Mensur Akgün
Washington’dan haberler ve görüntüler gelmeye başladığında ilk izlenimim 6 Ocak’ın 11 Eylül gibi tarihi bir dönüm noktası olacağı, Amerika’yı kökten sarsacağı, etkilerinin dünya çapında hissedileceğiydi. 2001’de teröre karşı küresel seferberlik ilan edilmişti, 2021’de de demokrasi seferberliği ilan edilebilirdi. Nihayetinde demokrasiyi önemseyen, bu konuda taahhütleri olan bir başkan birkaç hafta içinde işbaşına gelecek, bu geçişi engellemeye çalışan anti-demokratik teşebbüs de müeyyidesiz kalmayacaktı.
Ama birkaç gün ABD basınını takip ettikten sonra düşüncem değişmeye, demokrasi seferberliği konusundaki beklentim düşmeye başladı. Çünkü Trump’ın kaybettiği seçimi sokakta kazanma teşebbüsü ciddi bir hukuki ve/veya siyasi sonuç doğurmayacağa benziyordu. Dönemi 10 gün sonra kendiliğinden bitecek ve Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin arzu ettiği azil süreci hiçbir şey için değilse bile teknik nedenlerle gerçekleşmeyecekti.
Anayasa’ya 1967’de eklenen 25’inci madde çerçevesinde görevden alınması olasılığı da Başkan Yardımcısı Pence istemediği için teorik bir olasılık olarak kalacaktı. İstifa ise söz konusu değildi. Seçilmiş Başkan Biden da, Trump’ı kahramanlaştıracak, temsil ettiği ve peşinden sürüklediği kitleyi daha keskinleştirip ülkeyi krize sürükleyebilecek yöntemlere karşı olduğunu açıklamıştı. “Kongre’ye karışmam ama ben intikam peşinde koşmam” mealinde yaptığı açıklaması buna işaret ediyordu.
* * *
Haklısınız, görevden ayrıldıktan sonra Trump’ın konuşmaları, sosyal medya mesajları ya da yaptıkları yüzünden yargılanması hala mümkün. New York Times ABD Adalet Bakanlığı’na atfen kendisine karşı bir dava açılabileceğini yazdı. Ancak bunun ciddi bir siyasi sinerji yaratması, Kongre işgalinin siyasi ajandanın önsözünü ya da itici gücünü oluşturması mümkün değil. Belli ki 6 Ocak tarihe 11 Eylül ya da Pearl Harbor gibi geçmeyecek.
Gazeteler şimdiden bunun bir ilk olmadığını yazmaya, uzmanlar fikir belirtmeye başladı. 1814 tarihli İngiliz istilası ve Kongre binasının yakılması en sık referans verilen örnekler arasında. Bir diğeri de 1954’de Puerto Rikolu milliyetçilerin gelip ziyaretçi balkonundan temsilcilere ateş etmesi. Ayrıca eyaletlerin meclislerinin basılması da bol bol anılıyor. 1998’deki meczup eylemi ve 11 Eylül’de planlanan fakat gerçekleşmeyen saldırı da yine hatırlatılan olaylar arasında.
Bana öyle geliyor ki, tartışmanın seyri olayı sıradanlaştırmaya, 20 Ocak sonrası coşkusu içinde unutmaya ve unutturmaya yönelik. Bu yazının kaleme alındığı saatler itibarıyla kalabalığa kıyasla az sayıda kişinin gözaltına alınmış olması da -bu kelimeyi sevmesem de- “manidar”. Anlaşılan Amerika devlet ve ülke olarak Trump’la birlikte iyice belirginleşen toplumsal fay hatlarını harekete geçirecek siyasi teşebbüslerden kaçınacak. Uzlaşmayı, dolayısıyla da geçmişi unutmayı seçecek.
Yine de böylesi bir olayın sonuç doğurmaması imkansız. Trump yönetiminde yer alan, aralarında iki bakanın da olduğu üst düzey görevlilerin istifası sarsıntının hafife alınmaması gerektiğini ve alınmayacağını gösteriyor. Sonuç doğuracak bir başka nokta da Kongre istilacılarına bu kadar yumuşak tavır takınan polisin “siyahların hayatı önemlidir” diyenlere karşı bilinen ve protesto yürüyüşlerinde defalarca ispatlanan hoyratlığı arasındaki fark.
Demokrasinin beşiği denen bir ülkede beşiği korumakla yükümlü olan insanın, görevdeki ABD Başkanı’nın demokrasiyi yok etmeye kalkmasının ülke dışında da sonuç doğurmaması imkansız. Biz “popülizmin mağlubiyetine” sevinsek de, Rusya ve Çin başta olmak üzere pek çok ülke basınının bu konuyu farklı şekilde işleyeceğine, sarkastik çıkarımlarda bulunacağına şüpheniz olmasın.
Foreign Policy’de Jude Blanchette imaj sorunundan söz ediyor, Kongre’yi işgal fotoğraflarının Saygon polis şefinin Vietkonglu savaş esirini infazını yansıtan fotoğraf gibi etki bırakacağını söylüyor. Blanchette’in önerisi, Biden yönetiminin sadece normale dönmekle kalmayıp Amerika’nın ülkesinde anayasal demokrasiye, dünyada aktif liderliğine olan bağlılığını hiç şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıklaması ve yeni bir “söylem” benimsemesi yönünde.
* * *
Biden ve ekibi Blanchette’i ve onun gibi düşünenleri dinler mi bilinmez ama dinlerlerse, demokrasiyi dış politikalarının söylem düzeyinde dahi olsa aksı haline getirirlerse, sadece kendi ülkelerine değil dünyanın geri kalanına da faydaları dokunur. Yeter ki demokrasiyi araçsallaştırmasınlar, daha önce pek çok kez gördüğümüz insani gerekçelere dayalı “liberal” müdahaleler zincirini tetiklemesinler, önüne gelen ülkenin içişlerine karışarak dünyayı olduğundan da fazla istikrarsızlaştırmasınlar.
Biden’ın demokrasi adına yapabileceği en iyi şey kendi ülkesinde gerçek bir emsal yaratmak, diğer ülkeleri demokratikleşmek için zorlamak yerine teşvik etmek, Foreign Affairs’in Mart sayısında yayınlanan seçim manifestosu niteliğindeki makalesinde sözünü ettiği demokrasiler toplantısını ilk fırsatta gerçekleştirmek, demokrasi denen kavramın içini çok taraflı müzakerelerle doldurmak, bu alanda bir uluslararası örgütün kuruluşuna öncülük etmek olur.
Yazıyı bitirmeden önce “olayın” seçim sonuçlarını kabullenmemeyi herkes ve her ülke için zorlaştırdığını, gerekçe üreterek 10 gün içinde İran’a müdahalede bulunma olasılığını sıfıra yaklaştırdığını belirtmem gerek. Popülizm konusunda ise emin değilim. O, muhtemelen bir şekilde sürecektir. Diğer yandan popülizmin bana açıklayıcı gelmediğini de itiraf etmeliyim. Niyetim Ernesto Laclau’nun “Popülist Akıl Üzerine” kitabını bir kez daha okumak. Vaktiniz olursa siz de bakın derim. Mutlu ve olabildiğince umutlu bir Pazar günü dileğiyle…
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları













































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.12.2025
7.12.2025
3.12.2025
12.11.2025
5.11.2025
2.11.2025
29.10.2025
26.10.2025
22.10.2025
19.10.2025