Barış Soydan
"Tarih sadece ne olduğu değildir, ne olabilirdi bağlamında ne olduğudur."
Adam Phillips, Türkçeye de çevrilen "Kaçırdıklarımız" adlı kitabında böyle diyor. Phillips'in eseri, tarih değil psikoloji kitabı. Zaten kendisi de bir psikolog. Hayatımızın seçimlerden ibaret olduğunu, bir şeyi seçerken başka bir seçeneği reddettiğimizi ve belki de bir fırsat kaçırdığımızı anlatıyor. Şu söz kitabın felsefesini özetliyor:
"Hayatımızı, olma fırsatını kaçırdığımız insanla paylaşırız."
Adam Phillips'in ismini daha önce duymamıştım, psikoloji dünyasında epey ünlüymüş. Ama ben "Kaçırdıklarımız"ı, bir psikoloji kitabından çok tarih kitabı gibi, Türkiye'nin kaçırdıklarına hayıflanarak okudum...
Hiç düşündünüz mü, 2002'de iktidara AKP değil başka bir parti gelseydi, bugün nasıl bir Türkiye'de yaşardık acaba? Ya da 12 Eylül darbesi olmasaydı… Veya yerli teknoloji geliştirsin diye kurulan Teletaş, Fransızlara satılmasa, Ar-Ge birimi kapatılmasa, mühendisleri dünyanın dört bir yanına dağılmasaydı… Koç Grubu, yerli otomobil Anadol'dan vazgeçmeseydi…
Adam Phillips'in dediği gibi sadece yaşadıklarımız değil, yaşarken kaçırdıklarımız, ıskaladıklarımız da bizim bir parçamız. İstediğimiz kadar yokmuş gibi davranalım, bir de olma fırsatını kaçırdığımız Türkiye var!
Başka bir yoldan gitsek Türkiye bugün 20-25 bin dolar kişi başına gelire ulaşmış olabilirdi. Doğu Avrupa ülkeleri, Polonya, Çek Cumhuriyeti, ondan önce Güney Kore, Tayvan, biraz daha eski bir tarihte Portekiz ve İspanya, bunun mümkün olduğunu, bir ülkenin 10-20 yılda zenginler ligine çıkabileceğini ispatladılar. Biz 2002'de AKP'yi seçerek bu fırsatı teptik. O gün bu çok net değildi ama bugün artık ortaya çıktı.
Ama zaten 12 Eylül darbesini yaparak da tepmiştik. Teletaş'ı Fransızlara satarak ve Ar-Ge birimini kapatarak da… 7-8 bin dolar kişi başına gelirli bugünkü Türkiye, kendi seçimlerimizin eseri!
Olan oldu, geçmişe değil geleceğe bakalım. Önümüzdeki 15-20 yıllık dönemde 20-25 bin dolar gelire ulaşabilecek ülkelerden biri de Türkiye. Bizimle birlikte Brezilya, Romanya, Güney Afrika Cumhuriyeti ve birkaç ülke daha... Pakistan, Mısır gibi ülkelerin işi ise çok zor. Onlar önce bizim olduğumuz yere, orta seviyelere gelmek zorunda. Biz ise orta gelir tuzağından kurtulmakla meşgulüz.
Türkiye orta gelir tuzağından nasıl kurtulabilir, 20-25 bin dolarlık kişi başına gelire nasıl sıçrayabilir, zengin ülkeler arasına nasıl katılabilir? Bugün düşünmemiz, yanıt aramamız gereken soru budur.
Bunun AKP'yle olmayacağı artık belli oldu. Onun modeli inşaata, Kanal İstanbul, İstanbul Finans Merkezi gibi özünde inşaat projelerine ve bu arada at yarışında sürpriz arayan kumarbazlar gibi Karadeniz veya Akdeniz'de çok büyük bir doğal gaz rezervi bulup bir gecede zengin olmaya dayalı.
Karadeniz'deki son rezervin Türkiye'yi zengin etmeyeceği, 320 milyar metreküplük gazın (O da eğer doğruysa) ancak 6-7 yıl idare edeceği ortaya çıktı. Ne yapacağız, Karadeniz veya Akdeniz'den gelecek yeni bir müjdeyi mi bekleyeceğiz? Yoksa başka bir yoldan mı gideceğiz?
Türkiye AKP'nin değil Güney Kore'nin, Tayvan'ın yolundan gitmeli: Teknoloji geliştirip katma değerli ürünler satarak, yıllardır yerinde sayan ihracatı bu sayede katlayarak... İnşaatla değil sanayiyle...
Doğal gaz elbette çıkarılmalı ama kumarbaz gibi koca ülkenin geleceğini, altılıdaki sürprize, Karadeniz ve Akdeniz'deki sondajlara bağlayamayız. Yenilenebilir enerjiye yüklenmeli, yıllardır arpa boyu yol alamayan güneş enerjisini yaygınlaştırmalı, İç ve Doğu Anadolu'yu doğal gaz değil yerli kaynak jeotermalle ısıtmak gibi büyük hayaller kurup hayata geçirebilmeliyiz.
"Hayal kuruyorsun, böyle gelmiş böyle gider" diyeceksiniz. Öyleyse size iki kitap daha önererek yazıyı bitireyim: Son dönemin çok tartışılan iktisatçısı, Güney Koreli (Ama Cambridge Üniversitesi'nde ders veren) Ha-Joon Chang'dan, "Kalkınma Reçetelerinin Gerçek Yüzü" (İletişim Yayınları, 2018) ve "Kapitalizm Hakkında Size Söylenmeyen 23 ç" (Say Yayınları, 2017). Bu kitaplar, iktidarların ve uyguladıkları ekonomi politikalarının bir ülkeyi vezir de rezil de edebileceğini etkileyici biçimde anlatıyor.
Kendi geleceğimizi kendi tercihlerimizle kendimiz kuracağız. Bu ülkeyi vezir de rezil de edecek olan biziz.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2022
11.05.2022
7.03.2022
17.02.2022
7.02.2022
18.11.2021
15.11.2021
8.11.2021
2.11.2021
25.10.2021