İlker DEMİR
Türkiye'de yoksul halk daha birkaç gün öncesine kadar tüm yürekleri dağlayan kitlesel ölüm haberi beklentisindeydi.
Çoğunluğu Kürtlerden oluşan Efrin halkları çok sorumlu bir karar aldı, dünya yaptığından utansın, karşı savaşa gerek yok, dedi de savaşan güçler çekildi.
Bu karar, Efrin'e yığılan tüm silahları hiç etti, ölüm beklentilerini yaşam sevincine çevirdi.
Yaşama, doğaya saygı zaten yok da, sınırlar içinde bile güvenlikle yaşatmayan sermaye dünyasına Efrin'deki birkaç yüz bin yürek, kocaman barış ve yaşam hakkı dersi verdi.
Hiç utanan olmadı.
Ne Nato utandı ne AK (Avrupa Konseyi) ne de BM!
Utansalar zaten böyle ölümle burun buruna gelme durumu yaşanmazdı.
İnsanlığın kitabında düşene vurulmazdı.
Ama "40 yıllık Kani, olur mu Yani?"
Efrin halkından özür dilemek, biz ettik sen etme demek yerine mallar yağma edildi, kutsalları yıkıldı.
Yağma bu, adı üstünde, fethin 'mubah'ı sayan karakter iyot gibi açığa çıktı, otomobilden salça konservesine, bulunan her şey yağmalandı.
Daha da ağırı, değerler, kutsallar ayaklar altına alındı.
Demirci Kawa heykeli önce kurşunlandı sonra yere yıkıldı.
İslam peygamberi ibadethaneleri yerine konulan putları yıktırdığında şöyle demiş: "Hak geldi, bâtıl zâil oldu. Muhakkak ki bâtıl yok olup gidicidir." (İsra, 17/81)
Bu kurşun ve yıkım hele şu yüzyılda tamamen ilkellik ve batıldı.
Kawa heykelinin yeri ve etrafı ibadethane değil, üstelik o heykeli dikenler de Müslümandı.
Yani put değildi yıktıkları, ama put olsa kime ne, o da bir inanç ve haktı, yapılan düpedüz yağmacı ve yıkıcı ruh, inanca saygısızlıktı.
Yıktıkları, efsaneye göre çocuk beyni yiyen zalim kral Dehak'ı yenen Demirci Kawa'nın heykeliydi.
O halkın gönlünde efsane bir kurtarıcıydı ve onun heykelini yıkmak Dehakçı, zalim Dehak'ın askeri olmaktan farksızdı.
Ama uzman yazarlar bunların üzerinde pek durmadı, onların ufku sermayenin/devletin çıkar olasılıkları kadardı.
Kimi devlet uzmanları geri çekilmeyi, gerçekçi ve doğru bulsa da siyasal ve diplomatik bir yenilgi ve zafer dedi.
Neyin zaferi, neyin savaşı?
Savaşın kazananı, işgalin haklısı olur mu ki zaferi olsun!
Şimdi bu uzmanlar olan ve olacak üzerine ilkesiz senaryolar yazıyor.
Mesela Rusya demiş ki Kürdlere, "Esad'a ver yetkiyi, vermezsen hava sahasını açarım, korumaya almam bölgeyi!"
Yani Rusya'nın inayeti ve icazetiyle girilmiş Efrin'e.
Demiş ya da dememiş önemi yok ki, bölgede yaşayan canlıların yaşam hakkı devletlerin nüfuzu, inayeti ve icazetine kaldıysa, ilkelerin, temel hakların vah haline!
Devlet olmanın "şan"ı bu, sürpriz bir durum görünmüyor.
Çünkü her devlet, işgaline ve ihlaline bir bahane üretiyor.
Mesela gelme amacı enerji paylaşım ve nüfuz hegemonyası olan ABD bahanesini DAEŞ'i yoketmekle, Türkiye "terör"ü bitirmekle sürdürüyor.
Bahaneyi yiyen yiyor.
Efrin artık Suriye devletinin değil, fiilen Türkiye'nin.
Bu şu anda devlet kararı,Türkiye Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın, bölgeyi Suriye'ye teslim etmeyeceğini söylüyor.
Efrin bundan sonra bölgedeki paylaşım denkleminde kullanılacak bir mevzi.
Bundan sonra bu mevzinin altı dolacak, koz olacak, bunun için Efrin halkı "gönüllü" hale getirilmeye çalışılacak.
Binlerce nüfusa rağmen tek bir canlı yokmuşcasına harabe görüntülü Efrin, yazılan senaryolarla işgali dört gözle bekleyen mutlu bir halka dönüştürülecek.
Artık Efrin'e bir halk mı, tarihi bir geçmiş mi atanır zamanla öğrenilecek ama Gaziantep şehrinde toplanan Afrin Kurtuluş Kongresi (AKK) bilgileri geldi bile.
AKK, YİM (yerel idare meclisleri)'ni kuracak SUKO (muhaliflerin kurduğu Suriye ulusal koalisyonu)'ya bağlı olarak çalışacak.
Türkiye kurulumda baş rol oynayacak, devlet içinde devlet kuracak.
"Yaşamak mı, hayat mı bu, devletsiz yaşam şansı yok mu?"
Kürdler Kürdler!
Yazarlar
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.07.2025
17.07.2025
6.07.2025
23.06.2025
6.06.2025
16.05.2025
3.05.2025
2.04.2025
23.03.2025
14.03.2025