Mehmet TIRAŞ
Bu sloganı 10 Temmuz 2019 Tarihinde yapılan Hak-iş’in 14. Genel kuruluna katılan Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan salona girince;önceden organize edilmiş ve işçilikle alakası kalmamış, profesyonellerin birbirini seçtiği, sözde işçileri temsil eden, işçi delegeler tarafından koro halinde “Erdoğan nerede işçiler orada” diye Erdoğan’ı ayakta alkışlayarak karşılarken..
Hak-iş kongresine davet edilen ve konuşma yapan Sadet Lideri Temel Karamollaoğlu;asgari ücretin yetersizliği,yoksulluk ve çalışanların fakirleşmesinden,enflasyon ve işsizliği gündeme getirmesi;Erdoğan’ı ayakta alkışlayan güruh Karamollaoğlu’nu hain diye yuhalayarak protesto ettiler ve sonunda divan başkanlığı yuhalayanları ikaz etmek zorunda kaldı.
İnanılır gibi değil.
Celladına aşık olma bu olsa gerek!.
Erdoğan ne konuştu Hak-İş’in genel kurulunda kısa bir göz atalım.
Erdoğan’ın konuşmasını başından sonuna kadar izledim.
İnanır mısınız, Erdoğan konuşmasının hiç bir yerinde işçi haklarından,çalışanların sorunları,iş cinayetleri,işsizlik,gelir dağılımı bozukluğundan ve yoksulluktan bir cümle söz etmedi ya..
Ama,salondaki atanmış ve organize edilmiş 300 Genel kurul delegeleri sık sık, ‘Erdoğan Nerede İşçiler orada’ diye,Erdoğan’ı onur ettiler dakikalarca.
Perki Erdoğan ne konuştu..
Konuşmasını iki başlık altında sürdürdü.
Birisi, Merkez bankası başkanını görevden niçin aldığını kendine göre anlattı.
İkincisi de, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine gelen eleştirilere karşı, muhalefete yönelik bilinen,inandırıcılığı olmayan klişe sözlerdi.
Ama,Hak-iş kongre delegeleri Erdoğan konuşmasını bitirene kadar, hiç susmadılar ’Erdoğan Nerede İşçiler Orada’ diye..
Erdoğan’ın işçiler için ne yaptıklarını da biz hatırlatalım.
Soma’da maden altında can veren 301 işçinin ölümünü umursamayan bu işin fıtratında var diyen ve maden altında ölen yakınlarının ölümünü protesto eden işçi yakınını, bürokratına tekmelettiren; Kendisini eleştirdiği için başka bir işçi yakınını kahvede tokatlayan Muktediri yere göğe sığdırmayan işçilere ne denilir, ‘sınıfına ihanet edenler’ demekten bunun başka bir tanımı var mı?
*Bu ülke de Akp’nin iktidarı ile her gün 5 işçi ölüyor,7 işçi sakat kalarak iş göremez duruma düşüyor;bunlar kongrede konuşulmadığı gibi, Erdoğan Hak-iş kongresinde ayakta alkışlanıyor.
*Akp’nin 17 yıllık iktidarında 21 bin işçi cinayet ekonomisi sonucu hayattan koparılmış,kongrede konuşturulmaması gereken muktedir;salona girince delegeler yeri gögü inletiyor ‘Erdoğan nerede İşçiler’ orada diye.
*2019 yılının ilk 6 ayında 840 işçi daha iş kazası altında hayatını kaybetmiş,bir işçi kongresinde bunlar kongrenin ana gündem maddesi olması gerekirken, bahsedilmiyor bile.
Bu cinayet tablosu ortada iken,Hak-iş delegeleri ve yönetim kurulu Erdoğan nerede işçiler orada diye tempo tutuyorlar.
Bir de yoksulluk ve işsizlik tablosunu hatırlatalım.
*Nüfusun yüzde biri Milli Gelirin yüzde 54’nün alıyor 20 milyon insan açlık sınırında yaşarken,50 milyon insan yoksullukla boğuşuyor.Akp’e iktidara geldiğinde aynı kesim Milli gelirin yüzde 39’nu alıyordu ama,gelir dağılımı adaletsizliği, konfederasyonun genel kurulunda tartışma konusu bile olmuyor.
*12.5 milyon emeklinin 8 Milyon 325 bini, 2 Bin TL’nin altında maaş alıyor, bu da konfederasyonun kongresinde gündeme gelmiyor.
*8 milyon asgari ücretli açlık sınırın altında ücret alıyor asgari ücret iki bin 20 TL,açlık sınırı iki bin 70 TL ama,Hak-iş’in kongresinde bu da kimsenin aklına gelmiyor.
*Türkiye İş Kurumu’nun (İŞKUR) verilerine göre, Haziran ayında kayıtlı işsiz sayısı 4 milyon 417 bin olmuş.Mayıs ayında bu sayı 4 milyon 84 bin iken, sadece bir ayda 332 bin 863 kişini işini kaybettiği ortaya çıkıyor.
*İŞKUR’a işsizlik için baş vuran sayı son beş yılda,işsizlik beş kat artmış.
Gerçek işsizliğin 8.5 milyon olduğunu muhalefet partileri ve sarı sendikaların dışında bu rakam sık sık medyaya yansıyor ve muktedir yalanlamıyor,Akp’nin sağ kolu sarı sendikanın konusu bile olmuyor.
Sivil toplumun ansiklopedik tanımı: “sivil itaatsizliğe dayalı, devlete rağmen örgütlenmiş,askerden arınmış,hak ve özgürlükleri ilke edinmiş; örgütsel potansiyelini ve üretimden gelen gücünü iktidarlara karşı baskı kuran örgüte, sivil toplum denilir.”
Hak-iş konfederasyonu bu tanıma uyuyor mu?
Devletin kucağında büyüyen ve kollanan iktidar partisinin parti örgütü gibi çalışan,muktedirin dile getirmediğini dillendirmeyen,iş cinayetleri karşısında basın açıklaması yapma ve kınama cesaret bile göstermeyen, bir işçi konfederasyonunun adıdır Hak-iş.
İşçiler ve tüm çalışanlar yoksullaşıyor,cinayet ekonomisiyle işçiler hayattan koparılıyor bunlar bu ülkeyi yöneten Muktedirin iktidarında oluyor.
Ama, Hak-iş’in Genel kurul delegeleri “Erdoğan Nerede İşçiler Orada” diye salonu inletiyorlar.
Ve Hak-iş kongresine katılan 300 delegenin tamamının oyunu alarak, mevcut başkan tekrar seçiliyor.
12 Eylül askeri darbesinin getirdiği delege sistemi işçi ile sendika arasında bir duvardır;bu değişmedikçe sendikaların kongreleri profesyonellerin birbirini seçtiği ve sendikalarında birer geçim kapısı olduğu değişmeyecektir.
Muhalefetin rejim karşıtı sayıldığı bir ülkede, sarı sendikanın böyle bir genel kurulu yapıldı ve işçi sınıfının tarihine de not düştü.
Bizde de bir işçi sınıfı var ama,evrensel anlamda kültürünün olmadığını, Hak-iş genel kurulu ortaya koymuyor mu?
Bu genel kurulda Hak-iş’in sendikal politikalarını eleştiren ve muhalefetlik yapan ÖZ-İŞ sendikası, kongre delegelerinin oy birliğiyle Hak-iş konfederasyon üyeliğinden ihraç edildi.
Alınan bu karar tartışılmaz, partili Cumhurbaşkanının sendikasında muhalefet mi olur.
Yazarlar
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları




























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025