Mehmet TIRAŞ
Şu sözü çok beğenirim “düğün evinde çok oynayanla cenaze evinde çok ağlayana dikkat edeceksin derler..”
OHAL ilanıyla bizim medya da tam bunu yaşıyoruz..
Toplumsal hayatımızda, medya ve siyasal tarihimizde rastlanmamış iftira,riyakarlık,tetikçilik,muhbirlik,yandaşlık, hakaret,tehdit ve belaltı vurmalar havada uçuşuyor, etik değerler diye bir şey yok ve gazetecilik adı altında rezaletin pazarı kurulmuş..
Hem de bu kepazelik gazetelerde ve canlı televizyon yayınlarda yaşanıyor,bir de buna sosyal medya katılıyor ne ararsan var içinde,karşılık olarak edebi bir söz bulamıyorsunuz.
Referandum tarihi belli olunca sözde gazeteci geçinen esnaf takımından oluşan bir grup güruh, AKP’ye muhalif olanları bırakın, hala AKP’yi destekleyerek eleştirel görüş bildirenlere dediklerini bırakmıyorlar,bunlar Yandaş medya da Reisçiler ve Davutoğlu grubu diye ikiye ayrıldılar.
OHAL ilanından bu tarafa çekirge sürüsü gibi sürüsüne bereket, yandaş ve merkez medya da Saray’ın gözüne girmek için;Tetikçilik,hakaret,iftira, riyakarlık,muhbirlik,muhalif olanları hedef gösterme adeta sınav geçme,terfi ettirme yarışmaları düzenleniyor..
Otuz yıl dile kolay hoca efendi hazretleri diye hoşgörü ve diyalog hareketinin içinde olmuş bu kendi deyimi;FETÖ örgütünün gazetesinde genel yayın yönetmenliği yapmış, bir ayağı Pensilvanya’da olmuş,FETÖ ile aynı evde kalmış günlerce toplantılar yapmış bu kişi;uzun yıllar cemaatin sözcüsü olarak olarak tanınan,hoca efendi derken ağzından bal damlayan, gönül hareketi adamı diye FETÖ’yü yere göğe sığdırmayan,FETÖ’yü ve taraftarlarını karıncayı ezmeyen masum kişiler diye bahseden...ikamet ettiği yeri sık söyler nedense Yalova’da ikamet ediyormuş, fizik öğretmeniymiş, şimdi itirafçılık yaparak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a biat, FETÖ’ye hakaret eden yandaş medyada da yazılar yazıyor metiyeler düzüyor..İnsanın içinden bu zatı dinlerken düşmanımın bu duruma düşmesini istemem geliyor..
Bu şahıs AKP’yi ve Erdoğan’ı eleştirirken FETÖ’nün Erdoğan için kullandığı güç zehirlenmesini sık kullanırdı..Boğazımızı sıkan eli tutmayalım mı diye AKP’yi eleştiren manidar bir yazısını okumuştum..Şimdi FETÖ’yü geçmişte edebi bir şekilde eleştiren adeta Kemalistlere rahmet okutuyor, FETÖ’ye neler söylüyor televizyun ekranalarından ve köşesinde..Tetikçilik,itirafçılık,iftiracılık ve muhbirlik böyle bir şey demek ki!..
Bizim medya da dikkat ederseniz Tv programlarına katılımda aranan liyakat ve kalite yok, sadakat ise mesleğine değil de muktedir olana yani Saraya biat etmek kriterler arasında.
Medya tarihimizde buna askeri darbeler de dahil, ekran barbarları ve köşe kadıları hep oldu ama bu kadar da seviyenn düştüğünü hatırlamıyorum..
Erdoğan’a muhalif olan gazetecileri,kanat önderlerini hedef tahtasına oturtuyorlar;her türlü hakareti ediyorlar ama moderatörlük yapanlar hakaret ettikleri insanların avuklatlarına veya yakınlarına söz hakkı vermiyorlar..
