçük bir toprak parçasını bağımsızlaştıracak imkanlara sahip değil. Nesnel durum buyken dünya neden gelip Kürtlere bir devlet kursun. Dünya neden gelip Kürtler adına dört devletle savaşsın. Neden oluk oluk para akıtıp yeni düşmanlar edinsin. Yok böyle bir şey.
Dünya, Batı ve ABD bu konuda birilerinin sandığı gibi dipsiz bir bataklığa meyil etmiyor
Yazarlar
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2025
1.07.2025
9.06.2025
18.05.2025
8.05.2025
28.04.2025
21.04.2025
13.04.2025
1.04.2025
16.03.2025