Gülay GÖKTÜRK
Koalisyonun turlarının sonucunu AK Parti’nin söz konusu iki partiden hangisiyle koalisyon yapmayı istediğinden çok, bu iki partinin hangisinin koalisyon ortağı olmak istediği belirleyecek gibi görünüyor.
Zira AK Parti’nin “asla” diyeceği besbelli olan bir - iki maddeyi ortaya sürüp görüşmeleri tıkamak ne kadar kolaysa, koşulları iyi formüle edip kabul edilebilir hale getirmek de o kadar kolay...
* * *
Bahçeli’nin son çıkışının esneme olarak değerlendirilmesine katılmıyorum. Son açıklaması partinin uzlaşmaz tutumunun ortaya çıkardığı negatif algıyı biraz olsun toparlamak amacını taşıyor ama bunu da pek de yapamıyor. Üslup belki yumuşatılmış ama ortaya konan dört maddeye (hele hele birinci maddeye) baktığınızda MHP liderinin ne yapıp edip hükümet dışında kalmaya kararlı olduğunu görüyorsunuz.
Buna karşılık CHP’nin tutumunda samimi bir koalisyon kurma isteği var.
Aslında her iki tutum da söz konusu partiler açısından son derece anlaşılabilir: Çünkü MHP’nin hükümet dışında kalmaya, CHP’nin de içinde olmaya ihtiyacı var.
MHP neden koalisyon içinde olamaz?
Bu parti yıllardır iktidarda olsa sürdürmesinin mümkün olmadığı bir politikayla oy topladı. Tarihi tecrübelere, sosyolojik gerçeklere, uluslararası koşullara, siyasi ihtiyaçlara taban tabana zıt bir Çözüm Süreci karşıtlığı, muhalefette olduğunuz sürece sürdürülebilir ve bir kısım tepki oylarını toplamanızı sağlayabilir bir politikadır.
Ne var ki, bu politikanın iktidarda olduğunuz zamanki karşılığı savaşı tekrar başlatmak, 1993’lerden daha amansız bir bastırma harekâtına girişmektir, başka da bir şey değil...
MHP, bunu kendisinin bile yapamayacağını biliyor. Zaten o yüzden yıllardır “Çözüm Süreci’ne karşısınız; peki siz ne öneriyorsunuz?” diye sorduğumuzda dut yemiş bülbül gibi susuyor. Dolayısıyla, savunduğu görüşün pratik karşılığı olan siyaseti uygulamak zorunda kalıp da uygulayamayınca milliyetçi kamuoyu gözünde prestij kaybedeceğine, muhalefette kalıp aynı şoven- milliyetçi diskuru sürdürerek tepki oylarını toplamaya devam etmek istemesi gayet anlaşılabilir bir tercih.
CHP’nin ise tam tersine, şu ya da bu şekilde iktidar ortağı olmaya ihtiyacı var.
Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP - kısa bir “Karaoğlan Dönemi” dışında - tarihinde ilk defa gerçek bir siyasi parti olmaya çalışıyor. Sırtını TSK’ya ya da başka güçlere dayamadan; hayalindeki ideal “Türkiye toplumu”nu yaratmayı bir yana bırakıp, mevcut toplumsal yapıyı olduğu gibi kabul ederek ve bu verili duruma uygun politikalar üreterek siyaset yapmaya çalışıyor. Militan laiklik anlayışından uzaklaşmaya, rejim kavgalarını bir yana bırakıp halkın gerçek ihtiyaçlarına odaklanmaya, özelleştirme karşıtlığı-büyük proje karşıtlığı – nükleer enerji karşıtlığı gibi arkaik ekonomi politikalarını terk etmeye, “hayır”ların partisi olmaktan çıkıp “evet”lerin partisi haline gelmeye uğraşıyor. Hepsinden önemlisi de, üstüne yapışan “beceriksiz parti” yaftasından kurtulmaya ve halkı yapıcı, becerikli, iş bitirici olabileceğine ikna etmeye çalışıyor.
Ama gerçek şu ki, bu ikna işi “Vallahi de billahi de değiştim” demekle olmuyor. CHP’nin halkı değiştiğine ikna edebilmesi icranın içinde yer alması ve fiiliyatta göstermesi lazım.
Yakın vadede tek başına iktidar görünmediğine göre, bunun da tek yolu koalisyon ortağı olmak ve orada iyi bir sınav vermek...
Ama işte bu noktada çok önemli bir kararla karşı karşıya kalacak: Kime göre iyi bir sınav?
Birtakım ulusal ve uluslararası çevrelerin bu koalisyonda ona biçtikleri misyonun “AK Parti’yi kontrol etmek, mümkünse elini kolunu bağlamak” olduğunu biliyoruz.
Eğer CHP, bu çevrelerin “iyi”sini kerteriz alır ve koalisyon içinde kendisine biçilen bu misyonu yerine getirmeye kalkarsa bu koalisyondan zararlı çıkacağı kesin.
Ama toplumun büyük çoğunluğuna karşı “iyi bir sınav” vermeyi hedeflerse, suları tersine akıtma hevesine kapılmaz ve koalisyon ortağıyla yapıcı eleştiriyi sürdürerek birlikte başarma hedefiyle çalışırsa bu dönem CHP için son derece yararlı bir dönem olabilir.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.01.2016
8.02.2016
3.02.2016
31.12.2015
29.12.2015
27.12.2015
25.12.2015
22.12.2015
21.12.2015
18.12.2015