Tutuklu olanların Haklarını ve arkadaşlarını savunacak olanlar var ama onu da ana akım medya Saray’dan korktuğu için söz hakkını kullandırmıyor yayına bağlamıyor.
HABERTÜRK’te canlı yayında HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar’a hakaret ediyor sözde gazeteci tetikçi ama Sancar’a söz hakını kullandırmıyorlar.Bir de şunu demiyorlar mı arasınlar efendim bu ekran herkese açık, yerseniz tabii..
Arayan var ama bağlayan yok..
Aynı tetikçi iki saat merkez medyanın kanalında canlı yayında akademiden atılan 330 kişinin içinde Nuray Mert niye yok diye feryat ediyor,başka isimleri de saydı ama aklımda Nuray Mert kaldı..
Bu gazeteci geçinen tetikçinin yanında bir üniversitenin rektörü oturuyor; bu rektör OHAL’den bu tarafa ana akım medyanın müdavimlerinden, en az hafta da beş kanala çıkıyor..Bu rektör hiç sesini çıkartmadan meslektaşlarının haklarını savunacağına başını aşağı eğerek tetikçiyi dinliyor..Aynı rektör tutuklu olan ama hükümlü olmayan bir başka rektörün ismini vermeden FETÖ’cü diye hüküm veriyor ama tetikçi gazeteci devreye giriyor Uşak Üniversitesinin eski Rektörü diye o rektörün ismini veriyor ve şuanda tutuklu ve kesin FETÖ’cü balyok kullanmış diyor..
Bir başka kanalda CNN-TÜRK’te Şirin Payzın’ın programında canlı yayına Ankara’dan katılan, Doçent ünvanına sahip Mehmet Şahin isminde birisi;konusuna çok vakıf olmayan söylenti üzerine konuşan ünvanı ile çelişen tutarsız konuşmalar yapıyor...Mehmet Altan için darbeci diyor,katılımcı olan bir avukat neye dayandırıyorsun diye sorduğunda:ben bir televizyon programında Mehmet Altan’ın konuşmasından çıkartıyorum ama ne söylediğini şuanda hatırlamıyorum diye de ciddiye alınmayacak bir cevap veriyor.Ne söylediğini hatırlamıyorsan,tutuklu ve savunma hakkı olmayan bir insan hakkında bu suçlamayı nasıl yaparsın be adam.
OHAL’den sonra tutuklanan gazeteciler için daha savcı bile suç dosyası hazırlamamışken bu sözde bilim adamı nasıl böyle bir yargıya varıyor tuhaf bir durum.
Doçent ünvanlı yandaş bu işte çaylak olduğu belli..
Mehmet Altan neden atılan akademisyenlerin içinde yok diye Mehmet Altan’ın çalıştığı üniversiteye ve YÖK’e çağrılarda bulunan,tutuklanana kadar yazılar yazan tetikçi kadından biraz ders alması gerekiyor bu doçent.
OHAL’e dayandırılarak KHK’ lerle hedef gösterilerek işinden atılan,görevden el çektirilen,tutuklanan,mal varlığına el konulan,kamusal haklardan mahrum edilen cadı avı hız kesmeden devam ediyor, bunu da medya üzerinden yapıyorlar..
Evet-Hayır kampanyasının ne kadar eşit şartlarda yarışacağımızı medya üzerinden ölçebilirsiniz,algı anketlerine bakmaya gerek yok.
Saray’a biat etmeyene bu ülkenin üniversitelerinde bilim adamlarına ve gerçek gazetecilik yapanlara iş yok, duyduk duymadık demeyin, duyanlar duymayanlara söylesin.
Evet demenin vatanperver,Hayır demenin teröristlik ve darbeci olduğunu ilan etti Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan.
Eyy Muktedirler,Barbarlar,tetikçiler,itirafçılar ve iftiracılara soruyoruz;Dünyanın hangi ülkesinde devlet teröriste Hayır hakkını kullandırıyor?
HAYIR diyenler terörist ise bizde EVET diyenlere Hırsız mı diyelim?
Yazarlar
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025