Kurtuluş TAYİZ
Yeni çözüm arayışları
21.09.2012
3936
Kanlı bir açmaz, bir ölüm çıkmazı sanki yaşadığımız. Ne siyasetle, ne güvenlik tedbirleriyle bu soruna çözüm bulabiliyoruz; kan akmaya devam ediyor. İster PKK’yı suçlayalım ister devlet yöneticilerini, fark etmiyor, bu kısırdöngüden bir türlü çıkamıyoruz. Hiçbir şey değişmiyor.
PKK’nın savaşacak gücü var ama kazanacak gücü yok; hükümetin örgüte karşı mücadele kararlılığı var ama onu bitirme gücü yok. Bu yüzden sürgit bir savaşa mahkûm olmuş durumdayız. Kürtlerin hepsi PKK ve BDP’yi desteklese belki de bu kadar çok insan ölmeyecek, silaha ve şiddete gerek kalmayacaktı. PKK ve Kürtler mesut, Türkler de bu duruma razı olacak, Kürt meselesinde kansız bir çözüm yolu bulabilecektik.
Son 30 yıldır neredeyse sanki tek ve uzun bir günü yaşıyoruz. Hep aynı şeyler, farklılık yok. PKK saldırıyor, asker operasyon yapıyor, gençler feci şekilde ölüyor; Kürt meselesinde ara ara demokrasi lafları gündeme geliyor, silahların gölgesinde biraz barış ve çözüm arayışı beliriyor, sonra bir yerden yine bir saldırı oluyor ve kıyamet kopuyor...
Film hep başa sarıyor. Yeni bir şey yok. Dikkat edin; bu konuda kuşaklar arasında da bir algı farklılığı yok. Bir babayla oğlu Kürt meselesine ilişkin aşağı yukarı aynı algıya sahip, Kürt meselesi sözkonusu olunca babayla oğul arasındaki yaş farkı da bir anda siliniveriyor; çünkü farklı zamanlarda yaşasalar da aynı şeyleri tecrübe ediyorlar.
Bugün yaşadıklarımıza bakın. Dönüp yine aynı noktaya geldik. PKK’nın kanlı saldırıları artmaya başladı, toplumda bir infial hâli belirdi ve biz yeniden “silahsız çözüm”ü tartışmaya başladık. Madem akıl bu işi “silahsız” çözmeyi öneriyor, o zaman bunca genci hangi “kutsal” değerler adına toprağa gömdük? Aklımız şimdi mi başımıza geldi?
Yarını tahmin etmekte kimse zorlanmıyor, bu konuda neler olabileceğini yakın geçmişe bakarak kestiriyoruz, çünkü yıllardır aynı felaketler dizisini yaşıyoruz; bir süre demokratik çözüm arayışı, sonra yeniden pata küte çatışma ve ölüm dönemi...
Bu kısırdöngüyü Türkiye’nin AKP’yle, Başbakan Erdoğan ile aştığını, geride bıraktığını sanıyorduk, ümitlenmiştik; ama maalesef onlar da bir önceki politikacı kuşağın kopyası gibi. Buna rağmen hükümetten tümden ümit kesmiş değilim. İktidarlarının bu sorunu çözmeye yeter güçte olduğunu düşünüyorum. Ama onlar bunu düşünüyor mu, o kadar emin değilim.
Evet, Kürt meselesinin siyaset dışında bir çözümü yok. Politikacılar ve askerler bunun gayet farkında; kan deryasına dönmüş bir ortamda yeniden kansız bir çözümü konuşmaya başladık. İyi de yaptık. Hükümet sıkışınca böyle davranıyor, diyenler çok. Olsun. Silahlar konuşacağına politikacılar demagoji yapsın, sahte demokrasi paketleri uydursun, bol keseden vaatlerde bulunsun... Çözüme dair bir akıl, bir proje belki de ancak böyle konuşa konuşa ortaya çıkacaktır.
Ankara bunun ilk sinyalini vermeye başladı. Hükümetin yeni bir silahsız çözüm planı üzerinde çalıştığı haberleri geliyor. Başbakan Erdoğan, bu kanlı sürecin önüne geçmek için arayış içerisinde.Başbakan’ın partisinin 30 eylülde yapılacak olan kurultayında üç aşamalı yeni bir çözüm planını açıklaması bekleniyor.
Önceki gün Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, örgütle Oslo sürecinde olduğu gibi görüşmelerin yeniden yapılabileceği mesajını verdi. Bu açıklamaları Arınç, Bingöl’de 10 askerin hayatını kaybettiği bu sert iklimde yaptı ve tepki almadı. Bu çok önemli. Üstelik bu sözlerin etkisi hemen görüldü. Pek hayırlı bir niyetle olmasa da PKK’yla görüşmeleri gündeme getiren CHP de bu tartışmaya katıldı. Kemal Kılıçdaroğlu “Eğer PKK’ya silah bıraktıracaksa terör örgütüyle görüşmeler devam etmelidir” dedi. Hükümet için çok büyük şans. Muhalefet partisi örgütle kurulacak diyaloga açık destek veriyor. Medyada da Oslo sürecinin yeniden başlaması gerektiğini düşünen sesler yükseliyor. Mehmet Ali Birand, dünkü yazısında “İyi ki PKK’yla görüşülmüş, iyi ki protokol yapılmış” diyerek, bu konuda düşüncesini çok net bir şekilde ifade etti.
Ben PKK’ya endeksli barış ya da çözüm planlarının sonuç vereceğinden şüpheliyim. Bundan PKK’nın tümden yok sayılması veya dışlanması gerektiğini düşünmüyorum. Kürt sorunu Türkiye’nin sorunudur ve bütün bir toplumu ilgilendiriyor. Bu yüzden de Kürt sorununa Oslo’da değil bütün Türkiye’yi kapsayacak, meşruiyet tartışması doğurmayacak olan Meclis çatısı altında çözüm aranmalıdır. “Demokratik Çözüm ve Barış Planı” adıyla (İmralı ve Kandil’i dışlamadan) Kürt sorununda yeni bir sayfa açılabilir. CHP ve BDP’nin akan kanın durdurulmasına dair böyle kapsamlı bir girişime karşı çıkacağını sanmıyorum. Yeter ki Başbakan Erdoğan bu kararlılığı göstersin; yoksa Türkiye başka türlü bu kanlı açmazdan kendisini kurtaramayacak...
[email protected]
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları






















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019