Mehmet ALTAN
Ben kendimi bildim bileli askeriyede yeni komuta şekillenmelerinin oluştuğu 30 Ağustos yaklaşırken Türkiye'de farklı şiddetlerde sarsıntılar yaşanır.
Bireysel ikbal arayışları, kurumlardaki grup çekişmeleri, siyasetçi tercihleri bu sarsıntıların boyutlarını belirler.
* * *
Siyasetçiler her zaman bu tehlikeli oyunun içinde yer almak istemişlerdir… Bazen hiç olmazsa demokrasinin görüntüsünü kurtarmak için, bazen de askerlerle iş birliği yapıp iktidarını daha güçlendirmek için…
Ancak bu siyasetçilerin girişimlerinin hiçbiri bugüne kadar Türkiye'yi bulunduğu sistemden koparmak, rejimi değiştirmek, parlamenter sistemi anayasa ortalıkta dururken fiilen ortadan kaldırmaya kalkmak, devletin görünen ve görünmeyen rantlarını dibine kadar sömürmek, yargıyı yok etmek boyutuna varmamıştı.
* * *
İşler sarpa sarınca dünyayı kandırmak için en NATO'cu, AB'nin denetiminden ve demokrasiden kaçmak isteyince en Şangay Beşlisi partizanı, umutlanınca Şengen'e karşı Şamgen'ci, ezikliğini ve komplekslerini tedavi etmek isteyince Sünni İslam İmparatorluğu için Müslüman Kardeş'çi, ayrıca bazen IŞİD'ci, çoğu zaman El Nusra'cı boyutunda bir patolojik çalkantının içinden geçiyoruz.
Bu çılgınlıklar, her olayın tehlike boyutlarını birkaç misli büyütüyor.
* * *
Birkaç gündür, “Ne olursa olsun iktidarda kalayım ve yargılanmayayım” çaresizliğinin bu kez askeriye üzerinden yol almaya çalıştığı yönündeki kulis söylentilerine uygun çok tehlikeli kıpırdanma işaretleri var.
Nasıl ve neden düştüğü anlaşılmayan helikopterden, gazetecileri 'ordu imamı' ilan ederek öç alma girişimlerine, kişisel iktidar çıldırmışlığı nedeniyle düşürülen Rus uçağını vuran pilotla ile ilgili ürpertici iddialara, ordu içinde aniden başlayan tutuklamalara kadar bir dizi tuhaf gelişme, bilerek yaratılmak istenen kaotik bir senaryonun parçaları gibi duruyor ve hayırlı bir duruma işaret etmiyor.
* * *
Türkiye'nin uluslararası bir sistemin parçası olmasının tarihsel başlangıç noktası Yeniçeri Ocağı'nın kaldırıldığı 1826 yılıdır.
Yeniçeri Ocağı'nın lağvedilmesiyle sert bir tarihsel kırılma yaşanmış ve Türkiye'nin daha sonraki gelişmesinin kodları yeniden oluşturulmuştu.
Batılılaşma serüveninin tüm tomografisi, demokratikleşmeden modernleşme sürecinin nedenleri, dış dinamiklerin iç dinamiklere üstünlüğü, kısacası yaşananların bütün ipuçları 1826 yılında yatar.
* * *
Yaklaşık iki asra yaklaşan gelenekselleşmiş bir süreci, donanımı olmayan, dünyadan habersiz, ayak oyunlarını, zorbalığı, yalan ve iftirayı siyaset sanan bir grubun, demokratikleşmeye doğru değil de 'din görünümlü bir diktatörlüğe' doğru değiştirme girişimleri, faturası ağır bir gaflet olabilir.
Türkiye gibi 'demokratik itiraz' kültürü çok yetersiz, kurumlarının görüntüden ibaret kaldığı, dalkavukluk ve omurgasızlık üzerinden çıkar elde etmenin yol olduğu bir ülkeyi ele geçirmek ve kişisel bir çiftliğe dönüştürmek epeyce bir zaman kolay gibi gözükür.
Ötesine geçilemeyecek noktaya kadar hızlı gidilir.
Ve asıl bela da o noktada başlar… O nokta, ileri gidilmesi de geri dönülmesi de zor olan bir noktadır çünkü.
* * *
Şunu herkese hatırlatmak lazım, buralar pek tekin değildir, mülkün sahibi ve muhalefetsiz padişahlar bile iktidardan devrilmiştir, iktidar kavgaları çok kan dökmüştür.
Ayrıca şimdi bir de Zarrab'a kadar her şeyi izleyen ve parçası olunan uluslararası bir insanlık âlemi var.
30 Ağustos yaklaşırken gayrimeşru saiklerle dünyaya kılıç çekmek, bütün dünyayı ilgilendirecek biçimde sistem değişiklikleri yapmaya kalkışmak kan, gözyaşı, çalkantı getirir ama hayır getirmez.
Gelişmeler ve yavaştan hissedilen yanık kokusu hayra alamet değil.
Ateşle oynamayın.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.09.2025
10.09.2025
4.09.2025
28.08.2025
22.08.2025
14.08.2025
7.08.2025
1.08.2025
23.07.2025
17.07.2025