Mehmet ALTAN
Gazete360’a 18 Ocak’ta yazdığım ‘Şehitler mi, IŞİD’li Katiller mi’ başlıklı yazının konusu Niğde’de yargılanan IŞİD’lilerdi.
Ankara’da bir hapishanede bulunan sanıkların bir türlü mahkemeye gelmemesi nedeniyle ayyuka çıkan dedikoduları nakletmiş ve Musul Konsolosluğu baskınındaki rehineler karşılığında, asker ve polis öldüren bu
IŞİD’lilerin salıverildiği iddialarına yer vermiştim.
20 Ocak’ta yeni bir duruşma daha yapıldı.
***
O duruşmayı da haftada dört gün yazmaya başladığım Özgür Düşünce Gazetesi’nde 22 Ocak tarihli ‘heybe Niğde’de, turp nerede’ başlıklı yazıda ele almıştım.
Davanın beşinci duruşmasında, gene mahkemeye gelmeyen ve Ankara’dan ‘SEGBİS’ yani ses ve görüntü sistemiyle davaya katılan sanıkların yüzleri ilk kez görülmüştü. Ancak bunun eski bir görüntü olduğu söylentileri de devam ediyordu.
Çünkü IŞİD’liler gene konuşmamıştı.
Ayrıca bir önceki duruşmada Mahkeme Başkanı Onur Yerdelen’in duruşmayı 20 Ocak 2016’ya erteleyip karara bağlayacağını söylemesine rağmen mahkeme heyeti, saldırıda yaralanan mağdurların organ kaybı olup olmadığı yönündeki raporların beklenmesi için duruşmayı bu kez de 17 Mart’a ertelemişti.
***
Ancak konuya yoğunlaşınca başka bir gelişme dikkatimi çekti.
Bu davada bir kez konu edilen ama sonra unutulan ve olup biteni aydınlatmaya çok yardımcı olacak önemli bir ayrıntı vardı.
Bu davada IŞİD’e yardım etmekle suçlanan tutuksuz Türk uyruklu 5 kişinin yanısıra iki de firari bulunuyor.
6 Haziran 2014’deki duruşmada, ‘yardım etmekle suçlanan’ bir sanığın avukatı olan Tugay Bek, firari sanık Heysem Topalca’nın MİT ve jandarma istihbaratta çalıştığının birçok gazetelerde yer aldığını kaydedip, bu hususun her iki kuruma sorulmasını istiyor.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, Heysem Topalca’nın jandarma ya da MİT ile bir ilgisinin bulunup bulunmadığının dosya üzerinde değerlendirmesinin yapılmasına karar veriyor.
Sonra da konu sessizliğe bürünüyor.
***
Önceki gün bu sessizlik bozuldu.
Niğde’deki garip IŞİD davasının bu firari sanığı hakkında Cumhuriyet Gazetesi’nin manşetinde Alican Uludağ imzalı bir haber yayınlandı.
Haberde, Niğde Ulukışla’daki IŞİD saldırısı davasında sanık olarak yargılanan ve hakkında yakalama kararı bulunan, Reyhanlı katliamından da suçlanan ve MİT’e çalıştığı öne sürülen Heysem Topalca’nın, Hatay’ın Yayladağı ilçesinin Suriye tarafında Türkiye’nin kurduğu Yamadi kampında kaldığının öğrenildiği, Yamadi kampı güvenlik riski nedeniyle boşaltılınca Topalca’nın da buradan ayrıldığı ve bazı kaynaklara göre Türkiye’ye geçtiği söyleniyordu. Habere göre bazı kaynaklar da Topalca’nın İdlib’e gittiğini iddia etmekteydi.
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün El Kaide raporunda da Suriye iç savaşının başladığı 2010’dan beri ismi sık sık Türkiye gündemine gelen Heysem Topalca’nın 2011-2014 yılları arasında 873 kez Türkiye’ye giriş çıkış yaptığı ifade edilmekteydi…
Topalca’nın Özgür Suriye Ordusu’nun toplantılarına katıldığı belirtilen raporda, bu kişinin El Kaide ve El Nusra örgütleriyle de bağlantısı olduğu vurgusu vardı.
***
Haber, Niğde’deki bir türlü yürümeyen, sonuçlanmayan davaya da değiniyordu:
“Niğde’nin Ulukışla ilçesinde 1 astsubay, bir polis ve bir vatandaşın öldüğü IŞİD saldırısına da adı karışmıştı.
Davanın iddianamesinde sanık olan Topalca hakkında mahkeme yakalama kararı çıkardı. İddianamede, şüpheliler Çendrim Ramadani, Benyamin Xu ve Muhammed Sakiri’nin Suriye’deki IŞİD’e bağlı kamptan, İstanbul’da silahlı ve bombalı eylem yapmak için ayrıldıkları öne sürülürken, bu kişilerin Topalca tarafından Yayladağı’ndan yasadışı yollarla Türkiye’ye sokulduğu, İstanbul’daki bağlantılarının da yine aynı kişi tarafından ayarlandığı anlatıldı.”
***
Büyük basının ilgi göstermediği sarsıcı iddialar ve haberler bunlar.
Topalca’nın iddianamede de seslendirilen karanlık ilişkileri dal budak salmış gözüküyor.
IŞİD’li cinayet sanıklarının Topalca tarafından Yayladağı’ndan yasadışı yollarla Türkiye’ye sokulduğu, İstanbul’daki bağlantılarının da yine aynı kişi tarafından ayarlandığı iddialarını nasıl açıklamak gerekiyor acaba?
***
Medyayı öldürüp, fikri takip geleneğini neden yok ettikleri, bu siyasal İslamcı iktidarın karanlık ilişkilerini izledikçe daha iyi anlaşılıyor.
Bakalım firarda olan ama yeniden Türkiye’ye girdiği söylenen sanık yakalanacak mı?
Yoksa karanlık ilişkiler ağının içinde gene kaybolup gidecek mi?
Yazarlar
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘AK Parti+MHP+DEM’ yetmedi, muhalefet de cepheye çağrılıyor 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluErdoğan, bir anda neden sürecin önüne geçti? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHükümet harcadıkça ülkenin refahı azalıyor 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENTürk – Kürt – Arap söylemi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Palalı hukuk… 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Türkiyeli değil, Türk!” 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZPKK’nın silah bırakması ve feshi: Siyasetin gerekleri, toplumsal beklentiler 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuVahim ama ciddi değil… 11.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİÖcalan’ın 7 dakikası 10.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERDenizli teleferiğindeki kayıt dışı 25 milyon nerede? 9.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞErdoğan’ın büyük siyasi gafı: “CHP Ankara merkezli siyaset yapmalı” 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçHalk TV ve Sözcü TV'nin karartılması hakkında 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRCHP'YE YAPILAN OPERASYONLARA KARŞI NE YAPMALI? 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.07.2025
26.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
29.05.2025
23.05.2025
10.05.2025
25.04.2025
4.04.2025
20.03.2025